Canına kıyan polisin son sözleri yürek sızlattı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, intihar eden polis memuru Murat Baş’ın arkasında bıraktığı notu paylaştı ve "Polisin intiharını, ‘bu mesleğin olağan sonucu’ olarak gören bu Bakanlık ve ülkeyi yönetenler, polislerin sorunlarını konuşmak da çözmek de istemiyorlar. Çünkü polis onlar için sadece şehit olduğunda kıymetli, şehit cenazesi üzerinden siyasetlerini pekiştiriyorlar, yaşarken hiçbir değeri yok" dedi.
CHP İçişleri Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, intihar eden polis memuru Murat Baş’ın arkasında bıraktığı notu paylaştı. Bakan, yaptığı açıklamada; "Bir polis daha, çalışma şartlarına dayanamadı ve canına kıydı. Geride bıraktığı notta yazdığı ‘Hak ettiğim emekliliğimin durdurulması ve 2. şark adaletsizliği beni yordu, bıktırdı, hayata küstüm. Ben hep kurallara uydum ama devleti yönetenler uymadı’ sözlerine gözleri de kulakları da kalpleri de kapalı, umurlarında değil. Daha önce de intihar eden ve amirlerinden gördüğü zulmü anlattıkları notlar bırakan polis memurları olmuştu. Semanur, Alparslan, Mehmet Ali… Onların ihbar niteliğindeki notlarını da ciddiye almadılar, hiçbir amir hakkında işlem yapmadılar" diye konuştu.
İntihar eden polis memuru Murat Baş, bıraktığı notta şunları yazdı:
"Bir yolculuğa çıkıyorum. Biliyorsunuz ki sürekli sıkıntı ettiğim 2 konu vardı; 2005’te yazmadığım halde 2 senelik Hakkari / Yüksekova’da 1,5 sene 12-12 çalışarak şarkımı tamamladım. Yıllar sonra 2. Şarkı çıkarttılar, geçmişe dönük uyguladılar. 3,5 sene evvel ilk hazırlık geldiğinde kararımı vermiştim. Sonunda il belli olunca süreci biraz daha uzatıp zaman kazanmak için mazeret dilekçesi verdim, resmi cevabını dahi vermeden gece ilişiğimizi kestiler.
Halbuki mazeret dilekçesine açık açık yazmıştım, ne yapacağımı… Mesleğe girdiğimde emeklilik tarihim belliydi. Genelgelerde (en son SGK 2023/13) emekliliğimiz durduruldu. (Neymiş, “İşçi, çiftçi ve esnafın askerlik borçlanmasını kabul ederiz, memursan kabul etmeyiz”) SGK Bakanları bu mu sizin adalet anlayışınız!? Hak ettiğim emekliliğimin durdurulması ve 2. Şark adaletsizliği beni yordu, bıktırdı, hayata küstüm. Ben hep kurallara uydum ama Devlet’i yönetenler uymadı. Aylardır belki genelge çıkar emekli olurum, şu lanet şarktan kurtulurum diyerekten bekledim son ana kadar. Başımızda hep memurlarına hiçbir zaman faydası olmamış İçişleri Bakanları tarafından yönetildik. Çalışma şartlarının düzensizliğinden, sürekli keyfi ek görevler, çıkışı olmayan mesailer...
Sizleri üzeceğim için özür dilerim. Kalbim hassas olduğu için hiçbir arkadaşı, akrabamı özel olarak arayıp vedalaşmadım. Şükr ki Allah, Kalbimi hiçbir zaman “Mal, mülk, eş çocuk vb) şeylerle meşgul etmedi. Benim dünya sınavım buydu. İmanım, inancım, özgür iradem ile bu kararı aldım. İmşeAllah bir Mü’min olarak; Bana "Vekil kılınan Mevt Meleğinin" (Secde-11) vefatımı kolaylaştıracağı inancındayım.
'Kendine yazık etti, cehennemlik oldu" diye söylemeyin. Bu şartlarda biraz daha yaşamam, psikolojim altüst oldu, ancak çevremdekilere zarar olur, günah hanemi artırırdı. 112 müdahalesine uzak bu yerde, bana şark ili açıklanmıştı. İnşeAllah burada bu alemden ayrılıyorum.
Hiçbir şey Allah’ın bilgisi dışında değildir. (Enfal-17) Sonuçta her insan için 2 yaşam vardır. (Bakara – 28, Mümin – 11) Sizi üzdüğüm için affedin."