Bütçe görüşmelerinde Genel Kurul'da gerginlik! Başarır'dan AKP'li Bursalı'ya 'ıstakoz' göndermesi
TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplanan Genel Kurul’da, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı’nın 2026 yılı bütçeleri görüşülmeye başlandı. Bütçeler üzerine grubu bulunan siyasi partilerin temsilcileri söz aldı.
BURSALI: İLETİŞİM BAŞKANLIĞI STRATEJİK SAVUNMA HATTIDIR
AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, İletişim Başkanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, kurumun yalnızca bir kamu idaresi olmadığını savundu. Bursalı, İletişim Başkanlığı’nı “Türkiye’ye yönelik saldırılara karşı stratejik bir savunma hattı” olarak tanımlayarak, yanlış bilgiyle mücadele vurgusu yaptı.
Bursalı konuşmasında muhalefete yönelik sert ifadeler kullanarak, “Mavi Vatan masal” ve SİHA’lara yönelik eleştirileri hatırlattı; bu söylemlerin “şifreli mesajlar” olduğunu öne sürdü.
2025 yılı üniversite bütçeleri belli oldu: O üniversiteler zirvede yer aldı
"'MAVİ VATAN MASAL" DERKEN KİME SESLENDİNİZ?"
Hakikati korumanın vatanı korumak olduğunu söyleyen Bursalı, şu ifadelere yer verdi:
"Biz AK Parti olarak 23 yıldır sadece hizmet üretmedik. Milletimizin ruhuna, devletimizin hafızasına ve bu toprakların kaderine de mühür vurduk. Ama biz ülkemizi Atatürk'ün dediği gibi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için çabalarken birileri hep engel olmaya kalktı. Biz ülkemizi oyun kuran bir aktöre dönüştürürken birileri kendi iç kavgalarının içinde kayboldu. Sonuçta biz milletimize güven verdik. Birileri daha güvenilmez hale geldi. Biz Türkiye Yüzyılı dedik. Birileri çizgi film siyaseti alışkanlığını terk etmedi. Biz çözümün adı olduk. Birileri sorunun kendisi olmayı tercih etti. Neden söz ettiğimi gayet iyi anlıyorsunuz.
Kendi belediyelerinde dahi şeffaf olmayan, yolsuzluk dosyalarını kapatmak için kapı kapı dolaşıp el açan bir muhalefete evrilenlerin, ülkemiz üzerinde kirli emelleri olanların dümen suyuna giren muhalefetin, Türkiye'nin büyük yürüyüşünü ve iletişim stratejisini de anlamasını beklemiyorum. Neden mi? Çünkü bir yerlere şifreli iletişim kurmak sizin işiniz. Mesela "mavi vatan masal" derken kime seslendiniz? Mesela "sıradan bir yurttaş muhtar seçilebiliyor" derken neyi hedeflediniz? Mesela SİHA'lar için "maket uçak" derken kime sinyal verdiniz? Bu şifreli mesajlarla da açıkça anlaşılıyor ki biz doğruları duyurmak için mücadele ederken siz gerçeği bile boğmaya çalıştınız. Biz gençlere gerçekleri ulaştırırken siz dijital alanı yalanla kirli propagandayla ve maaşlı tetikçilerle çürüttünüz. Sahte hesapların arkasına saklanıp tohumu toplumu zehirleyen de sizsiniz. Bugün Türkiye'nin sesi Brüksel'de duyuluyorsa, New York'ta yankı buluyorsa, Moskova'da pür dikkat dinleniyorsa bunun adı liderliktir. O liderin adı da Recep Tayyip Erdoğan'dır. Sayın Cumhurbaşkanımız küresel krizler karşısında susanların değil, konuşanların, yönelenlerin değil, yön verenlerin safında duran, mazlumların ve mağdurların umudu olan bir dünya lideridir. İletişim politikalarımız da işte bu liderliğin stratejik bir parçasıdır."
SATAŞMAYA BOZDAĞ'DAN SERT TEPKİ
AK Parti grubunun konuşmalarının ardından CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, AK Parti milletvekillerinin CHP’ye sataştığını belirterek kürsüden söz istedi. TBMM Başkanvekili Bozdağ, Başarır’a söz verirken, AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta’nın itirazını reddetti.
Bozdağ, “Buradan kimin sataştığını görüyoruz” diyerek tartışmanın AK Parti konuşmalarından kaynaklandığını ifade etti.
BAŞARIR: YERİNİZDE OLSAM AYNAYA BAKAR KIZARMIŞ BİR ISTAKOZA DÖNERİM
CHP'li Başarır, şöyle konuştu:
"Sayın Şebnem Bursalı. "Yolsuzluk" dediniz. 17-25 Aralık tarihinde bunu söylediniz. Ayakkabı kutularıyla sembol olmuş, birleşmiş bir Parti'nin milletvekili olarak söylediniz. Ben bunu söylerken yerinizde olsam aynaya bakarım. Kıpkırmızı kızarmış bir ıstakoza dönerim. İbrahim Ethem Taş, bir sürü şey söyledin ama "mezarda rakı içenler" dedin. Bak bu ülkede içen içer, içmeyen içmez. Bu ülkenin cumhurbaşkanları Sayın Özal, Sayın Demirel açıkça kamuoyuna açık bir şekilde alkol içtiğini söylemiştir ama şükürler olsun ki Cumhurbaşkanı'nın uçağına binen, sonra da inen, kokain çeken gazeteci bizim tarihimizde hiç olmadı. Bir aynaya bakın ya. Utanıyorum. Mersin Milletvekili Havva Hanım dediniz ki, "Firavun." Firavun nedir? Mısır'da, sarayda yaşayan hükümdarlara söylenen kelime dikkat et birileri üzerine alıp seni partinden ihraç etmesin."
17-25 Aralık'ta iftira atıldığını ileri süren AKP'li Şahin Usta, şu görüşleri dile getirdi:
"Hepsinin iftira olduğu ve yalan olduğu çok açık ve net ortadadır ancak şu an ortada olan İstanbul'la ilgili iddianame ile ilgili bir kelime söylemeden her şeye "yalan boş" diyorsanız asıl içini doldurduğunuz çok belli. O iddianameyi dolduran sizsiniz. Sizin yaptığınız yalanlar, iftiralar bu milletin parasını çalıp çırpıp yiyip içip kameralar önünde para kuleleri dizip ondan sonra da bu kürsüden millete "temiziz" demek ancak size yakışır. Milletin anlayışına ve basiretine güvenmeyin siz, kendinize güvenin. Bu yalanların yalan olduğunu ancak siz söylersiniz. Siz ancak ancak kafanızı kuma gömerek konuşursunuz. Yaptığınız bütün iftiralar ve yalanlar ortaya dökülünce de kıs kıs güler geçersiniz. Sizin kendi Genel Başkanınız da seçim kampanyasında çıktı bir şeyler vaat etti. Sonra dedi ki: "Doğru nedir? Yanlış nedir?" İşte artık siz değerli arkadaşlar doğruya ve yanlışa Sayın Erdoğan'ın ağzından çıkacak cümlelerine göre karar verin."
Usta'nın sözlerinin üzerine yerinden söz alan Başarır, şu ifadeler kullandı:
"Bakın, burada 'Şu içmiş, bu içmiş.' Bunları konuşmaktan üzüntü duyuyorum ama bir daha söylüyorum: Bu ülkede alkol almak suç değil. Ama Cumhurbaşkanının uçağında vızır vızır gezip de benim paramla o uçakta gezenlerin kokain içmesi suç! Bundan utanın ya, utanın bundan, utanın!"
Ali Mahir Başarır'ın sözlerine yerinden söz alarak yanıt veren Usta, "Sayın Başkanım, konuşulanları çarpıtmakta mahirler, onu çok iyi biliyoruz da bu ülkede alkol almak yasak değil, bunu çok net söylüyoruz ama bir mezar başında rakı içip bunu da savunmaya kalkışmak yanlış bir şey, bunu söylüyoruz. Yasa dışı madde kullanan kim ise yakalanmış ve şu anda tutuklu ve yargılanıyor. Farkındaysanız, tutuklanmış, yargılanmış. O kişinin programına da sizin Genel Başkanınız da çıkmış. Genel Kurul'un gündemi mahkemede yargılanan kişilerle ilgili burada tartışmak değil. Biz mahkemelerimize güveniyoruz. Sayın Mahir haddini aşarak bizim grubumuza böyle bir iddiada asla ve kata bulunamaz. Dön kendine bak, bu Genel Kurula zamanında ne hâlde geldikleri çok iyi biliyoruz. Bu grubu kokain almakla nasıl suçlarsın" diye konuştu.
Genel Kurul'da bir süre daha CHP'li ve AK Partili milletvekileri tartışmaya devam etti.
Kaynak:ANKA
