Atatürkçü Cumhuriyetçi İlahiyatçılardan Diyanet İşleri Başkanlığına "laiklik" vurgulu açık çağrı

Atatürkçü Cumhuriyetçi İlahiyatçılardan Diyanet İşleri Başkanlığına "laiklik" vurgulu açık çağrı
Atatürkçü Cumhuriyetçi İlahiyatçılar, Diyanet İşleri Başkanlığına laiklik vurgulu bir çağrıda bulundu.

Atatürkçü Cumhuriyetçi İlahiyatçılar, Diyanet İşleri Başkanlığına laiklik vurgulu bir çağrıda bulundu.

İşte o çağrı:

KAMUOYUNA BİLDİRGE -2

Diyanet İşleri Başkanlığı, 3 Mart 1924’te, Şer’iyye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılmasının ardından kurulmuş bir Cumhuriyet kurumudur.

Kuruluşuna büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülük ettiği başkanlık, Cumhuriyetimizin temelini oluşturan laiklik ilkesi ve millilik vasfı doğrultusunda görev yürütmek zorundadır. Bu, 136. Madde mucibince anayasal bir zorunluluk olduğu kadar aynı zamanda kurucu kadroya karşı gösterilmesi gereken bir vefa borcudur.

Ne var ki Diyanet İşleri Başkanlığı, uzun yıllardır anayasal çizgisinin dışına çıkmakta, laiklik karşıtı akım ve uygulamalar karşısında en hafif ifadeyle sessiz kalarak zımni bir onayın faili olmaktadır.

15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından Diyanet İşleri Başkanlığının binlerce personeli hain örgütle bağlantısı nedeniyle görevden alınmıştır. FETÖ terör örgütü liderinin bir zamanlar Diyanet personeli olarak çalıştığı da herkesçe malumdur. Diyanet bünyesinde daha evvel Kara Ses Cemalettin Kaplan ve benzeri pek çok gerici, laiklik karşıtı sözde din görevlisinin barındığı da bilinmektedir.

Din İşleri Yüksek Kurulu'nun 12.07.2017 tarih ve 27 sayılı kararı ile yayınlanan "Kendi Dilinden FETÖ: Örgütlü Bir Din İstismarı" isimli eserin tetkikinden de anlaşılacağı üzere; Diyanet İşleri Başkanlığı, FETÖ elebaşının, başkanlığın yönetimindeki camilerde "Vaiz" ünvanıyla 1970'li yıllardan beri yapmış olduğu konuşmalarından haberdardır. Başkanlığın, söz konusu çalışmada İslam dışı ilan ettiği bu konuşmalardan, murakıpları ve müfettişleri vasıtasıyla haberdar olması kuvvetle muhtemeldir. Buna karşın, 15 Temmuz 2016 silahlı kalkışmasını izleyen günlere kadar, bu terör örgütü ve onun fikir öncülleri hakkında herhangi bir tepki koymaması oldukça düşündürücüdür.

Bugün dahi kurum bünyesinde gerici ve laiklik karşıtı oluşumlara mensubiyet duyan ciddi sayıda personelin bulunduğunu tahmin etmek hiç de zor değildir.

Öte yandan Diyanet İşleri Başkanlığı mensubu pek çok imam hatibin (din görevlisi) özellikle Cuma vaazlarında gündelik siyasete dair konulara girerek cemaat arasında huzursuzluk, küskünlük ve bölünmelere yol açmakta olduğu, kamuoyuna yansıyan çok sayıda örnekle subuta ermiş bir meseledir.

Biz, Atatürkçü Cumhuriyetçi ilahiyatçılar ve din araştırmacıları olarak; Diyanet İşleri Başkanlığını, en temel görevlerinden olan Cumhuriyete ve onun vazgeçilmez ilkesi olan laikliğe sahip çıkma görevini gerektiği gibi yerine getirmeye davet ediyoruz.

Bu cümleden hareketle;

1- Diyanet İşleri Başkanlığı, tüm yurtta Cuma hutbelerinde din ve vicdan özgürlüğünün yanı sıra, bu özgürlüğün ve çağdaş devlet sisteminin teminatı olan laikliğin önemini anlatmak zorundadır. Bu sebeple laiklik konulu vaaz ve hutbeler hazırlatılıp vaiz ve imam hatiplere okutulmalıdır.

2- Başkanlık, her yıl Çanakkale Zaferi'nin yıldönümünde olduğu gibi; 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, 30 Ağustos Zafer Bayramı gibi milli günlerimizde de cami cemaatine ve tüm halkımıza yönelik mesajlar yayınlamalı, Anıtkabir’deki törenlere başkan düzeyinde katılım sağlamalıdır.

3- Başkanlık; kurucu önderimiz büyük Atatürk’ün anma yıldönümü olan 10 Kasım günlerinde de Atatürk'ü konu alan etkinlikler düzenlemeli ve son dönemde artan, Atatürk'e yönelik saldırılara karşı sesini yükseltmelidir. Bu konuda, Milli Mücadele'de Atatürk'e destek veren 153 din adamından örnekler verilmeli ve bu şahsiyetler, yeni nesillere tanıtılmalıdır.

4- Başkanlığın internet sitesine büyük Atatürk’ün fotoğrafı ve hayat hikayesi konulmalıdır.

5- Başta Alevi ve Caferi yurttaşlarımız olmak üzere İslam’ın farklı yorumlarına mensup bütün Müslümanlara ve ilaveten tüm farklı inanç sahiplerine yönelik her çeşit ayrımcı tutum ve uygulamaların son bulması için kurum tarafından ciddi ve samimi gayret gösterilmelidir.

6- Diyanet İşleri merkez ve taşra teşkilatı; mezhep, tarikat ve cemaatların baskısından kurtarılmalıdır.

Kamuoyuna saygılarımızla ilan ederiz.

Cemil KILIÇ - İlahiyatçı Yazar

Gani AŞIK / Emekli Müftü – Eski Milletvekili

Kamil Hayati AYDIN / Emekli Müftü – Yazar

Mehmet GÖL / İlahiyatçı - Emekli Kültür Müdürü – Yazar

Mehmet Ali ÖZ / İlahiyatçı Yazar

Yusuf Gökhan ÇOLAK / Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni

Yusuf DÜLGER / Emekli Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni – Yazar

Lütfullah Kaleli / Emekli Din Görevlisi – Yazar

Ömer Sağlam / Din Araştırmacısı - Yazar