Üsküdar’ın Burhaniye Mahallesi’nde bulunan 725 ada 29 ve 30 parseldeki 8 daire, 2 dükkandan oluşan apartmanı ve yanında a 4 apartman ile birlikte toplam 5 apartmanlık yeri rezerv alan ilan etti. Ancak buradaki hak sahipleri ile TOKİ anlaşamadı. Hak sahipleri buranın da rezerv alan olmadığını da belirterek Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan şikayetçi oldu.

TAPULAR BELEDİYE TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ

Rezerv alan ilan edilen binaların tapuları hazineye devredildi. Belediyenin tebligatı ile burada tahliye ve yıkım kararı verilidi. Üsküdar Belediyesi, rezerv alan ilan edilen 725 ada 29 ve 30 parseli 205 parsel olarak birleştirdi. Böylece, bazı parseller rezerv alan için istenen metrekare alanına ulaştı.

VATANDAŞLAR ŞİKAYETÇİ OLDU

Bakanlık tarafından rezerv alan ilan edilen binaların sakinlerinden Gazi Yıldırım ve Hayrettin Elik, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın rezerv alan kararını itiraz ederek dava açtı.

BİLİRKİŞİ RAPORUNDAN BAKANLIĞA RET

Mahkeme, yürütmenin durdurma kararı verirken bilirkişi raporu da istedi. Bilirkişi raporunda, “Davaya konu rezerv yapı alanı olarak ilan edilen alanın ise mevcut durumda yapılaşmış durumda olduğu yukarıda ifade edilen rezerv yapı alanı tanımı ve kullanımına yönelik hükümler ile söz konusu davaya konu edilen alanda yapılan uygulamaların yerinde olmadığı değerlendirilmektedir.” denildi. Ayrıca buranın “riskli alan” olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.

YİNE TANIDIK BİR İSİM

Öte yandan Yıldırım ve Elik’in avukatı Onur Cingil, burada parsel içersinde bir aile şirketi olduğunu fark etti. Bu aile apartmanın sahibi ise Kız Kulesi’nin restorasyonunu yapan IRIS Yapı'nın sahiplerinden eski AKP Üsküdar Meclis Üyesi/Yöneticisi Muhammet Emin Sarıoğlu'nun ailesinin apartmanı olduğu ortaya çıktı.

“SİPARİŞ OLARAK REZERV ALAN İLAN EDİLDİ”

Avukat Onur Cingil, rezerv alanların büyük bir alan olmasını. Gerektiğini belirtirken, “Burası sipariş üzerine rezerv alan ilan edilmiş. Rezerv alanlar büyük alanlardır. Bir kaç parsel değil. Buradaki AKP-Bakanlık-Rant üçgeninde zaten ne yapılmak istendiğini görüyoruz. Bilirkişi raporu bizim iddialarımızın doğruluğunu bir kez daha teyitledi. Depreme karşı hep beraber mücadele edelim. Ama rant için çalışmayalım. Bu düpedüz rant projesidir.” dedi.