Korkutan dolar tahmini: Dolar/TL'de 20 ihtimal dahilinde

Korkutan dolar tahmini: Dolar/TL'de 20 ihtimal dahilinde
Ekonomist Evren Devrim Zelyut, "AKP çıkmaz bir yola girdi. Kurdaki artışı durduramıyor" diyerek Merkez Bankası'nın perşembe günü açıklanacak faiz indirim kararı sonrasında dolar/TL kurunun 20'ye yaklaşacağını söyledi.

"Akışın sonu belli, çılgınca faiz indirimi devam ederse kur 20'ye yaklaşacak. Bu matematik bir gerçek. Ama buna varmadan müdahale gelecek" diyen Zelyut, bu sert dalgalanmaların AKP'nin ekonomik şovu olduğunu dile getirdi.

Kur 20 sınırına yaklaşacak

Ekonomist Evren Devrim Zelyut, "Eğer çılgınca politikalarda ısrar edilirse kur 20 sınırına yaklaşacak. Hesap çok basit: Spot kuru 14,30 olarak alın. Enflasyon 2022 yılında yüzde 35 olacaksa, 14,30x0,35 = 5 TL bir yıl içindeki değer kaybı miktarı olacaktır. O zaman 14,30+5 =19,30 gibi bir seviye karşımıza çıkıyor" dedi.

"Ama kimse bunu yutmaz"

Zelyut, "AKP enflasyonu ve bağlı olarak kuru düşüremeyeceğini bildiği için güya faizle mücadele ediyormuş, güya kurtuluş savaşı veriyormuş diye bir algı yaratarak, 2023 seçimlerine ulaşmaya çalışıyor. Bazen dinden, bazen milliyetten kaynaklı mesajlarla iktisadi bir cihat verdiğini, bilgi eksiği olan seçmenlere kabul ettirmeye çalışıyor. Ama kimse bunu yutmaz. Mekanizma ortada: Enflasyonu düşürmediğin için bu sıkıntılar çekiliyor" dedi.

evren-devrim-zelyut.jpg

Zelyut'un yazısının tamamı şöyle:

"Ne demişti CB Erdoğan: "Kur dediğin bugün artar yarın düşer, kurun seviyesi önemli değil istikrarı önemli…"

Dün kur, Merkez Bankası'nın 1,8 milyar dolar satarak savunma yaptığı 14 seviyesini büyük bir sel gibi yıktı geçti. Merkez yine müdahale etti ama pek işe yaramadığını gördük. Şimdi bana söyleyin bu kur hani düşer çıkardı? Bizde kur sürekli çıkıyor. Denge bulmak bir tarafa her gün rekor kırıyor. Peki neden? Bunu defalarca yazdım, ama farkındalık adına, tüm halkımız bilsin diye bir kez daha yazıyorum: AKP enflasyonu düşürmek için kolunu dahi kaldırmadı. Son 20 yılı ve 128 milyar dolar rezervi betona ve ithalata bağlı yapıyı devam ettirmek için harcadı. Ürettikçe yapılan ithalatla rezervi bitiren sistem, azalan dolar nedeni ile kur artışlarını doğurdu. Buna bir de salgın etkisi ile artan küresel enflasyon eklenince Lira'nın satın alma gücü rekor şekilde düştü.

AKP çıkmaz bir yola girdi. Kurdaki artışı durduramıyor çünkü ekonomik modeli, düşük teknoloji üretimine dayalı. O ürünü sattığında da para getirmiyor. O zaman ne yapacak? Ülkeyi deney sahasına çevirerek enflasyonu düşürmeden faiz indirimleri yolu ile ekonomiyi canlandıracak. Ama kimse Lira'da kalmıyor. Dolara kaçıyor, peki firmalara krediyi nasıl verecekler? Mevduatların yüzde 60'ı döviz cinsine dönmüş. O zaman Merkez Bankası para basmaya başlıyor. M1 para arzı yani vadesiz mevduat ve dolaşımdaki para miktarı salgının başladığı gün itibari ile yüzde 158 artmış, 2 trilyon TL'yi geçmiş. Para miktarı artar ama aynı oranda mal üretimi artmazsa ne olur? Elbette ki fiyatlar yukarı gider yani enflasyon oluşur. Alın size Türkiye'de enflasyonu yukarı çeken iki neden: Merkez Bankası'nın düşük faiz, bol para basma politikaları…

Bu noktaya kadar bize yeni bir şey söylemedin diyorsunuz, haklısınız. Alın size yeni bir şey: Eğer çılgınca politikalarda ısrar edilirse kur 20 sınırına yaklaşacak. Hesap çok basit: Spot kuru 14,30 olarak alın. Enflasyon 2022 yılında yüzde 35 olacaksa, 14,30x0,35 = 5 TL bir yıl içindeki değer kaybı miktarı olacaktır. O zaman 14,30+5 =19,30 gibi bir seviye karşımıza çıkıyor.

11 Lira seviyesinde üretici fiyatlarının yüzde 54,62 arttığını biliyorsak, kur şimdi 14'ü geçince bu fiyatlar ne olacaktır? Çok daha korkunç noktalara giderek ekonomi durduracak, büyük bir durgunluğa kapı açacaktır. Birçok mamulün piyasada bulunmadığı, stoklanmaya başlandığı bir gerçektir. Bunun sebebi de işte yukarıda anlattığımız dışa bağlı ekonomi değil midir?

Enflasyonun hem kıtlık, hem fakirlik hem de Lira'da kartopu etkisiyle yeni değer kayıplarını getirecek olması izlediğimiz eski bir filmi hatırlatıyor. Faizi indir, kur çıksın, enflasyon kopsun gitsin, fabrikalar dursun, işsizlik artsın, toplum homurdanmaya başlasın, sonra AKP kuru durdurmak için iki bakan, bir Merkez Bankası başkanını görevden alsın, yüksek oranda faiz artırsın.

Bu filmi çok gördük ve akış yine bize o mutsuz sonu gösteriyor. Dün Deutsche Bank, "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın dolarizasyon, zayıf Türk lirası ve artan enflasyondan dolayı 2022'nin ilk çeyreğinin sonlarına doğru politika faizini yüzde 25'e çıkarmak zorunda kalabileceğini söyledi."

"Enflasyonun bu yılın sonunda yüzde 25 olacağını öngören Deutsche Bank ekonomistleri, 2022'nin ilk yarısında ise enflasyonun yüzde 30'a kadar tırmanacağını düşünüyor. Deutsche Bank, kur geçirgenliğinin etkisinin enflasyona yansıyacağını ve asgari ücretteki artışla beraber Mayıs 2022'de enflasyonun yüzde 35 civarına ulaşabileceğini de dile getirdi."

Peki tam bu noktada soralım: Akışın sonu belli, çılgınca faiz indirimi devam ederse kur 20'ye yaklaşacak. Bu matematik bir gerçek. Ama buna varmadan müdahale gelecek. Peki o zaman bütün bu yaşananlar nedir?

Ben size söyleyeyim: AKP'nin ekonomik şovudur! AKP enflasyonu ve bağlı olarak kuru düşüremeyeceğini bildiği için güya faizle mücadele ediyormuş, güya kurtuluş savaşı veriyormuş diye bir algı yaratarak, 2023 seçimlerine ulaşmaya çalışıyor. Bazen dinden, bazen milliyetten kaynaklı mesajlarla iktisadi bir cihat verdiğini, bilgi eksiği olan seçmenlere kabul ettirmeye çalışıyor. Ama kimse bunu yutmaz. Mekanizma ortada: Enflasyonu düşürmediğin için bu sıkıntılar çekiliyor.

Kara mizah tarzı durumlar var karşımızda. Merkez Bankası çıkıp diyor ki, ödemeler dengesi 3,16 milyar dolar fazla verdi. Bu rakam Ekim 2018'den bu yana kaydedilen en yüksek cari fazla oldu. Kusura bakmayın ama ben artık bu hükümete bağlı kurumların beyanlarına itibar etmiyorum. Cari fazla veriyorsun yani sattığın aldığından fazla ama kur 14'ü geçiyor. Benim pek kafama yatmıyor…

Bütün bunların sonunda sadece tabelada kur yukarı çıkıp bizi sefalete yaklaştırmıyor, Fitch geçen gün Türkiye'nin kredi görünümünü negatife indirdikten sonra dün 13 Türk bankasının da görünümünü negatif olarak değiştirdi. Bu bankalar şimdi daha yüksek faizle dışarıdan borç alacak, daha yüksek faizle bize verecek.

Karşımızda öyle muazzam bir çöküş var ki, hem reel piyasaları vurdu hem de finansal kesimi vurmaya hazırlanıyor. Batacak firmalar bankaların takipteki kredilerini artıracak, bankalar krediyi daha da kesecek, işler tam bir kaosa dönecek. Ne diyelim? Allah hepimizin yardımcısı olsun ama kurda 20 rakamı artık ihtimal dahilinde…"