Dar gelirlinin enflasyonu yüzde 100’ü aştı

Dar gelirlinin enflasyonu yüzde 100’ü aştı
TÜİK’in yüzde 85,51 açıkladığı enflasyon dar gelirliler için yüzde 100’ün üzerinde. Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, “Yoksullar gelirlerinin yüzde 70’ten fazlasını gıda, ulaştırma ve konuta harcıyor. Ulaştırma yüzde 117,15, gıda yüzde 99,05, konut yüzde 85,17 arttı” derken, Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, dar gelirlilerin 2 yıldır tüm gelirlerini enflasyonu aşan harcama kalemlerine ayırdıklarını belirtti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) dün ekim ayı enflasyonunu yüzde 85,51 olarak açıkladı. Oysa ENAG’ın enflasyonu yüzde 185,34, İstanbul Ticaret Odası’nınki (İTO) ise yüzde 108,77. Aradaki puan farkının giderek açılması, halkın TÜİK’e olan güvenini de sarsıyor. Ekonomistler de sık sık artık madde sepetindeki ürün fiyatlarını bile açıklamayan TÜİK’in hesaplamasındaki yanlışları vurguluyorlar.

whatsapp-image-2022-11-04-at-11-34-50.jpeg

Bu ekonomistlerden Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, dar gelirli ve sabit gelirli yurttaşların resmi rakamlara göre bile yüzde 100’ün üzerinde enflasyona muhatap olduklarını belirterek, şunları söyledi:

“Yoksullar gelirlerinin yüzde 70’ten fazlasını gıda, ulaştırma ve konuta harcıyorlar. Çünkü tencerelerini kaynatmak, işlerine gidip gelmek ve yaşadıkları konutun masraflarına katlanmak zorundalar. Bu kalemlerden ulaştırma yüzde 117,15, gıda yüzde 99,05, yani manşet enflasyon yüzde 85,51’den daha fazla artmış durumda. Yüzde 85,17’lik artış gösteren konut sizi yanıltabilir. Çünkü bu kalemin içinde aydınlatma, su, doğalgaz gibi bu oranın çok üzerinde artan kalemler var. Hele yeni bir ev kiraladıysanız durumunuz daha da vahim. Konut kendi evinde oturanlara veya kirası resmi oranda yüzde 25 artanları da içerdiği için bazı insanlarımızın mağduriyetini tam yansıtmıyor.”

‘Eğitim, sağlık, eğlence ve giyime paraları kalmıyor’

Bu nedenle dar gelirlilerin eğitim, sağlık, eğlence-kültür, giyim ve ayakkabıya harcayacak paralarının kalmadığını vurgulayan Kozanoğlu, “Dolayısıyla giderek yaşam standartları düşüyor, gelecek kuşakların geleceğe hazırlanmasını sağlayacak hizmetlere harcama yapılamıyor. Söz konusu harcama grupları, enflasyonu da talep zayıflığı nedeniyle ortalamanın biraz altında seyrediyor” dedi.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz da hazırladığı raporda, dar ve sabitli gelirlilerin toplam harcamalarının çok önemli kısmını temel gıda, ulaşım, kira gibi zorunlu harcamaların oluşturduğunu belirterek, “Bu kesimin enflasyondan çok daha fazla etkilenmesinin en önemli nedeni çok harcaması/tüketmesi değil, tam tersine düşük gelirli olmasıdır” diye konuştu.

İktisat biliminde bu grubun “marjinal tüketim eğilimi yüksek” olarak adlandırıldığını vurgulayan Yılmaz, “Toplam harcamalarının gelirlerine oranı çok yüksek olup, harcamaların bileşiminde de zaten zorunlu tüketim malları vardır” dedi. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Tasarrufa pay ayırmaları imkansız’

“TÜİK’in ekim ayı için açıkladığı yıllık manşet enflasyon oranı yüzde 85,51 olmakla beraber ana harcama grubuna göre TÜFE gıdada yüzde 99,1, barınmada (konut) yüzde 85,2 ve ulaşımda ise yüzde 117,2 ile manşet enflasyonun çok üzerinde. 2 yıldan bu yana dar ve sabit gelirlilerin elde ettikleri gelirlerinin hemen hepsi TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranının üstünde enflasyona sahip harcama kalemlerine ayrılıyor, gelirlerin hemen hepsi buraya harcanıyor ve elbette tasarrufa pay ayırmaları imkansız hale geliyor. Ayrıca asgari ücrette, diğer ücretlerde ve emekli maaşlarına yapılan zamlar (enflasyon farkı), dar ve sabit gelirlilerin tüketimlerinin en fazla kısmını oluşturan ana harcama gruplarının (örneğin gıda, barınma, ulaşım) enflasyon oranının da çok altında kalıyor. O nedenle dar ve sabit gelirlinin hissettiği enflasyon, sadece iki-üç harcama kaleminden bile anlaşıldığı gibi, TÜİK’in açıkladığının çok üzerindedir.”