FP, Akar'ı Erdoğan'ın halefi gösterdi: Bir problem değil

FP, Akar'ı Erdoğan'ın halefi gösterdi: Bir problem değil
Foreign Policy'nin internet sitesinde dün yayınlanan yazısıyla Halil Karaveli*, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın hasta olduğu iddiasını gündemine alan Steven A. Cook'un, değerlendirmelerine ışık tutuyor.

Erdoğan'dan sonra AKP'nin başına geçebileceğini düşündüğü isimleri kaleme alan Steven A. Cook'un "Batı karşıtı" olarak tanımladığı Milli Savunma Bakanı ve eski Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'a yönelik "yanılgıya" düştüğünü belirtiyor.

'Akar, batı karşıtı değildir'

Karaveli yazısında, Cook'un değindiği noktaları eleştirerek, "Cook, Hulusi Akar'ı yanlış anlıyor. ABD'li politikacıların Cook'un tavsiyesine kulak verip Akar'ı ABD düşmanı olarak görmeleri talihsizlik olur. Aksine Akar, cumhurbaşkanı olursa Türkiye'nin ABD ile ittifakını yeniden kurmaya çalışacak. Çünkü Akar, ABD'yi Ortadoğu'da batının güç kazanması konularında Türkiye'ye güvenmesini istemişti" ifadelerine yer veriyor.

'Akar, islamcı değil'

Akar'ın ABD'ye hiçbir zaman sırtını dönmediğini belirten Karaveli, "Akar, ABD'nin terör örgütü PKK'yı finanse etmesinden vazgeçmesi konusunda ısrarcı" diyor.

Cook'un, Akar'ı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aynı ideolojik çizgide durduğunu belirterek yanıldığını söyleyen Karaveli, "Akar islamcı değil. Muhafazakar bir sağcı" diyor ve ekliyor: "Tarihsel bağlamda Akar'ın bağlı olduğu grup batı yanlısıdır. Türk ordusunun soğuk savaş döneminde Sovyetler tarafından bir tehdit olarak görünmesi onları ABD ve NATO ilişkilerini iyileştirmeye yöneltti."

'Erdoğan'ın milliyetçilerin desteğine ihtiyacı var'

AKP'nin çoğunluğu kaybettiği 2015 yılından bu yana, iktidarda kalmak için muhafazakar milliyetçilerin desteğine güvendiğini belirttiği yazdığı yazısında Karaveli, "Muhafazakar milliyetçiler laiktirler, ancak Soğuk Savaş'ta sola karşı yürüttükleri kampanyada ve bugün ulusal birliği güçlendirme girişimlerinde olduğu gibi, devlet çıkarının gerektirdiği düşünüldüğünde dini bir söylem kullanmaktan çekinmezler" diyor.

'ABD tutumunu değiştirmezse Türkler batı karşıtı güce dönüşebilir'

Karaveli şöyle devam ediyor; "ABD'nin son zamanlarda Suriye'deki Kürtleri destekleyerek Türk ordusu ve devletindeki baskın fraksiyonu yabancılaştırdığı doğrudur. Eskiden ABD ile sorunu olmayan muhafazakar milliyetçiler, giderek Amerika'yı varoluşsal bir tehdit olarak görmeye başladılar. Washington Suriye'deki Kürt yanlısı politikalarında ısrar ederse, Türkler sonunda Batı karşıtı bir güce dönüşebilir."

Atatürk'ü örnek verdi

Karaveli, "Cook, Türkiye'nin 2020'de Akdeniz'de yaptığı ve NATO müttefikleri Fransa ve Yunanistan ile bir sürtüşmeye yol açan hamlelerinin arkasında 'batı karşıtlığı' görme hatasına düşüyor. Ancak Ankara'nın ulusal çıkarlara uygun gördüğü bu hareketlerden Akar'ın sorumlu olması onu batı'nın düşmanı yapmaz. Türkiye'nin ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk batıya hiçbir zaman sırtını dönmedi, ancak aynı zamanda Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki çıkarlarını agresif bir şekilde zorlamaktan da çekinmedi. 1974'te, bir başka Türk lider olan sosyal demokrat Başbakan Bülent Ecevit, Kıbrıs'ın işgali emrini verdiğinde Yunanistan ile savaş riskini göze aldı ama kendisi de bir batı karşıtı değildi" ifadelerine yer verdi.

'Akar'ı silmek ters teper'

"Cook'un tavsiyesi ile Akar'ı ABD karşıtı olarak görmek ters tepebilir" diyen Karaveli, "Bu, yalnızca ordudaki Batı karşıtı eğilimleri güçlendirecektir. Washington'un, Türk devletindeki geleneksel müttefikleri olan Akar ve onun gibi düşünen muhafazakar milliyetçilere karşı uzlaşmacı olması gerekiyor" dedi.

*Halil Karaveli, İsveç-Amerikan İpek Yolu Araştırmaları Enstitüsü’nde Türkiye sorumlusu ve Turkey Analyst yayınının editörü. New York Times ve Foreign Affairs’de yazıları yayımlandı. Karaveli aynı zamanda "Türkiye Neden Otoriter: Atatürk'ten Erdoğan'a" kitabının yazarıdır.

Etiketler :