Dışişleri: İran'ın baraj iddiaları bilimsellikten uzak

Dışişleri: İran'ın baraj iddiaları bilimsellikten uzak
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, İran'ın "Türk barajlarının toz ve kum fırtınasına neden olduğuna" yönelik açıklamalarının bilimsel olmadığını belirtti. Bilgiç, "Türkiye’deki barajların coğrafyamızda kum ve toz fırtınalarına neden olduğu iddiaları bilimsellikten uzaktır. Kum ve toz fırtınaları büyük ölçüde doğal bir olgudur" dedi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, İran'ın 'Türk barajlarının toz ve kum fırtınasına neden olduğuna' yönelik açıklamalarına tepki gösterdi. Tanju Bilgiç, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"İran’da son dönemde meydana gelen kum ve toz fırtınaları kaynaklı çevre sorunlarına ve Tahran’da zirveye ulaşan hava kirliliğine inşa ettiğimiz barajların neden olduğuna dair iddialara İran medyasında yoğun bir biçimde yer verilmekte, konu siyasiler tarafından da gündeme getirilmektedir. Türkiye’deki barajların coğrafyamızda kum ve toz fırtınalarına neden olduğu iddiaları bilimsellikten uzaktır. Kum ve toz fırtınaları büyük ölçüde doğal bir olgudur ve bu bütün çevrelerce kabul edilmektedir."

'Gerçekçi bir yaklaşım değil'

Türkiye’yi ve İran’ı etkileyen kum ve toz fırtınalarının asıl sebebi, dünyadaki en önemli iki toz kaynağı olan Afrika ve Ortadoğu kaynaklı çöl tozları olduğunu ifade eden Bilgiç, " Esasen bu fırtınaları iklim değişikliğinin tetiklediği arazi tahribatı, ormansızlaştırma, çölleşme ve kuraklık da artırmaktadır."
Kum ve toz fırtınalarının önlenmesi ve olumsuz etkilerinin hafifletilebilmesini teminen her ülkenin öncelikle üzerine düşeni yapması, su ve toprak kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı yönünde gerekli adımları atması gerekmektedir. Tahran yönetiminin bu tarz sorunlarda Türkiye’yi suçlaması, sorunların çözümü için gerçekçi bir yaklaşım değildir"
ifadelerini kullandı.

'Akılcı işbirliğine açığız'

Bilgiç şöyle devam etti: "Su konusuna bütünüyle insani açıdan yaklaşan Türkiye, sınırından suların kıyıdaş ülkeler arasında anlaşmazlıktan ziyade, bir işbirliği unsuru olduğuna inanmaktadır. Ülkemiz, bugüne kadar aşağı kıyıdaş ülkelerin ihtiyaçlarını gözeten ve uluslararası hukuka saygılı bir anlayışla hareket etmiş, bundan sonra da bu anlayışı sürdürmeye devam edecektir. Türkiye, bu konuya ilişkin olarak, İran ile akılcı ve bilimsel her türlü işbirliğine açıktır."