Avrupa ve Çin medyasında Türkiye ve ŞİÖ yorumları: Erdoğan, Putin'e bağımlı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Özbekistan'ın Semerkant kentinde gerçekleşen ŞİÖ zirvesine katılımının ardından, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 77'nci toplantısı için Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) gitmeden önce gazetecilere konuştu. Erdoğan, "Bu adımla birlikte bu ülkelerle ilişkilerimiz çok daha farklı bir konuma taşınacak" dedi. ŞİÖ üyeliğini mi kastettiği sorulduğunda ise Cumhurbaşkanı, "Tabii ki hedef bu" cevabını verdi. Eğer anlaşmaya varılabilirse Türkiye, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) ŞİÖ’ye katılan ilk üyesi olacak.
Uluslararası basın, Erdoğan'ın bu sözlerine yer verdikleri haberlerde, "Erdoğan neden ŞİÖ'ye katılmaya istekli?" sorusunun cevabına da yer verdi.
'Biden ile birebir görüşme arayışında olduğu dönemde geldi'
Hong Kong merkezli South China Morning Post’un haberinde, Erdoğan’ın bu açıklamalarının, "Konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere göre, New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda ABD Başkanı Joe Biden ile birebir görüşme arayışında olduğu ancak henüz bunu sağlayamadığı bir sırada geldiği" aktarıldı.
Türkiye, ortaklık anlaşmasını imzaladığı 2013 yılından bu yana ŞİÖ'ye Diyalog Ortaklığı statüsü ile bağlı bulunuyor. Sözkonusu gazete, Erdoğan’ın bloğa katılmak isteme sebebini, "Bloğa tam üyelik, Erdoğan'a Batı'ya karşı yeni bir koz ve hükümetin gelecek yılki seçimler öncesinde sorunlu ekonomiyi istikrara kavuşturmaya çalıştığı bir dönemde daha güçlü ekonomik bağlar kurma şansı verecek” olmasıyla gösterdi.
Ankara’nın Batılı müttefikleriyle ilişkisinin Erdoğan iktidarı boyunca giderek kötüleştiğini yazan gazetede, "Erdoğan’ın başta Kürt ve Yunanistan meselesi olmak üzere güvenlik konularında NATO ve Avrupa Birliği’ne (AB) karşı yakınmalarından" bahsedilirken, "AB’nin de son yıllarda Türkiye’de insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi konularda gerileme yaşandığını belirttiği" ifadeleri yer aldı.
'Batı ile gelecekteki ilişkilerine bağlı'
Global Times ise yaptığı haberde, Çin Çağdaş Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde araştırma görevlisi olan Tian Wenlin ile konu üzerine yaptığı görüşmeye yer verdi. Türkiye’nin durumunu, üyeliği geçtiğimiz günlerde gerçekleşmiş olan zirveyle kesinleşen İran ile kıyaslayan Wenlin, "İran, ABD ve Batı tarafından her zaman baskı altında tutulmuş olsa da, gruba üye olma konusunda Türkiye'den daha istekli. Ankara'ya gelince, Türkiye'nin ŞİÖ ile bağları, Batı ile gelecekteki ilişkilerinin nereye gideceğine de bağlı" ifadelerini kullandı.
'2023 seçimleri için ekonomik olarak Rusya'ya bağımlı'
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nin resmi sitesinde üç gün önce ŞİÖ için kaleme alınan bir yazıda, "Ankara'nın 2023'teki seçimlerden önce ödemeler bilançosu krizini önlemek için gerekli parayı elde etme konusunda Moskova'ya ekonomik olarak bağımlı hale geldiğini" yazdı.
Türk ekonomisinin, "Esas olarak kötü yönetim ve Erdoğan'ın kendi ekonomik teorilerini inatla sürdürmesi nedeniyle tehlikeli bir durumda olduğunu" belirten yazı, "Yılın başından beri nereden geldiği bilinmeyen 20 milyar doların Türkiye'nin bilançosunda ortaya çıktığı, Türk ekonomistlerin bu paranın büyük bir kısmının Türkiye'nin ilk nükleer santralini inşa eden Rusya'nın devlete ait atom enerjisi şirketi Rosatom'un yaptığı ön ödeme de dahil olmak üzere Moskova'dan geldiğini düşündüğünü" ifade etti.
Yazının sonunda, "Erdoğan'ın ekonomik ve siyasi hayatının Putin'e bağlı olduğu" vurgulandı.
halktv.com.tr // Dış Haberler
'Dünya liderliği' sırası kimde?
Putin: Ukrayna müzakereleri reddediyor
Yaptırımlar deliniyor mu? Rubleyle gaz alımı, Rusya'ya ticaret kapısı