16 Temmuz 2024 tarihinde verilen ve emsal niteliğinde olduğu belirtilen karar, Suriye’deki güvenlik durumunu ve davacının geçmişini göz önünde bulundurarak önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

"HASEKE'DE SİVİLLER TEHLİKEDE DEĞİL"

Mahkeme, davacının geldiği Suriye'nin Haseke vilayetinde sivillerin güvenliğinin tehlikede olmadığına hükmetti. OVG’nin gerekçeli kararında, "Haseke'de siviller tehlikede değil" ifadesine yer verilerek, bölgedeki silahlı çatışmalara ve terörist saldırılara rağmen sivillerin artık öldürülme veya yaralanma tehlikesi altında olmadığı belirtildi. Karar, geçici koruma talebini reddederken, aynı zamanda temyiz yolunu da kapatarak hükmü kesinleştirdi.

Davacı, Türkiye üzerinden Avrupa'ya insan kaçıran bir şebekenin üyesi olarak Avusturya’da hüküm giymişti ve 2014 yılında Almanya'ya iltica başvurusu yapmıştı. İltica başvurusu reddedilen Suriyeli'ye, insan kaçakçılığı faaliyeti nedeniyle geçici koruma statüsü verilmemişti.

MÜLTECİ BAŞVURULARINDA EMSAL OLUŞTURABİLİR

Suriye'deki iç savaş nedeniyle can güvenliğinin tehlikede olduğu gerekçesiyle Münster İdare Mahkemesi’ne başvuran davacı, ilk başvuruda davayı kazanmıştı. Ancak, Federal Göç ve Mülteciler Dairesi'nin temyize taşıdığı bu karar, Münster Yüksek İdare Mahkemesi tarafından iptal edilerek reddedildi.

Mahkeme kararında, davacının Suriye’de siyasi takibat tehlikesinin de bulunmadığı vurgulandı ve "önceden işlediği insan kaçakçılığı suçu" da dikkate alınarak mülteci olarak tanınamayacağı ifade edildi. Karar, Suriye'deki güvenlik koşullarının değerlendirildiği mülteci başvurularında önemli bir emsal oluşturabilir.