Al Jazeera: ABD-Türkiye ilişkileri pamuk ipliğine bağlı

Al Jazeera: ABD-Türkiye ilişkileri pamuk ipliğine bağlı
Katar merkezli medya kuruluşu Al Jazeera'de Türkiye ve ABD ilişkilerine yönelik bir analiz yayınladı. Dimitar Bechev imzalı yazıda, ABD ve Türkiye arasında daha büyük krizlerin yaşanacağı vurgusu yapıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın G20 toplantısında ABD Başkanı Joe Biden ile bir araya gelmesinden söz edildiği analizde geçtiğimiz haftalarda yaşanan büyükelçi krizi üzerinden iki ülke arasındaki ilişkinin analizi yapıldı.

Bechev yazısında, "ABD’nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield ve diğer dokuz Batılı elçi, tutuklu iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısında bulunduktan sonra sınır dışı edilmekle tehdit edilmişti. ABD Başkanı Joe Biden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu yılki ikinci görüşmesi, iletişim hatlarının hala açık olduğunu göstermesine rağmen Türk-Amerikan ilişkilerinin tüm zamanların en düşük seviyesinde olduğu inkar edilemez" diye yazdı.

'ABD'nin güvenilmez bir müttefik olduğu algısı güçlendi'

Bechev ilgili analizinde, "Ankara’nın Moskova yönetiminden S-400’leri teslim alması, Türk yetkililere yönelik yaptırımları tetiklerken, daha da da önemlisi Türkiye’nin yeni nesil savaş uçağı F-35’in geliştirilmesinin arkasındaki uluslararası konsorsiyumdan çıkarılmasıyla sonuçlandı" ifadeleri yer alırken Türkiye’de ABD’nin güvenilmez bir müttefik olduğu algısının son 5-6 yıldır güçlendiğine vurgu yapıldı.

Erdoğan’ın Türk hükümetinin yeni bir parti S-400 karadan havaya füze sistemi satın almak istediği yönündeki son açıklamalarını hatırlatan Bechev, "Washington’u daha da kızdırdı" dedi.

'ABD tedirgin ediyor'

Yazıda öte yandan, "Washington’un 2015 yılında, Ankara’nın ve Batılı müttefiklerinin 'terörist' bir örgüt olarak gördüğü YPG’yi silahlandırma kararı ve ABD’nin 2016’da Erdoğan hükümetine yönelik darbe girişiminde rol aldığı iddiaları bu durumu tetikledi. ABD açısından bakıldığında, Türkiye’nin Rusya ile daha yakın ilişkiler geliştirme kararı endişe yaratırken, yine Türkiye’nin 2017’de Rus yapımı S-400 savunma sistemleri satın alması, Rusya’nın yeniden güçlenme ihtimaline karşı Washington’da şok dalgası yarattı" ifadelerine de yer verildi.

'Türkiye hala Batı teknolojisine güveniyor'

"Stratejik özerkliğini iddia etme arzusuna rağmen, Ankara hala Batı askeri teknolojisine güveniyor. Aynı şekilde, Türkiye, bir belirsizlik bile yaşansa, ulusal güvenliğin merkezinde yer alan NATO’ya bağlıdır. Türk vatandaşlarının çoğunluğunun İttifak üyeliğini desteklemeye devam etmesine şaşmamalı. Zayıflayan iç ekonomisi ve son on yılda liranın yüzde 80 oranında değer kaybetmesi, Türkiye’nin uluslararası finans piyasalarına bağımlılığını da göstermektedir. ABD ile yaşanabilecek yeni bir kriz, ekonomik istikrar için büyük sorunlara yol açacak" denilen analizde, "Eğer, Erdoğan’ın dediği gibi büyükelçiler sınır dışı edilseydi ve Batı ile büyük bir kriz yaşansaydı, yabancı yatırımcılar lira cinsinden varlıkları toplu olarak elden çıkaracak ve para birimini serbest düşüşle karşılaşacaktı” ifadeleri kullanıldı.

'Gelecekte daha büyük sorunlar yaşanacak'

Türkiye'nin Karadeniz'de NATO müttefiklerinin düzenli tatbikatlarına destek vererek güven vermeyi amaçladığı belirtilen yazıda, "Son olarak, Türkiye’nin Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki, özellikle de Rusya ile rekabet ettiği Libya’daki ve Suriye’deki rolü, Washington’un Ankara’yı tamamen engellememesinin bir başka nedenidir. Aynısı, Ankara’nın Kabil havaalanının güvenliğinin sağlanmasında rol oynama planlarından vazgeçmediği Afganistan için de geçerlidir. Biden ve Erdoğan bu nedenle NATO’da sınırlı şekillerde işbirliği yapabilecekler. Kongredeki muhalefet de göz önüne alındığında F-16’larla ilgili bir anlaşma da olası değil. ABD, Türkiye’nin Rusya ve giderek artan bir şekilde Çin ile olan ilişkisini ihtiyatla izlemeye devam edecektir. Biden, Trump’ın aksine Türk iç siyasetinde de daha açık sözlü olacak. Gelecekte daha fazla sürtüşme olacağı kesin" cümleleri yer aldı.

Kaynak:Anadolu Ajansı (AA)