ABD 'saldırı' tarihi vermişti: Kritik çarşambanın kilidi Donbass

Rusya Parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması, Ukrayna’nın doğusundaki Rusya yanlıları tarafından kurulan yönetimlerin tanınması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e çağrıda bulunulmasına yönelik kararı gündemine almıştı.

ABD istihbaratının 'saldırı' tarihi diye açıkladığı kritik 16 Şubat öncesinde sözkonusu kararın gündeme alınması dikkat çekerken, Rusya'nın AB Daimi Temsilcisi Vladimir Çijov, "Eğer Ukraynalılar Rusya'ya saldırırsa ya da Donbass'ta veya başka bir yerde Rus vatandaşlarını öldürmeye başlarlarsa, yanıt vermemiz halinde şaşırmayın" diye konuştu.

Rusya'nın AB Daimi Temsilcisi Çijov, tüm dünyanın dikkat kesildiği Ukrayna-Rusya krizine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

'Karşılık veririz'

Guardian gazetesine konuşan Çijov, Rusya'yı kışkırtmadıkları sürece Rus ordusunun Ukrayna'ya saldırmayacağını vurgulayarak, bahsettiği eylemlerin gerçekleştirilmesi durumunda Rusya'nın dünyanın her noktasındaki vatandaşlarını koruyacağını söyledi.

Rusya'nın Ukrayna sınırına asker yığdığına dair Batı'da köpürtülen iddialara da cevap veren Çijov, Ukrayna sınırındaki Rus askerlerinin sayısının Eylül 2021'de 'Zapad-2021' tatbikatında görev alan askerlerin sayısıyla aynı olduğunu ifade ederek o tarihte hiç kimsenin Rusya'nın Ukrayna'ya saldırı hazırlığı yaptığına dair söylemlerde bulunmadığını hatırlattı.

Rusya, bu iddiaları kesin bir dille yalanlarken ABD ve NATO'dan güvenlik garantileri sunmalarını istiyor. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba, Kiev'in son dönemde Batılı partnerlerinden 1.5 milyar dolar para ve bin tonu aşkın silah yardımı aldığını, rekor düzeydeki yardımın siyasi bir anlam taşıdığını ve Batılı ülkelerin böylece Ukrayna'nın müzakere masasındaki konumunu güçlendirdiğini dile getirmişti.

Ukrayna Parlamentosu kararı kınadı

Ukrayna Parlamentosu (Verkhovna Rada), Rusya'nın, Ukrayna'nın Donbas bölgesindeki Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti'ni tanıma yönündeki girişimlerini kınayan bildiriyi kabul etti.

Bildiride, konuyla ilgili olası kararın, Birleşmiş Milletler'in yanı sıra Avrupa Parlamentosu, Avrupa Komisyonu, AGİT, NATO ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nce tanınmaması çağrısında bulunuldu.