40 yaşındaki Schengen Anlaşması çatırdıyor! AB'de serbest dolaşım sona mı eriyor?
Avrupa’da 400 milyondan fazla kişinin sınır kontrolü olmadan seyahat etmesini sağlayan Schengen Anlaşması, imzalanmasının 40. yılında kutlanıyor. Ancak birçok üye ülkenin son dönemde yeniden sınır kontrolleri getirmesi, anlaşmanın temel ilkelerinin sorgulanmasına neden oluyor.

Schengen Anlaşması, 14 Haziran 1985’te Lüksemburg’un Schengen kenti yakınlarında Belçika, Fransa, Batı Almanya, Lüksemburg ve Hollanda arasında imzalandı. Başlangıçta beş ülkeyle kurulan bölge, zamanla genişleyerek 29 ülkeyi kapsayan bir serbest dolaşım alanına dönüştü.

1 Ocak 2025’te Bulgaristan ve Romanya’nın da katılmasıyla Schengen ülkelerinin sayısı 29’a çıktı. Bugün bu bölge; 25 Avrupa Birliği ülkesine ek olarak Norveç, İsviçre, İzlanda ve Lihtenştayn’ı kapsıyor.

Ancak 2024 yılı boyunca Schengen bölgesi, daha önce hiç olmadığı kadar iç sınır kontrollerine sahne oldu. Güvenlik tehditleri ve artan düzensiz göç gerekçesiyle birçok ülke, komşularıyla olan sınır geçişlerini yeniden denetim altına aldı.

Bu uygulamalar, Avrupa entegrasyonunun simgesi olan serbest dolaşım ilkesine yönelik bir “meydan okuma” olarak değerlendiriliyor. Mevcut yasal çerçeve olan Schengen Sınırları Kanunu, üye ülkelere yalnızca kamu düzeni ya da iç güvenlik tehditleri durumunda ve istisnai olarak sınır kontrolü uygulama hakkı tanıyor.

Avrupa Komisyonu ise bu önlemlerin yalnızca “son çare” olarak ve geçici süreliğine alınması gerektiğini vurguluyor.

