Hastaneye götürülmek yerine koğuşa götürülen tutuklu, 3 gün sonra öldü!
Uyuşturucu ticareti yapmakla suçlanan Selçuk Aras (47) gözaltına alındı ve adliyeye sevk edildi. Aras, Bakırköy Adliyesi’nin 2’inci katından atlayarak kaçmaya çalıştı. Yere düşme sonrası Aras’ın vücudunda kırıklar oluştu. Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Aras 10 gün sonra taburcu edildi.
Hastaneden çıkarılan Aras, bir kez daha adliyeye götürüldü. Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği Aras hakkında tutuklama kararı verdi. 19 Eylül 2014 akşamı Silivri 6 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. Cezaevi görevlilerine teslim edilen Aras, durumunun iyi olmadığını söyledi.
GECE YARISI KOĞUŞA GÖTÜRÜLDÜ
Aras, koğuşa alınmadan önce cezaevi içinde bulunan polikliniğe götürüldü. Cezaevi doktor R. Ö., hastayı Silivri Devlet Hastanesi’ne sevk etti. Aras’ı muayene eden doktor, beyin cerrahisine görünmesi gerektiği notunu gardiyana iletti. Aras, gece yarısı 02.00 gibi geçici koğuşa konuldu.
‘REVİR HAFTASONU KAPALI’ YANITI
Koğuşta durumda kötüleşen Aras’a, cezaevinde bulunan diğer tutuklular yardım etmeye çalıştı. Dosya kapsamında tanık olarak dinlenen 7 tutuklu; durumu gardiyanlara bildirdiklerini, ancak hafta sonu olduğu için revirin kapalı olduğu yanıtı aldıklarını belirtti.
BEYİN KANAMASINDAN ÖLDÜ
19 Eylül gecesi koğuşa konulan Selçuk Aras 22 Eylül günü, beyin kanamasından hayatını kaybetti. Aras’ın ölümü ile ilgili hem adli hem idari soruşturma başlatıldı. İdari soruşturmada, cezaevi görevlilerinin bir kusurlarının olmadığı rapor edildi.
Haklarında dava açılan Oruç Kılıç (solda) ile Ömer Tahir Tanyeri, Aras'ın ölümü ile ilgili 'ihmalimiz yok' dedi.
İKİ GARDİYANA DAVA AÇILDI
Adli soruşturma sonrası gardiyanlar Ömer Tahir Tanyeri (40) ve Oruç Kılıç (41) hakkında “Görevi Kötüye Kullanmak” suçlaması ile dava açıldı. Silivri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, iki gardiyan, haklarındaki suçlamayı kabul etmedi. Sanık Oruç Kılıç, “Doktorların bize verdikleri talimatla hareket ettik. Eğer şahsın yatışı yapılsaydı. Bizim onu alıp ceza infaz kurumuna götürme gibi bir yetkimizde yoktur” dedi.
Yargılama sonrası Ömer Tahir Tanyeri 5 ay hapis cezası aldı; Oruç Kılıç ise beraat etti. Aras ailenin avukatı, kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıyacaklarını kaydetti.
AV. ÖZSAYIN: 'İHMAL VARSA O DA DOKTORLARA AİT'
Yargılanan iki infaz koruma memurunun avukatı Adnan Özsayın, Aras'ın ölümü ve karara ilişkin yaptığı açıklamada "Burada bir ihmal varsa, bizim kanaatimiz o ki bu ihmal müvekkilerden kaynaklı değil. Varsa bir ihmal bu doktorlara ait. Doktorlar ne söylemişse müvekkiller de onu yapmış" diye konuştu.
‘DOKTORLARIN DA İHMALİ VAR’
Kardeşinin ihmal sonucu öldüğünü belirten ablası A. Aras ise “Bakırköy’deki hastaneden başlayan bir ihmal süreci var. Kardeşim, hastane elbisesi ile mahkemeye sevk edilmiş. Götürüldüğü cezaevinde de, beyin cerrahi servisine yatırılması gerekirken koğuşa konuluyor. Kardeşim, öldükten bir hafta sonra bize haber verildi. Karara itiraz edeceğiz. Tüm sorumluların yargılanmasını talep edeceğiz” dedi.
Kaynak:Halk TV Haber Merkezi