Fermente içecek arayanlar buraya. Bağırsak bakterileriniz bayram edecek, evde de yapabilirsiniz
Boza, kış soğuklarında içimizi ısıtmakla beraber birçok fayda sağlayan, gelenekselleşmiş bir içecektir. Soğuk kış gecelerinde sıcacık evimizde otururken dışarıdan yankılanan boza sesleri hepimizi geçmişe götürür. Boza neden gece satılır, neden salep satılmaz, çay satılmaz, hiç aklınıza geldi mi? Eski yıllarda özellikle kışa denk gelen Ramazan aylarında boza akşamdan hazırlanır ve sokak satıcıları tarafından satılırmış. Sıcak olması ve tok tutucu özelliği ile sahurların vazgeçilmezi olan boza zaman içinde sadece ramazanda değil her gece satılmaya başlanmış.
Geçmişi çok eskilere dayanan geleneksel fermente tahıl ürünlerinden biri olan boza; Türk Standartları Enstitüsü'nce "Yabancı maddelerden temizlenmiş darı, pirinç, buğday, mısır vb. hububatın kırma veya unlarından biri veya birkaçına içme suyu katılarak, pişirilmesi ve beyaz şeker ilave edilerek, tekniğine uygun, alkol ve laktik asit fermantasyonlarına tabi tutulması ile hazırlanan bir mamul" olarak tanımlanmıştır.
Donuk sarı renkte, kıvamlı bir sıvı olup karakteristik asidik ve alkolümsü aroması ile özellikle soğuk kış akşamlarının aranan içeceğidir. İçerdiği laktik asitin serinletici etkisi nedeniyle bozayı yazın da tüketmek mümkündür. Ancak yaz aylarındaki yüksek sıcaklık, maya ve laktik asit bakterilerinin hızla çoğalarak bozanın kısa sürede ekşimesine bozulmasına yol açmaktadır.
Bozanın sağlığa faydaları
Sağlık üzerine etkilerine dair yapılan araştırmalar, bozanın fenolik bileşenler ve antioksidan aktivite açısından önemli bir kaynak olduğunu ortaya koymaktadır. Bozanın hammaddesi olan tam taneli tahıllar, fenolik maddeler açısından oldukça zengindir. Fenolik asitler ve flavonoidler gibi çoğu fenolik bileşiğin tahıllarda bulunduğunu gösteren çok sayıda çalışma mevcuttur. Fenolik bileşiklerin, tahılların antioksidatif potansiyeline, diğer bir deyişle sağlık üzerine olumlu etkilerine katkısı olduğu bilinmektedir.
Bozanın sağlık üzerine etkilerinin araştırıldığı başka bir çalışmada; dejeneratif hastalıklar arasında oldukça önemi olan hipertansiyon ile boza ilişkisi incelenmiştir. Yapılan çalışmada, bozanın kan basıncını düzenleyici etkiye sahip peptitler açısından iyi bir kaynak olduğu ve bu nedenle gazlı içecekler yerine tüketicilere bozanın önerilmesi gerektiği bildirilmiştir
Sonuç olarak boza; geçmişimizde önemli bir yeri olan, geleneksel bir içeceğimizdir. Sağlık açısından değerlendirildiğinde; fenolik bileşiklerce zengin, antioksidan içeriği yüksek olan boza, özellikle soğuk kış günlerinde tercih edilmektedir. Bozanın fermente gıda olması vücuda birçok yönüyle fayda sağlamaktadır. Ancak üretim aşamalarında da belirtildiği üzere içeriğinde şeker barındırdığı için, özellikle şekere bağlı hastalıkları vb. rahatsızlıkları olan tüketicilerin dikkat etmesi gerekmektedir. Boza genellikle, yanında bir miktar leblebi ve tarçın ikramıyla kimi zaman içilerek tüketilen, kimi zaman kaşıkla yenebilen bir lezzettir. Eğer hala denemeyen kaldıysa bu yazımızın önerisi olarak denemeniz tavsiye edilmektir.
Evde boza nasıl yapılır?
Malzemeler
⦁ 3 su bardağı bulgur
⦁ 2.5 su bardağı şeker
⦁ 1 paket vanilya
⦁ 2 tatlı kaşığı toz maya
⦁ 4-5 litre su
Yapılışı
⦁ Bulguru büyük boy tencereye alın. Üzerine 2 litre (10 su bardağı) sıcak suyla bir gece önceden bekletin.
⦁ Ertesi güne suyunu çeken bulgurları üzerini geçene kadar sıcak su ekleyip ocağa alın. Ezilecek kıvama gelene kadar haşlayın.
⦁ Sonra blender ile ezin. Ara ara sıcak su ilave edip kıvam verin.
⦁ Soğuyunca mayayı ılık su ve 5 çorba kasığı toz şekerle mayalandırıp ekleyin. Ara ara karıştırarak mayalandırın.
⦁ Bozamızın hazır olduğu üzerinin köpük köpük olmasından belli oluyor.
⦁ Bozanın sık sık karıştırılması çok önemli yoksa acı olur. En son şeker ve vanilyayı ilave edip karıştırın.
⦁ Buzdolabında muhafaza edip iki gün içinde tüketin. Servis ederken tarçın ve fındığı yada leblebiyi unutmayın.