Dünya 10'suz kaldı... Bir ömür böyle geçti

Dünya 10'suz kaldı... Bir ömür böyle geçti
Yokluklarla başlayan hayatında üç kez Dünya Kupası kazandı. Dünya Kupası tarihinde en golcü ismi oldu. 'Güzel oyun' ifadesini futbol literatürüne soktu. Siyah İnci Pele'nin bir ömre sığdırdığı başarıları derledik.

23 Ekim 1940'ta Minas Gerais, Brezilya'da doğan Edson Arantes do Nascimento, dünya çapında daha çok Pele olarak tanınacaktı. Babası João Ramos do Nascimento'nun kendisi de profesyonel futbol oynuyordu, ancak kariyeri hiçbir zaman oğlu kadar başarılı olmadı. Anlatılanlara göre, ailesinin, ileride Brezilya'nın efsane oyuncusu olarak tarihe geçecek Pele'ye top alacak kadar bile parası yoktu.

Erken dönem kariyeri

São Paulo'da ailesine yardım etmek için çeşitli işlerde çalışarak maddi sıkıntılar çeken genç Pele gerçek yeteneğini sahada buldu. Babasının ve Waldemar de Brito adında eski bir milli takım oyuncusunun vesayeti altında Pele, Bauru Athletic Club takımında kendini geliştirmeye başladı. Koç de Brito yeteneğini fark ederek onu Santos FC'ye önerdi.

Takım yönetimi de Brito'nun önerisine uyarak Haziran 1956'da Pele ile sözleşme imzaladı. Sadece üç ay sonra Pele ilk maçında bir gol attı. Bu gol, Pele'nin kariyerinin geri kalanındaki başarılarının bir habercisiydi.

Genç bir yıldızın doğuşu

Sadece bir yıl sonra Pele ligdeki golcüler listesinin zirvesine yerleşti. Henüz 17 yaşındayken gösterdiği performans milli takımın dikkatini çekti. Milli takımı hayal kırıklığına da uğratmayacaktı. Dünya sahnesindeki ilk maçında, 1958 Dünya Kupası'nın hem yarı final hem de final maçında kilit goller atarak Brezilya'ya kupayı kazandırdı. Bu noktada Brezilya'da süper kahraman statüsüne ulaşmış ve tüm dünyada tanınan bir isim haline gelmişti. Brezilya hükümeti onu "ulusal hazine" olarak onurlandırdı, bu da ülkesindeki statüsünü yükseltti.

pele.png
Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Sakatlıklarla mücadele

Sonraki iki Dünya Kupası yaşadığı sakatlıklar nedeniyle hayal kırıklığı ile sonuçlandı. Brezilya takımı yine de 1962'de turnuvayı kazansa da 1966'da yıldız oyuncuları Pele olmadan çok geride kalarak grup aşamasında elendi. Bu süreçte Pele, kulüp takımı Santos'ta başarılı olmaya devam etti. Sürekli olarak en skorer oyuncu olan Pele, 1964 sezonunda 60 gol ve bir sonraki yıl 101 gol atmayı başardı.

Emeklilik ve geri dönüş

1970'e gelindiğinde Pele'nin zirvedeyken ayrılmaya karar verdiği bildirildi. Ancak, Meksika'da düzenlenen Dünya Kupası'nda son bir kez daha oynamaya ikna edildi. Pele attığı goller ve yaptığı önemli asistlerle Brezilya'nın turnuvayı kazanmasına katkıda bulundu ve bu oyunuyla Altın Top ödülünü kazandı. Pele Brezilya takımıyla yaklaşık bir yıl daha devam etti ve 1971'de futbolu bıraktı. Bundan birkaç yıl sonra Santos'taki taraftarlarına da veda etti. Bununla birlikte futbol kariyerine tam olarak son vermedi.

pele-2.png
Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Geç dönem kariyeri

Sadece Santos için oynayacağını söylemesine rağmen, Pele 1975'te New York Cosmos'tan gelen çağrıya cevap vermekten kendini alamadı. Kuzey Amerika Futbol Ligi (NASL) Pele'nin alışık olduğu oyun seviyesi açısından önemli bir düşüşü temsil ediyordu. Yine de gelişmekte olan lig, oyunun bu efsane isminden büyük fayda sağladı ve bilet satışları arttı. Pelé, Cosmos'u şampiyonluğa taşıdı ve bir daha futbola dönmemek üzere emekli oldu. Emekliliği, evlat edindiği New York takımı ile Santos arasında oynanan bir kutlama maçıyla taçlandırıldı.

Mirası ve futbol kariyerinden sonraki hayatı

Pele, 1977'de emekli olduğunda kırılması imkansız görünen bir dizi rekora imza atmıştı. Oynadığı bin 363 maçta toplam bin 283 gol atarak Brezilya milli takımının ve FIFA tarihinin en golcü oyuncusu oldu. Aynı derecede etkileyici bir şekilde 92 hat-trick yapmayı başardı. Ayrıca üç madalya ile futbolcu olarak en çok FIFA Dünya Kupası kazanma rekorunu da kırdı. İlk yıllarında da genç Pele, hat-trick yapan en genç oyuncu ve bir Dünya Kupası final maçında gol atan en genç oyuncu olarak parladı.

pele-3.png
Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Emeklilik döneminde yoksulluğun azaltılması, yolsuzlukla mücadele hareketleri ve çevrenin korunması gibi çeşitli amaçlar için kampanyalar yürütmeye devam etti. Ayrıca fahri şövalyelik unvanı aldı, Brezilya'da Spor Bakanı olarak görev yaptı ve UNICEF İyi Niyet Elçisi rolünü üstlendi. FIFA etkinlikleri ve Olimpiyat törenleri de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanında futbolu tanıtmaktan asla vazgeçmedi. Çok sevdiği futbolu tanımlamak için kullandığı "güzel oyun" ifadesini popülerleştirdi.

Nesiller boyu hayranları kendilerini "Siyah İnci" kadar zarif ve güzel oynarken hayal etti. 1968'de Belçika'da attığı ikonik röveşata golü, tüm genç oyuncuların saatlerce süren acı dolu antrenmanlar yapmasına neden oldu.

Arjantin'in efsane futbolcusu Maradona hayatını kaybettiğinde Pele taziye mesajında, "Umarım bir gün cennette beraber top oynarız" demişti.

Kaynak: