İçişleri Komisyonu Başkanı Soylu: Uygur Türklerinin büyük bölümüne vatandaşlık verildi
TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, Genel Kurulda görüşmeleri devam eden Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne ilişkin milletvekillerinin sorularını cevapladı.
Muhtarların özlük haklarıyla ilgili ciddi iyileştirmeler yaptıklarını, maaşlarını asgari ücretle eşitlendirdiklerini belirten Soylu, daha önce sosyal güvenlik primlerinin ödenmediğini, yaptıkları düzenleme ile sosyal güvenlik primlerini de ödemeye başladıklarını kaydetti.
Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Muhtarlarda kaydıhayat şartıyla devam eden bir silah ruhsatı imtiyazları esas itibarıyla söz konusu. Bunun yanı sıra hem Bakanlığın hem ülkemizin onlara sunduğu sosyal imkanlardan da istifade edebilme kabiliyetlerine sahipler. Ayrıca muhtarlarla ilgili yeşil pasaport talebi sürekli olarak dile getirilir. Ben geçmiş dönemde de söyledim, şimdi de söyledim. Yeşil pasaport daha ziyade diğer ülkelerle ülkemizin lehine irtibat kurabilecek ve diplomatından ihracat ve ticaret yapanına kadar bir imkan olarak değerlendirilmelidir. Daha önce bu hak kamu memurlarına verilmiş. Ama muhtarlarımızın sürekli olarak yurt dışına çıkma veya kendi görevlileriyle ilgili yurt dışında bulunma gibi bir zorunlulukları yok. Başka bir şey daha var, bunu hepimiz biliyoruz. Yani bu yeşil pasaportun talebi belli, Türkiye'ye ayrılan miktar belli, nerede kullanılacağı belli. Bu sınırı aştığınız andan itibaren bir yeşil pasaport problemiyle Türkiye karşı karşıya kalabilir, bunu hiçbirimiz arzu etmeyiz."
BEKÇİLERİN ÜST ARAMA YETKİSİ
Soylu, bekçilerin üst arama yetkisine ilişkin tartışmalarla ilgili de şöyle konuştu:
"Bekçilerin iptal edilen kanunda da bir üst arama ve araç içi arama yetkisiyle ilgili bir değerlendirmeleri söz konusu değildi. Bu kanunda da şu anda arkadaşlarımızla, Meclis grubumuzla, diğer grup başkan vekilleriyle beraber yapılan değerlendirmede de bunun üzerine de ilave bir kısıt getirilecektir. Yani daha anlaşılabilir bir şekilde ifade edilebilecektir. Üst arama yetkisi olmadığı için de kadınlarla ilgili bir meseleyle karşı karşıya kalınmayacaktır. Bekçilerde üst arama yetkisi yoktur. Onun için şimdi de çok açık bir kısıt getirilecektir. Grup başkan vekilleri, bürokrat arkadaşlar ve aynı zamanda Bakanlığımızın yetkilileriyle yapılan çalışmalar sonucu bir noktaya ulaşmıştır."
"TÜRKİYE KAÇAK GÖÇMEN DEPOSU DEĞİLDİR"
Türkiye'deki sığınmacı ve düzensiz göçmenlerin sınır dışı edilmesine ilişkin değerlendirmeler de yapan Soylu, Türkiye'nin etrafı ateş çemberi olan bir ülke olduğunu, Suriye'den Afganistan ve Pakistan'a kadar devam eden bir hattın üzerinde olduğunu belirtti.
Türkiye'ye hem sığınmacı olarak hem de kaçak olarak gelen göçmenler olduğuna işaret eden Soylu, şöyle konuştu:
"Dünyanın her noktasında düzensiz göçmene ve kaçak göçmene uygulanan işlem Türkiye'de de uygulanmaktadır, yakalanan sınır dışı edilmektedir. Ama Uygur Türkleriyle, kardeşlerimizle ilgili en ufak böyle bir hadise söz konusu değildir, olamaz da. Biz Türkiye'de yaşayan Uygur Türklerinin önemli bir bölümünün Türk vatandaşı yapılması hususunda da işlemleri başlattık ve bunlarla ilgili önemli bir sayı da zaten Türk vatandaşı yapıldı. Çocukların okuması dahil uzun dönem ikamet de verildi."
Suriye, Afganistan veya başka ülkelere sınır dışı edilenler hakkında bilgiler paylaşan Soylu, "2022'nin sonu itibarıyla Afganistan'a 70 bin civarında sınır dışı yapıldı. 2023 yılında bu sayıda sınır dışı yapıldı. Bu sınır dışı edilenlerin hepsi kaçak göçmenlerdir ve onlar yakalanarak Türkiye'nin uluslararası kurallar nezdinde elinde bulunan deport hakkıyla gerçekleştirilmektedir. Elbette burası bir kaçak göçmen deposu değildir. Ama sığınmacı vasfıyla gelip de ülkemize sığınan, can korkusuyla gelen insanlara da ülkemiz sonuna kadar sahip çıkmıştır, sahip çıkmaya devam edecektir." dedi.
Soylu, devletin ilgili birimlerinin deprem ve sel gibi afetlerden etkilenen ailelere eşya başta olmak üzere gereken yardımları da yaptığını belirtti.
Kahramanmaraş merkezli depremleri anımsatan Soylu, "Deprem bölgesinde bugüne kadar toplam 170 bin 662 ev sahibine 22 milyar civarında, 184 bin 920 kiracıya da toplam 10,5 milyar civarında, 355 bin 582 haneye 33 milyar civarında kira yardımı yapılmıştır." dedi.