'Açlıktan ölüyorum' diyen emekli Erdoğan'dan yardım istedi
İktidarın ekonomi politikaları nedeniyle Türk halkı derin bir yoksulluğa sürüklendi. Asgari ücretli hali hazırda Açlık Sınırı'nın altında maaş alırken emekli 12 bin 500 lira gibi komik bir rakama mahkum edildi.
Emekliye de yüzde 20'ye bile ulaşmayan bir zam geleceği iddia edildi.
Artvin'deki emekliler de mevlit nedeniyle dağıtılan pidelerle karınlarını doyurabildi. Emekliler, mevlitten mevlite kadar pide yiyebildiklerini anlattı. Emekllikler yaşadıkları ekonomik krizi her yönüyle dile getirdi.
Lokantaya gidemediği için mevlitte dağıtılan pideler ile karnını doyurmaya çalıştığını söyleyen emekli İsrafil Subaşı, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım istedi. Subaşı şunları sarfe etti:
"Şimdi açlıktan ölüyorum, param yok. Memur, işçi, emekçi bunları anlatıyor ama Sayın Cumhurbaşkanı'na buradan sesleniyorum: Benim halim ne olacak? Bir pideyle ayrana kalmışım ve bunu da mevlit vardı diye ikram ettiler, Allah razı olsun. Ama bizim sonumuz ne olacak? Yardım etsinler. Pazara geldim, hiçbir şey alamadım, her şey pahalı. Vatandaş pahalı olduğu için alamıyor. Yardım etsinler. Bize yardımcı olsun"
EMEKLİ İÇİN KEBAP YEMEK HAYAL OLDU
Emekli Alaaddin Yavuz kebap bile yiyemediğini şu sözlerle anlattı:
"Maaşımız az yetmiyor. Her şey pahalı. Bugün hiçbir şey yemedim. Lokantaya nasıl girebiliriz? Lokantaya girsek, akşam eve gidemeyiz. Lokantalar, kebap yerleri geçti bizden. Eskiden yiyorduk, ama şimdi yiyemiyoruz. Bugün maaşımızı aldık, kebap yiyeceğiz ama kebaba para verirsem başka şeyleri alamıyorum, geçinemiyoruz"
"KENDİLERİ HAR VURUP HARMAN SAVURUYOR"
Pazara alışverişe gelen emekli vatandaşlar ise şunları söyledi:
"Böyle pide verenler olursa yiyoruz, yoksa lokantada yiyemiyoruz. Lokantada ona parayı kim verecek? Hiç sordunuz mu? Sormadıysanız, neden bu vatandaşa soru soruyorsunuz? Emekli adam parayı nasıl verecek ki, lokantada yemek yiyebilsin?"
"Emeklinin halini zaten biliyorsunuz, sormaya gerek yok ama biz de derdimizi anlatıyoruz. 15 milyon emekli var ama...Kendileri har vurup harman savuruyor, bizler de böyle yaşıyoruz."