Ayşenur Arslan

Ayşenur Arslan

Siyah Ayna’da görünenler

Siyah Ayna… Orijinal adıyla söylersem Black Mirror… Sanal medyada -şimdilerde de Netflix’te- yepyeni bir tür. Dizi değil. Film değil. Bir “konsept”. Uçuk kaçık fikirlerle, ütopik ya da distopik önermelerle çekilen, birbirinden bağımsız kısa filmler Siyah Ayna’da buluşuyor.

reği mi yesin yoksa öteki markayı mı tercih etsin? Şu kaseti mi dinlesin yoksa diğerine mi kulak versin?

Merakınızı öldürmemek için sonrasına hiç gitmeyeceğim. Ama, Siyah Ayna’da “benim gördüklerimi” anlatacağım.

***

Konda Araştırma, önceki gün “10 YILLIK TOPLUMSAL DEĞİŞİM RAPORU”nu yayınladı.

Rapor bize şunu söylüyor:

Kendisini “dindar” diye tanımlayanların oranı on yılda yüzde 55’ten yüzde 51’e geriledi.

Keza, oruç tutanların oranı 10 yıl önce yüzde 77 iken bugün bu oran ciddi bir düşüşle, yüzde 65 oldu.

Buna karşılık, kendisine “geleneksel muhafazakar” diyenlerin oranı yüzde 37’den yüzde 45’e yükseldi.

Rapora göre, kadınların toplum içindeki yerlerine dair görüşlerde de ciddi bir iyileşme gözlendi. Örneğin “kadın çal4ışmak için eşinden izin almalıdır” diyenlerin oranı -yine ciddi bir düşüşle- yüzde 69’dan yüzde 55’e geriledi.

***

Daha pekçok ayrıntısı var raporun. Ama yerimiz/yenimiz dar! Bu nedenle bu kadarla yetineceğim. Zaten “bu kadarı” bize anlamlı bir tablo sunuyor.

İktidar kindar / dindar / ahiretten başka düşüncesi olmayan bir nesil için çok uğraştı. Hala uğraşıyor. Medyaya, eğitime, vakıflara bu amaçla oluk oluk para akıtılıyor.

Oysa, on yıl içinde gele gele bu noktaya gelebilmişler.

Raporda yer almayan bir başka örnek taptaze karşımızda duruyor. Erdoğan tehdit etti. Reisseverler kamera karşısına geçip hiç utanmadan portakal bıçakladı. RTÜK sopasını gösterip yasak getirdi. Ama Fox Ana Haber son zamanda hep olduğu gibi, bu saldırıdan sonra da -bırakın en çok izlenen haber bülteni olmayı- EN ÇOK İZLENEN PRGRAMLAR LİSTESİNDE ZİRVEDE.

Aynı şey Uğur Dündar’ın Halk Arenası programı ve Metin Akpınar ile Müjdat Gezen için geçerli değil mi!

Yok! Olmuyor! Güçleri artık bu kadarına yetiyor.

Zira, gençler bilmek istiyor. Gençler seçenek istiyor. Seçmek istiyor. Sonuçta, sınavları bile test usulü yapılagelmiş bir kuşağın çocukları onlar.

Bizim kuşağımızda olduğu gibi “Acaba TRT’yi mi seyretsek yoksa TRT’yi mi?” diye düşünmüyorlar.

Televizyonlar… Cep telefonları… Eğlence biçim ve mekânları… Hatta dünya mutfağı örnekleri…

Şu ülkeye seyahat… Bu ülkede staj…

Uzatın uzatabildiğiniz kadar.

Böyle bir kuşaktan, Reis’in hayal ettiği gibi TEK TİP İNSAN MODELİ çıkar mı!

Sadece rapor değil, sokaklar da söylüyor bunu.

YA-PA-MA-MIŞ-LAR!

***

Peki bu, içimizi ferahlatıp umutlanacağımız bir tablo mu?

Elbette hayır!

Sanatı, kültürü, hukuku, bilimi, sporu ile çoktan “Orta Doğu kriterlerine hapsolmuş” bir ülke haline geldik.

Bu kıskaçtan kurtulabilmek için,

Öncelikle medyası / söylemi / paradigması ile iktidarın hegemonyasını kırmak gerekiyor. Çünkü, son 10 yılda yapılamayan, bir bakmışsınız ikinci 10 yılda gerçekleşmeye başlamış.

Çok daha önemlisi de şu; MUHALEFET GERÇEK SEÇENEKLER SUNABİLMELİ. Topluma, özellikle gençlere “başka bir seçenek / başka bir dünya mümkün” dedirtmeli. Onların hayallerine ve hızına uyma becerisi gösterebilmeli.

Ayşenur Arslan'ın yazısı

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşenur Arslan Arşivi

"Erdoğan yapayalnız kaldı"

01 Nisan 2025 Salı 13:13

Artık gri yok!

31 Mart 2025 Pazartesi 14:53

Erdoğan'ı yine bir kandıran mı var?

29 Mart 2025 Cumartesi 16:00

Aaaa Yalnız Değilmişiz!

28 Mart 2025 Cuma 15:32

Harp hiledir!

27 Mart 2025 Perşembe 13:56

Dün dündür, ya yarın?

26 Mart 2025 Çarşamba 14:50

Çirkinlikte Birinci

25 Mart 2025 Salı 14:35

Muhalif kanallara kayyum atandı!

24 Mart 2025 Pazartesi 14:55

İşler kontrolden mi çıktı?

22 Mart 2025 Cumartesi 16:31

Erdoğan ne kadar ileri gidebilir?

21 Mart 2025 Cuma 14:07