Sedef tansiyonu tetikliyor
Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz, tedavi edilmeyen sedefin tansiyon ve kalp başta olmak üzere bazı hastalıkları tetikleyebildiğini belirterek, "Moral bozan, içe kapanmalara neden olan, günlük yaşamı olumsuz etkileyen sedeften kurtulmak artık mümkün, tedavide çokça seçenek var." dedi.
Akdeniz Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz, sedef hastalığının toplumun yüzde 2'sinde her yaş grubunda görülebildiğini söyledi. Dernek olarak sedefe dikkati çekmek için broşürler hazırladıklarını, Ekim'in 'Sedef Farkındalık Ayı' olduğunu anlatan Yılmaz, "Sadece deride pullanma, kızarıklıklarla kepeklenmelerle giden bir durum olmayabilir, eklemleri tutabiliyor, tırnaklarda şekil bozukluğuna yol açabiliyor. Vücudun görünür yerlerinde olması insanlarda ciddi ruhsal yıkımlara, içe kapanma dahil birçok soruna yol açabiliyor. Bunların sonucunda da metabolik sendrom dediğimiz başka hastalıklara tansiyon, kalp hastalığına eğilimler artıyor." diye konuştu.
'Sedefsiz bir hayat mümkün'
Geçmiş yıllarda hastalığın tedavisinde çok zorlandıklarını hatırlatan Yılmaz, geçmişte kremler, katranlarla kötü kokulu ilaçlarla tedavi etmek zorunda kaldıklarını vurguladı. Geliştirilen ilaçlar ve teknolojiyle birlikte son 20 yılda sedef hastalığının tedavi edilebilir duruma geldiğine dikkati çeken Yılmaz, şunları kaydetti:
"Günümüzde insanlar artık sedefsiz bir yaşam sürebilmekte. Artık kaçınmalarına gerek kalmıyor, sedef tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tansiyon, şeker hastalığı nasıl kontrol altında tutulabiliyorsa sedefsiz bir hayat da sağlıyoruz. Çok düşük idame dozlarla sedefsiz bir hayat sürmeleri mümkün. Moral bozan, günlük yaşamı olumsuz etkileyen sedeften kurtulmak artık mümkün, tedavide çokça seçenek var. Akıllı ilaçlar, haplar, iğneler kullanıyoruz. Eklem tutulumu şiddetliyse, tırnak ve deri bulguları gerilemiyorsa, ilaçlar yan etki oluşturmuşsa biyolojik ajan dediğimiz çok farklı ilaçlarımız var. Her hastada aynı sonucu alamıyoruz, birisine mucize gibi gelen diğerine iyi gelmeyebiliyor. O nedenle hastanın durumuna göre bir tedavi uyguluyoruz."
'Garson ve berberler işini yapamıyor'
Prof. Dr. Yılmaz, sedefin bulaşıcı bir hastalık olmadığını, hekimler olarak eldiven kullanmadan dokunarak, derinin kalınlığını hissederek muayene ettiklerini söyledi. Bazı sedef hastalarının kendisini toplumdan soyutladığını dile getiren Yılmaz, "Garsonsa, berberse işini yapamıyor, ciddi kaygılar yaşayabiliyor. Kendilerini toplumdan soyutlayabiliyorlar. Saklanmasınlar, tedavi için dermatoloji uzmanına gelsinler. Her türlü yardıma hazırız." dedi. Sedefin mantar gibi diğer hastalıklarla karıştırılabildiğini ifade eden Yılmaz, çok nadir biyopsi aldıklarını, yüzde 95'in üzerinde elle yaptıkları muayene ile teşhis koyduklarını sözlerine ekledi.