
Fikret Bila
Yoksullaştırma politikası
İktidar ekonomiyi küçülterek enflasyonla mücadele yolunu seçti.
Enflasyonu yoksullaştırma politikası izleyerek düşürmeye çalışıyor.
Asgari ücreti bir yıl için sabitleyip, diğer ücretleri de gerçek enflasyon oranının altında artırarak talebi kısmayı hedefliyor.
“Ücretleri enflasyonun altında tutarsam, talep düşer, talep düşünce de enflasyon düşer” politikası izliyor.
Oysa asgari ücret açlık sınırının altındaysa, bu ücretle çalışan 17 milyon çalışanın talebi karın doyurmakla sınırlıdır.
Bu kesimin talebini daha da kısmaya kalkmak “açlıkla terbiye etmek” anlamına gelir.
TÜRK-İŞ açlık sınırını 25 bin lira, yoksulluk sınırını da 81 bin lira olarak açıkladı.
Asgari ücret 22 bin 104 lira, en düşük emekli aylığı ise 14 bin 500 lira.
Asgari ücretli ve en düşük emekli maaş alan kesim açlık sınırının altında yaşıyor.
Bu gerçek ortadayken iktidar asgari ücrete Temmuz ayında ara zam yapmaya yanaşmıyor.
CHP’nin, işçi sendikaları konfederasyonlarının asgari ücrete zam talebine kulaklarını tıkıyor.
Asgari ücret ve düşük emekli maaşı alanların talebi ailesini doyurmakla sınırlıdır.
Bunu aşan bir talepte bulunması zaten mümkün değildir.
Bu nedenle iktidar maliyet enflasyonu gerçeğini de görmelidir.
Türkiye’de üretim maliyeti her geçen gün artıyor, düşmüyor.
Tarım ve tekstil sektöründe ağır kriz yaşanıyor.
Tekstil fabrikaları Mısır’a taşınıyor.
Bu sektörde tesisler kapanıyor.
Bu nedenle üç yıl içinde tekstil sektöründe 398 bin kişi işini kaybetti, son üç ayda bu sektörde işsiz kalanların sayısı da 35 bini buldu.
Tarım sektörü de krizde.
Çiftçi ürünü maliyetinin altında bile satamıyor, çöpe döküyor.
Tarım sektörünü desteklemek, üretim maliyetini düşürmek için Hazine’den aktarılması gereken kaynaklar havaalanı, yol, köprü, tünel müteahhitlerine verilen garantilere ödeniyor.
İşçiyi, emekçiyi, emekliyi yoksullaştırmak çözüm değildir.
Üretim maliyetini düşürmek, üretimi artırmak gerçek çözümdür.
Türkiye’nin enflasyon sorunu çözülmüş değil.
Mayıs ayında yine üç ayrı kurum, üç ayrı enflasyon açıkladı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) aylık enflasyonu 1,53 yıllık enflasyonu yüzde 35,41 olarak açıkladı.
İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) göre ise enflasyon aylık yüzde 2,83 yıllık yüzde 46, 57 olarak gerçekleşti.
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise aylık enflasyonu yüzde 3, 66 yıllık enflasyonu ise yüzde 71,23 olarak hesapladı.
ENAG’ın açıkladığı enflasyon oranları TÜİK’in açıkladığının iki katı.
Ancak kamu emekçilerinin, emeklilerin maaşlarına yapılacak zam TÜİK rakımlarına göre yapılacak.
Asgari ücrete de ara zam yapılmazsa işçi, emekçi, emekli kesim daha da yoksullaşacak.
Asgari ücretle, en düşük emekli maaşıyla açlık sınırı arasında fark daha da büyüyecek.
Açlık sınırına ulaşmak bile hayal olacak.