Üç harfli marketlerde
fırtına öncesi sessizlik

İktidarın kamuoyunda “üç harfli marketler” olarak anılan ucuzluk marketlerine 2017 yılında başlayan “enflasyonla mücadelede” kendilerine köstek oldukları iddiası, Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Galip Aykaç’ın çıkışı ile boyut değiştirdi.

Aykaç’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “FETÖ ile ilişkileri araştırılsın” sözüne “Bre ahlaksızlar” tonunda yanıt vermesi, istifa etmesiyle sonuçlandı.

Hepsi bu kadar değil.

MHP camiasından küfürdü, tehditti gırla gitti.

Can mı, canan mı noktasına gelen Aykaç’ın önünde çok fazla seçenek kalmadı; GPD Yönetim Kurulu’ndan istifa etti.

Aykaç’ıın ifadelerinin, iktidar ortağı MHP kadrolarından sokağa taşması arasında büyük bir mesafe olmadı.

Aykaç’ın 25 yıldır yönetiminde olduğu BİM Marketleri fiziki saldırıların hedefi haline geldi.

Son bir haftadır gündemin üst sıralarından inmeyen “market savaşı” tarafları itibariyle irdelenmeyi hak ediyor.

Önceki yazımda da belirttiğim gibi BİM, AKP’nin kuruluş ve ilk yıllarında iş dünyasından en büyük desteğini aldığı fındık tüccarı ve “Patronlar Kulübü” TÜSİAD üyesi Cüneyt Zapsu ve MÜSİAD üyesi ağabeyi Aziz Zapsu’nun girişimleri ile Türkiye’nin “ilk ucuzluk marketi” olarak 1996’da kuruldu.

Sayıları 10 bini geçen BİM’ler operasyonel maliyetleri düşürerek ulusal market zincirleri ile rekabet etme yolculuğuna çıktı.

Raflardaki ürün çeşitliliğini kısıtlayan BİM, Türkiye’yi “alkollü içki satmayan market” olgusu ile tanıştırdı.

Zapsu ailesi BİM’deki hisselerini, kurucu ortaklarından ve Türkiye’nin ilk (1984) faizsiz bankası Albaraka Türk Katılım’ın hissedarı, Bahariye Mensucat’ın sahibi Mustafa Latif Topbaş’a devretmesiyle birlikte ikinci bir markaya doğru yol aldı.

Zapsu kardeşler 2008 yılında kurdukları ikinci “ucuzluk marketi” A101’in hisselerini 2 yıl sonra Memorial Sağlık Grubu ve Aydın Örme’nin Turgut Aydın’a devretti.

Yine Türkiye’nin ilk (1954) organize ticaret markası Migros, 1975 yılından 2008 yılına kadar Koç Holding bünyesindeydi.

BİM’in karşısındaki en büyük rakip 1995 yılında Koç Holding’in kurduğu ŞOK Market’ti. ŞOK 2011 yılında Ülker Grubu’nun yatırım şirketi Yıldız Holding şirketlerinden Gözde Girişim’e geçti.

2005 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan Ege’nin market zinciri Tansaş’ı da satın alan Migros, 2008 yılında İngiltere merkezli Moonlight Capital SA fonuna devredildi.

Migros 2015 yılında da Anadolu Grubu’na geçti.

Anadolu Grubu zincir marketler ağını, Tesco Kipa ve Uyum Market şubelerini de bünyesine katarak büyüttü. Hayvancılık ve tarıma yatırım yaptı.

Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, aynı zamanda TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı olması nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şimşeklerini üzerine çeken bir patrondu.

Son olarak BİM başta olmak üzere “üç harfli marketlerle” iktidar arasında yaşanan “zam” gerginliğinin AKP mahallesinin yüksek katlarında oturan patronların seviyesine çıkması siyaset iklimi açısından yeni bir kırılma noktası…

BİM’in sahibi ve Erdoğan’ın “aile dostu” Topbaş’ın bu kavgada alacağı tavır merak ediliyordu ki sustu, Ülker’in market zinciri ve GPD üyesi ŞOK konuştu.

Ocak ayında yapılacak GPD genel kurulu beklenmedi; ŞOK’un istifa çağrısı üzerine derneğin en büyük üyesi BİM’i temsilen GPD Başkanlığını sürdüren Aykaç geçtiğimiz gün bu görevinden istifa ettiğini açıkladı.

Son hafta namlunun ucuna konan ucuzluk marketlerinin “babası” Cüneyt Zapsu’dan bir ses çıktı mı?

Rus nükleer enerji şirketi Rosatom’un temsilcisi olarak Akkuyu Nükleer Güç (ANG) Santralı şirketinin yönetim kurulundan “Türkiye’nin güvenlik stratejisi açısından Akkuyu’ya kurulacak radar sistemine itirazı olduğu” gerekçesiyle geçtiğimiz ay istifa eden Cüneyt Zapsu, sosyal medyasında yayımlanan videolarıyla kendisine küresel kanaat önderi rolü biçmeyi seçti.

Zapsu hemen hemen her gün yayımladığı vidolarında şöyle konuşmalar yapıyor:

“Bir insandan mı, yoksa milyon kontrolden geçen robotlardan mı daha fazla korkmanız lazım. İnsan çok çok korkunç bir varlık. Yok şu parti, bu parti; yok bu spor kulübü, yok bu spor kulübü, yok şu savaş, bu savaş. Niye robottan korkayım? Şu odanın içinde bile herkes birbirini yiyor. Ben robottan korkmam insandan korkarım; çünkü insan ne veriyorsa robot onu yapıyor.”

İktidarın “enflasyon suçlusu” ilan ettiği üç harfli marketler savaşında, Yönetim Kurulu Başkanlığını eski Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın yaptığı Tarım Kredi Kooperatif Merkez Birliği henüz son sözünü söylemedi.

Bu arada Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı görevinden 4 Mart 2022 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararı ile alınan Bekir Pakdemirli de Tarım Kredi Kooperatifi yönetim kuruluna girdi.

Ulusal market zincirlerinden devam edelim…

2005 yılında Gima ve Endi market zincirini bünyesine katarak büyüme stratejisini seçen Sabancı Holding’in 2013 yılından itibaren hakim ortak olduğu Carrefoursa; Migros’a ya da üç harfli marketlere yapılan savrulan yumruklardan muaf tutuluyor.

Migros da son kavganın tarafları arasında yer almadı…

Nedenini yaş meyve ve sebze halcilerinden dinledim. İktidar market zincirlerine sebze ve meyve alımlarını hal yerine, Tarım Kredi Kooperatifleri üzerinden almaları konusunda baskı yapıyormuş.

Sektörün ileri gelenleri ile görüştüm.

Marketlerin temizlik malzemeleri ve kuru gıda cirosunun toplam cirolarının yüzde 60’ı civarında olduğunu söylüyorlar. Temizlik malzemelerini de içine alan bu grupta en büyük üretici Procter and Gamble ve Unilever başta olmak üzere yabancı yatırımcılar.

Perakendeciler, Tarım Kredi’nin market ağını genişletmesiyle enflasyonu düşürmenin mümkün olmayacağını vurguluyorlar.

O da olursa…

Amaç perakendeye akan nakdin Tarım Kredi Kooperatiflerine çekilmesinden ibaret değilse…

Zapsu videosunda ne diyordu “Herkes birbirini yiyor”…

Pekadende ve hal yasası çıkınca neler olacak, asıl gürültü o zaman çıkacak.

***

Yazıyı Sesli Köşe'den dinleyebilirsiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serpil Yılmaz Arşivi