Galatasaray'daki ihaneti açıkladı

Vefa, insanın en güzel erdemlerinden biri. Hele ki bu erdem, yıllarını bir kulübe adamış, her zaferde terini akıtmış bir futbolcunun hakkıysa, o zaman bu vefa çok daha anlamlı. Fernando Muslera, yalnızca bir kaleci değil, Galatasaray tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir efsane.

Düşünün, 14 yıl… Bir sporcunun kariyerinde, bir insanın ömründe 14 yılda ne çok şey değişir. Ama Muslera, her seferinde Sarı Kırmızı formayı sırtına geçirip mücadele etmeye devam etti. Ayağı kırıldı, kolu çıktı, ama o, her defasında sahanın çimlerine Galatasaray armasını temsil etmenin onuruyla çıktı.
Nice kupalar kaldırdı, nice maçlar kurtardı, nice sevince ve gözyaşına ortak oldu. Ligde 428 maça çıktı, 7 şampiyonlukta imzası var.

Elbette hatalar yaptı. Hatalar, insan olmanın bir parçası. Ama unutulmamalı ki onun kurtarışları, taraftarın kalbini ferahlatan sayısız anda yankılandı. Galatasaray'ın bu sezonki namağlup yürüyüşünde de Muslera’nın alın teri çok.

Ama futbol, bazen ne acıdır ki vefasız bir oyun olur. Bir gün kahraman olduğun yerde, ertesi gün hatalarınla yargılanırsın. Dinamo Kiev maçında Muslera'ya tepki gösterenler, Galatasaray’a nice zaferler yazdıran kendi kaptanının geçmişine, emeğine sırt çevirdi.
Nerede o “Muslera gülsün, dünya gülsün” diyen tribünler?
Nerede vefa, nerede sadakat?

Vefa, Galatasaray'ın ruhunda, tarihine damga vuran isimlere gösterilmesi gereken bir borçtur. Muslera, yalnızca kurtardığı toplarla değil, aidiyetiyle, mücadelesiyle Galatasaray’a hizmet etti, hala ediyor. Bugün onu yuhlayanlar, yarın yokluğunda nasıl bir efsaneyi kaybettiklerini anlayacaklar. Ama o gün geldiğinde, vefa belki çoktan unutulmuş olacak.
Galatasaraylı olmak, bir arma sevdasıdır. O sevda, Muslera gibi yürekleri unutturmamalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Sedat Kaya Arşivi

İmamoğlu davası Türkiye için bir fırsat

03 Aralık 2025 Çarşamba 15:49

Faşizmin başkenti: Google

02 Aralık 2025 Salı 09:38

Okan Buruk: Hakemi bırak felsefeye bak

26 Kasım 2025 Çarşamba 10:39