CHP'nin Önündeki Tuzak

CHP Genel Merkez ve Meclis Grubu yöneticileri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki “ahmak davası”nı görüşmek üzere İstanbul’da toplandılar.

Yargılama sürecinde ve yasak getirilmesi halinde CHP’nin izleyeceği politikayı saptamaya çalışıyorlar.

İmamoğlu’nun, kendisine söylenen “ahmak” sözcüğünü iade ettiği için 2 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırılması ve siyasetten yasaklanmasını içeren dava İstinaf mahkemesinde.

Kararın İstinaf mahkemesince de onandığı yolunda haberler kamuoyuna yansıdı.

Ancak ortada resmi bir karar şimdilik yok.

İstinaf mahkemesi kararı onarsa sonraki aşamada dava Yargıtay’a gidecek ve nihai kararı Yargıtay verecek.

Davanın istinaf mahkemesinde bekleme süreci 2 yıla yaklaşıyor.

Onanması halinde Yargıtay aşamasında ne kadar süre bekler bunu kestirmek zor.

Şunu baştan söylemek gerekir ki bu dava siyasi bir davadır.

İstanbul’da iktidarı üç kez sandıkta yenen İmamoğlu’nun siyasette önünün kesilmesini amaçlayan bir süreç söz konusu.

İmamoğlu önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin adayı olarak en çok adı geçen isim.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da öyle.

CHP Lideri Özgür Özel’in “iki forvetimiz var” derken İmamoğlu ve Yavaş’ı işaret ettiği de biliniyor.

Ekrem İmamoğlu siyasi yasaklı hale getirilir mi?

Bu sorunun yanıtı, İmamoğlu’nun yasaklanmasının iktidarın işine gelip gelmeyeceğiyle ilgili.

İlk bakışta akla “iktidar elbette sandıkta yenemediği İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak görmek istemez” yanıtı geliyorsa da bundan emin olmak için henüz erken.

Çünkü işin bir de seçmenin vereceği tepki boyutu var.

İmamoğlu’nun haksız yere yasaklanması halinde ortaya çıkacak mağduriyet CHP’nin göstereceği adayın oylarını artırabilir.

Bu yasağın haksız olduğuna inanan CHP’li olmayan oylar CHP’nin adayına yönelebilir ve CHP önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimini daha kolay kazanabilir.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti kurmayları da tepki oylarının büyüyebileceğini düşünürlerse İmamoğlu’na siyasi yasak kararı çıkmayabilir.

İktidarın işine en çok gelecek olan b CHP içinde çıkacak bir çatışma ve buna bağlı bölünmeler olur.

Nitekim bu amaçla iktidara yakın kesimler İmamoğlu ile Yavaş arasında bir çatışma olduğu izlenimi vermeye çalışıyorlar.

Özellikle İmamoğlu aday olsun veya olmasın Yavaş’ın cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda kararlı olduğu hatta CHP aday göstermezse İYİ Parti’nin adayı olabileceği haber ve yorumları piyasaya sürülüyor.

CHP bu tuzağa düşmemeli.

Birlik bütünlük içinde hareket etmeli.

CHP kendi içinde çatışmadan, bölünmeden tek bir ismi cumhurbaşkanı odayı göstermeli.

Mansur Yavaş bu tuzağı gördüğü için bu şimdiden partisi CHP ne karar verirse o kararın gereğini yapacağı yönünde mesajlar verdi.

Yavaş’ın yaklaşımı doğru bir yaklaşım.

Aynı yaklaşımı Özel ve İmamoğlu da göstererek CHP’nin, önündeki tuzağa düşmekten kurtulmasını sağlayacaklardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fikret Bila Arşivi