Bihter ve Behlül Birbirlerine Gerçekten Aşık Mıydı? Sosyal Medya Kullanıcısının Tespitleri Gündem Oldu
Aşk-ı Memnu finalinden 14 sene geçmesine rağmen hala dillerde. Bihter ve Behlül'ün yaşadıkları aradan yıllar geçti ancak unutulmadı. Peki onlarınki gerçek aşk mıydı yoksa sadece tutku muydu?
Dizide Behlül aşkına sahip çıkamayan korkak olarak suçlanırken Bihter her şeye rağmen aşkının peşinden giden bir karakter olarak yorumlanıyor. Sosyal medyada cobanyildizimg adlı bir kullanıcı Bihter ve Behlül ile ilgili tespitlerini paylaştı.
Sosyal medya kullanıcıları o tespitlere adeta şapka çıkardı. İşte 'haklı' bulunan tespitler:
"Bihter ve Behlül..Yıllarca dillerden düşmeyen o yasak aşkı inceleyelim birlikte..Öncelikle herkesin fikir ayrılığı yaşadığı o konuyla başlamak istiyorum.Behlül aşkına sahip çıkmayan korkak biri miydi yoksa Bihter'i hiç sevmeyip sadece tutku ve heyecanın esiri olmuş bi adam mıydı?
Behlül aslında ikisiydi de..Neden böyle dediğime gelecek olursak ilk önce dizinin başlarındaki ilişkilerine bakalım. Bihter, ablasını üzdüğü için Behlül ise Bihter'in, amcasını kullanacağını düşündüğü için birbirlerinden haz etmez ve davranışlarıyla bunu fazlasıyla belli ederlerdi.
Aralarındaki bu durumu ilk aşan kişi ise Behlül olmuştu çünkü Bihter'den etkilenmeye başlamıştı. Aslında Bihter'in güzelliği hep ilgisini çekiyordu ama Bihter'in üzgün olduğu anlarda onun hiç görmediği yönlerini görmüş ve bakışlarına bile yansıyacak hisler beslemeye başlamıştı.
Ama bu hisler zamanla bitmiş geriye tutku ve heyecan kalmıştı sadece. Behlül Bihter'i bu hislerin aşk olduğuna inandırıp kendine aşık etmiş sonra da amcasına karşı duyduğu vicdan azabının arkasına sığınarak yaptıkları hatanın tüm sorumluluğunu Bihter'e yüklemiş biriydi..
Evet Behlül böyle biriydi peki ya Bihter? Babasının ölümünden sorumlu tuttuğu annesinden intikam almak için kendinden yaşça büyük bi adamla evlenen o kadın... Evlenince intikam bitmişti ve Adnan'ı sevdiğine inandırmak için kendine söylediği o yalanları duymuyordu.
Ve artık Behlül'ün söylediği yalanları duyuyor ve ona inanıyordu. Ama Bihter'i bu yalanlardan daha fazla etkileyen bi durum vardı...Behlül'ün yanında ne Adnan Ziyagil'in karısı Bihter Ziyagil ne de Firdevs Yöreoğlu'nun kızı Bihter Yöreoğlu'ydu..Sadece Bihter'di.
Behlül ilişki bitsin deyince ise Bihter'den geriye bir şey kalmamıştı.O artık sadece annesinin kızı Bihter Yöreoğlu'ydu.Zaten canını da en çok bu acıtmıştı. Aynaya baktığında nefret ettiği annesini görüyordu. O yüzden Behlül'den ayrılmayı kabul etmeyip takıntı haline getirmişti..
Nihal ile Behlül'ün gözlerinin önünde yaşadığı aşk ise artık onun için bi sondu.Bu günahın bedelini tek başına ödemek istemiyordu. "Ben bu duruma mahkum edildim. Sen rahat rahat mutluluğunu yaşa diye Nihal'in ile..Hiçbir şey olmamış gibi bir yuva kur diye sürüyorum zincirlerimi.
Özetlemiş aslında durumu... Ama yine de Behlül'ün kendini feda ettiğine inanarak son ana kadar vazgeçirmeye çalıştı. Behlül için ise Bihter tamamen bitmişti Nihal vardı sadece hayatında. Bihter inanmak istemediği bu gerçeğe artık inanmak zorunda kalınca ise hayatından vazgeçti..
Yaşadıkları yasak aşk ile hem kendilerine hem de çevrelerinde onları seven insanlara zarar verdiler sadece. Bu hikayede kimse mutlu olmadı. Özellikle Bihter'in bakış açısı ve psikolojisi ile bize yanlışları romantize etmeden gösterdiler...Umarım beğenerek okumuşsunuzdurrr."