Cumartesi Anneleri/İnsanları 40 yıl önce bugün İstanbul’da gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Hayrettin Eren için adalet istedi.

817. haftanın açıklaması pandemi nedeniyle sosyal medyada yayınlandı. Eren ailesi üyeleri adalet arayışını sürdürdüklerini belirtti.

817. haftanın basın açıklamasında “Hayrettin Eren ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, 118 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız olan Galatasaray Meydanından vazgeçmeyeceğiz” ifadeleri yer aldı.

"Gözaltında yok" denildi

Cumartesi Anneleri ve İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına yapılan açıklamayı Hayrettin Eren’in yeğeni Işık Su Eren okudu. Açıklamada 12 Eylül darbe koşullarında hakkında arama kararı olan Hayrettin Eren’in 26 yaşındayken 21 Kasım 1980’de İstanbul Saraçhane’de bir arkadaşı ile gözaltına alındığı belirtildi. Eren’in aracının ise  önce Karagümrük Karakoluna, oradan da Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğü aktarıldı.

“Hayrettin, Gayrettepe Siyasi Şube’nin bodrum katında ağır işkence altındayken, kapıda bekleyen annesine ‘Gözaltında böyle biri yok’ denildi. Emniyetin bahçesinde duran otomobili gösterip, ‘Oğlumun arabası burada kendisi nasıl yok?’ diye ısrar eden Elmas Eren tartaklanarak dışarı atıldı. Bundan sonra Hayrettin’in arabası da kaybedildi.”

Açıklamada Eren’i gözaltında gören tanıklara rağmen suç duyurularının yanıtsız kaldığı belirtilerek şöyle seslenildi:

“Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerinizi yerine getirin. Cezasızlığa son vererek, adaleti sağlayacak bütünlüklü politikaları hayata geçirin. Toplumun ve bizim adalet talebimizi duyun ve adliyelerin kapılarını artık adalete açın. Hayrettin Eren’in akıbetini açığa çıkarma ve sorumluların cezalandırılmasını sağlama görevinizi yerine getirin.”

Kardeşleri adalet talebini yineledi

Hayrettin Eren’in ablası Cemile Eren; “Ne kadar çabuk 40 yıl geçti, bize dün gibi geldi. Hayrettin Eren güzel bir dünya kurmak istedi. Bunu suç saydılar, yok ettiler. Bunlar suç değildir bence. Anneleri babaları acılar içinde bıraktılar. Babam son nefesine kadar Oğlum hayrettin dedi. Annem son nefesine kadar ağzından düşürmedi” diye konuştu.

Hayrettin Eren’in kardeşi Faruk Eren, “Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın mücadelesi değil, tüm Türkiye’nin mücadelesi olması gerekiyor” diye seslendi.

Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren ise Erdoğan’ın başbakan ile Cumartesi Anneleri ile yaptığı görüşmeye annesi Elmas Eren’in de katıldığını hatırlattı. Erdoğan’ın “Sizin sorununuz benim sorunum” dediğini belirten Eren “Annelerimize verdiğiniz sözü tutun” diye seslendi.

Eren ailesinin avukatı Eren Keskin, Hayrettin Eren için yapılan başvuruların sonuçsuz kaldığını söyledi. Birleşmiş Milletler Zorla Kaybedilmeye Karşı Sözleşme imzalanmadığı için kayıp dosyalarında cinayet suçunun zamanaşımının uygulandığına dikkat çekerek “Bize göre bu tür suçlarda zamanaşımı olmaz” dedi.