Hanefi Avcı anlattı: Polis, neden askerin silahlarına ihtiyaç duyuyor?

Emekli Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Emniyete TSK'nin araçlarını kullanma yetkisi veren yasayı değerlendirdi. Avcı, dünyadan ve Türkiye'den örnekler verdi.

Emekli Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Emniyete ordunun silahlarını kullanma yetkisi veren yasa hakkında Halk TV'de değerlendirmede bulundu. Birçok ülkede kurumlar arası envanter alışverişinin olduğunu ve bunun doğal olduğunu söyleyen Avcı, “Fakat bizde kurumlar arası alışveriş çok olmaz. Bu da devlete ciddi bir külfet yaratır. Herkes kendi malına sahip olmak ister” ifadelerini kullandı.

Avcı, Türkiye’de genelde bu tarz hamlelerin iyi niyetli yönetim anlayışıyla yapılmadığını söyleyerek “Hatırlarsanız 28 Şubat’ta bunun tersi olmuştu. Emniyete ait bazı uzun namlulu silahların, Silah Kuvvetlere iade ettirilmişti. O zamanlar, resmiyette, böyle bir şey yönetmeliğe aykırıdır, polis savaş silahları bulunduramaz denildi. Ancak işin perde arkasında bilinen ise, polisle asker arasındaki gerginlikten dolayı bu silahlar alınmıştı” ifadelerini kullandı.

15 Temmuz’dan sonra askere, içindeki FETÖ unsurlarından kaynaklı güvenin azaldığını hatırlatan Avcı, “Sivil veya yedek unsurlara silah verilmeye başlandı. Polis yetkileri artırıldı. Bunlar aslında şu andaki olaya çözüm üretmek için yapılan ancak geleceğe çok büyük sorunlar bırakan şeyler” diye konuştu.

Avcı, olması gerekenin sistemdeki sorunu düzeltmek olduğunu ifade ederek “Polis yanlış hareket ediyorsa, silahlı kuvvetler onu zorlayarak değil polisin olması gereken çizgiye getirilmesi lazım. Silahlı Kuvvetler farklı roller oynayabiliyorsa, onu demokrasinin gerektirdiği hâle getirmek lazımken; sivil unsurları silahlandıralım veya polis benzeri yapılara ağır silahları verelim düşüncesi geriye devasa sorunlar bırakabilir” ifadelerini kullandı.

Metin Gürcan: İç güvenlik paradigmasının değiştiğinin göstergesi

Güvenlik Analisti Metin Gürcan ise bu düzenlemenin hayati olduğunu ve iktidarın iç güvenlik paradigmasının değiştinin göstergesi olduğunu ifade etti. Düzenleme kapsamında, devletin bütün silahlı güçlerinin tek çatı altında toplanacağını ifade eden Gürcan, “Biz bunu ülkenin güneydoğusunda görüyorduk. İçişleri Bakanlığına bağlı jandarma ile silahlı kuvvetler birlikte hareket ediyordu. Ancak bu hem coğrafi olarak hem de fonksiyon olarak sınırlıydı. Sadece o bölgede ve terörle mücadele kapsamında oluyordu” diye konuştu.

Gürcan; TSK, MİT ve Emniyetteki her türlü taşınabilir araçların iç güvenlik kapsamında İçişleri Bakanlığına devrinin sonucunu yaratabilecek bir düzenleme olduğuna da dikkat çekti.