Organ Çetesinin Yöntemi ‘Pes’ Dedirtti: 15 Bin Dolara Alıp 80 Bin Dolara Sattılar
Yasadışı organ ticareti, tüm önlemlere rağmen sürdürülmeye devam ediliyor. Oldukça ‘kazançlı’ bir ticaret olarak görülen faaliyetlere karşı yürütülen soruşturmada geçen haftalarda kritik bir gelişme yaşandı. Birçok ülkede organ ticareti yapan çete çökertildi. Çete lideri olduğu öne sürülen Doktor Hasan Basri T. ile birlikte 5’i Türkiye vatandaşı toplam 8 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler adli kontrolle serbest bırakılırken, çetenin çalışma şekli ise “Bu kadar da olmaz” dedirtti.
Önce organ satıcısı bulunuyor
Soruşturma dosyasında yer alan belge ve bilgilere göre, çete, öncelikli olarak yurtiçi ve yurtdışında yaşayan ve organını satmak isteyen kişiler bulunuyor. Sonrasında ise sosyal medya üzerinden veya ikili ilişkiler üzerinden, organa ihtiyacı olan kişilerle temas kuruluyor.
Nakillerin çoğu Türkiye’de yapılıyor
Çete, iki tarafla anlaşma sağlayınca organ satıcısı ve alıcısı da ‘nakil’ işlemi için Türkiye'de buluşturuluyor. Bu aşamasa sahte belgeler devreye sokuluyor. Çetenin hazırladığı sahte belgelerle alıcı ve verici akraba gibi gösteriliyor ve bağış işleminin gerçekleşmesi için onay alma sürecine giriliyor. Etik Kurul’a başvuruluyor.
Onay çıkmazsa rota değişiyor
Etik Kurul’dan onay alanlar Türkiye’de ameliyat masasına yatıyor. Ancak kimi zaman işler, çetenin istediği gibi gitmiyor. Kurul onay vermeyebiliyor. Çete pes etmiyor. Organ satıcısı ve alıcısı bu kez denetimin daha az olduğu Özbekistan ve Bulgaristan gibi ülkelere götürülüyor. Nakil işlemleri burada gerçekleştiriliyor.
15 bine alıp 80 bin dolara satıyorlar
Halktv.com.tr’nin edindiği bilgilere göre çete organ alıcından 80 bin dolar alıyor. Bu tutar, güncel kurla 1 milyon 720 bin TL yapıyor. Organ sahibine ödenen para ise 15 bin dolar. Bu tutar da 322 bin TL yapıyor. Bir başka ifade ile, ihtiyaçlı kişiden alınan organ neredeyse 5 katı fiyata satılıyor.
* ‘Organ ticareti değil sağlık turizmi yapıyorum’
Soruşturmada, ‘örgüt lideri’ olmakla suçlanan Dr. Hasan Basri T., savcılık ifadesinde suçlamaları kesin bir dille reddetti. Sağlık turizmi yaptığını anlatan Dr. T. ifadesinde şunları söyledi: “2011 yılından beri sağlık turizmi yaparım. Bu süreçte Türkiye'nin organ naklinde çok başarılı olduğunu tanıtmak için devlet teşviki ile seminerler verdik. Kendi ülkelerinde yasal olarak bu nakli olamayan insanlara, ülkemizde olabileceklerini anlattı. Sağlık turizmi Türkiye'nin en önemli on gelir kaynağından biridir. Daha sonra kendim bu işleri yapmaya başladım. Doktor olduğum için bu konuda daha çok çalışmam olmuştu. Yaptığımız her şey sağlık turizmi kapsamında yapıldı. Biz bu işleri iyi yapacağız ki ülkemize daha çok kişi gelsin.”
Kaynak:Halk TV Haber Merkezi