Halk TV gündeme getirmişti: Bakanlık devreye girdi

Fırat YEŞİLÇINAR - Halk TV

Antalya'nın Serik ilçesinde çalışan Altın Erdoğan yanında çalıştığı kişi tarafından darp edildi. Erdoğan aldığı bu darbeler sonucu sol gözünü kaybetti. Serik'te 6 yıldır geçimini nar toplayıcılığı ile sağlayan Altın Erdoğan, tarım işçilerinin çavuş dedikleri S.A. tarafından 28 Ekim günü çalışmak üzere servisle alındı. 15 kişilik araçta 30 kişi olduğunu gören Erdoğan, işçilerin maskesiz olmasına dikkat çekerek maske kullanılması uyarısında bulundu.

Çavuş azmettirdi, işçiler darp etti: İşveren, "Gözüme nar düştü diyeceksin" dedi

Uyarısı dikkate alınmayınca, servisin görüntülerini çekmek isteyen Erdoğan'a engel olundu. Daha sonra araçtan inen Erdoğan, çavuş S.A.'nın azmettirdiği eşi H.A. tarafından darp edildi. Erdoğan, Kepez Devlet Hastanesi'ne gitti. Burada muayenesi yapılan Erdoğan’a, işveren “Gözüme nar düştü diyeceksin” dedi. 3 Aralık’ta tekrardan Erdoğan hastaneye kendi imkanlarıyla giderek 3 Aralık’ta ameliyat oldu.

Darp edilen kadın Halk TV'ye konuştu: Aç susuz çalıştırıldık

Darp edilen Altın Erdoğan, olayı Halk TV'ye anlattı. Erdoğan, tarlada da kendilerine kötü muamele yapıldığını söyledi ve "Aç susuz çalıştırdılar" dedi.

Erdoğan olayı şu ifadelerle anlattı:

Tarlada bize iyi bir muamele yapılmadı. Çok zor şartlarda, aç susuz çalıştırıldık. Saat 12-12.30 sıralarında dayanamadım. "Bir lokma yemek yiyip ilaçlarımızı içelim," diye direttim. Çavuş “Yok, yemek falan yok” dedi. "Olmaz," dedim, "tansiyonumuz şekerimiz var" dedim. "Biz köle değiliz, işçiyiz" dedim. Yemek yedikten sonra tekrar işe devam ettik.

Saat 15.00’te araca bindik. Araba çok kalabalık ve havasızdı. Neden maske takmadıklarını sordum gençlere. "Hastalık bize bulaşmaz," gibisinden konuştular. Evimize yaklaşmaya yakın, bir fotoğraf çekmek istedim sosyal mesafeye uyulmadığı için. Orada çavuşa söylemişler. Çavuşla hanımı önde oturuyorlardı. Araba durdu bir anda gelip boğazımı sıkmaya başladı. Ben boğazımdan ameliyat olduğumu, şeker ve tansiyon hastası olduğumu söyledim. Telefonumu alıp içindeki fotoğrafları sildi. Telefonu atıp kırmış getirdi elime verdi. Daha sonra ineceksiniz dediler. Çavuşun hanımı beni hırpaladı orada.

Ben eve devam ettim arkamdan geldiler. Kalabalık bir grup. Gençler de vardı, çavuş yoktu ama hanımı oradaydı. Çavuş “Git evine gitmeden o kadını döv” demiş. Kaçamadım, onlar kalabalıklardı. Issız bir yerdi. Gelir gelmez hanımı bana bir iki tokat sallayınca gözümden kanlar akmaya başladı. “Polis, ambulans çağırın” dedim ama kimseden ses çıkmadı. Onları da korkutmuşlar. Arkadaşımın “Polis çağırın” dediğini duydum. Diğer çavuşun da “Hayır çağırmayın, benim de başım yanar” dediğini duydum. Sonra beni arabayla hastanenin önüne bıraktılar. Şikâyet edeceğimi duyunca kaçtılar.

İki kere ameliyat oldum ve gözümü kaybettim. Adalet yerini bulsun istiyorum. Benim hayatım karardı. Adalet istiyorum.

Güvenlik kamerası görüntülerine ulaşıldı

Güvenlik kamerası görüntülerinde olay yerine 100 metre uzaklığında darp edilen işçi Altın Erdoğan, kalabalığın olduğu yerde bekletildiği görülüyor. Erdoğan'a burada "İşveren gelmeden hastaneye gidemezsin" denilerek hastaneye gitmesi engelleniyor.

İşte o anların tamamı:

Bakanlık müdahil oldu

Haberin ardından Altın Erdoğan'ın avukatı Bilge Yılmaz, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın dosyaya müdahale olacaklarını söyledi. Yılmaz, bakanlığın dosyayı da aldığını ekledi.