İYİ Parti İBB Grup Sekreteri Ali Kıdık, Türk Hava Yolları'nda (THY) pilotların ve kabin ekibinin çalışma koşullarının geldiği hali anlatarak, THY yönetimine acil önlem alma konusunda çağrıda bulundu.

Kıdık, özellikle pilotlardan gelen şikayetleri değerlendirerek, yorgun uçurulduklarını, kendilerine yeterli istirahat imkanı verilmediğini söyledi. Kıdık, CARMEN adı verilen çalışma takvimini belirleyen programın THY imkanları dahilinde olmasına rağmen kullanılmadığını, programlamanın manuel şekilde yapılarak birçok çalışanın dinlenmesinin önüne geçildiğini söyledi.

Halk TV'de Sorel Dağıstanlı'nın sunumuyla ekrana gelen Haberler programında konuşan Kıdık'ın ifadeleri şöyle:

Birkaç pilot uzun zamandır yorgunluktan ve uçuşların sıklığından bahsediyor. Dün bana gelen bilgiler, doğrudan pilotun yazdıkları. Bu uçuş emniyeti açısından korkunç bir durum. Diyor ki pilot arkadaş 'Ben Beylikdüzü'nde oturuyorum, bana Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan uçuş yazılıyor, evimden çıkıp İstanbul Havalimanı'na gitmek zorundayım, İstanbul Havalimanı'ndan bir servis aracına bineceğim, Sabiha Gökçen Havalimanı'na gideceğim. Gidene kadar 2 - 2.5 saatim yolda geçiyor. Dört bacak yapıyorum iki iç hat iki dış hat, sonra tekrar Sabiha Gökçen'e geliyorum. Sonra tekrar İstanbul Havalimanı'na gelmek zorundayım, oradan da kendi imkanlarımla Beylikdüzü'ne dönmek zorundayım'

'Yolda geçen süre istirahat sayılıyor'

Dolayısıyla sadece uçuş anları mesai, geri kalanları istirahat gibi görünüyor. Şimdi uçuş kurallarına göre maksimum 110 saat uçmak zorundasınız aylık ama bu 110 saat dedikleri, 'ölümcül saat' diye bahsedilir pilotlar arasında. O kadar sık uçuyorsunuz ki size nefes dahi vermiyorlar, bütün bunların altında yatan sebep de şudur: Türk Hava Yollar ekip planlaması, ekip tahsisi doğru dürüst bir planlama yapmıyor, pilotları istediği gibi koşturuyor, buradan da yorgunluk ortaya çıkıyor. Pilot arkadaşın dediği şu: Biz hiç durmadan koşuyoruz. Normalde yatıya giden ekiplerin havalimanına 5-10 dakika mesafede olmaları gerekiyor. Dinlenmiş bir pilotla uçmak istersiniz, uyuyan bir pilotla uçmak istemezsiniz. Antalya'daki durum şu: İki tane otelle, şehir içindeki otelle anlaşılmış. Bir tanesi Kemer'de, 70 km ötede. İçerideki oteller tamamen dolu gözüküyor, koşa koşa oraya gidiyorsunuz, yorgun argın yatmaya fırsat kalmadan yeni uçuş geliyor.

CARMEN programı

Türk Hava Yolları, bu pilotların hosteslerin uçuşlarını düzenleyen bir program satın aldı. Dünyada popülerdir, pahalı bir programdır. CARMEN adı verilir buna. Aslında bu CARMEN'e göre yapılsa bu planlamalar, her şey rahat olacak. Ama CARMEN'e göre değil de manuel yapıyorlar. 'Sorel Bey'in yakını var, Ali Kıdık'ın yakını var rahat uçuşa geçsin, veya bir başka milletvekilinin, cemaatin gönderdiği pilot uzun uçuş yapsın iyi dinlensin' bu gibi manuel uçuşlarla diğer gariban, kimsesi olmayan kısım her yere koşturuluyor. Dolayısıyla manuel yapılan programlar sıkıntı yaratıyor.

Önlem alınmalı

Söylediklerim siyasi değil, tamamen havacılıkla ilgili. Türk Hava Yolları muhakkak önlem almalı. Türk Hava Yolları yönetiminin bir an önce harekete geçmesi lazım. Yoksa bu yorgunlukla kokpitte bir pilotu kaybedeceğiz, ya bir kabin memurunu kaybedeceğiz. Bütün bunları gözardı edemeyiz.

THY kabin memuru yaş sınırında değişiklik

THY'de üst düzey atamalar

THY'den yurt dışı uçuşlarını durdurma kararı