Feyza Altun'un Serbest Kalmasına Başsavcılıktan İtiraz! Başsavcı Fahrettin Altun'un Kuzeni Çıktı

Şeriatla ilgili yaptığı bir paylaşımdan sonra gözaltına alınan avukat Feyza Altun, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Altun'un serbest kalmasına Başsavcılık itiraz etti. Altun hakkındaki karara itiraz eden Başsavcı Barış Duman’ın İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un kuzeni olduğu ortaya çıktı.

Avukat Feyza Altun, sosyal medya hesabından şeriat ile alakalı mesaj paylaştı.

Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, paylaşımla ilgili ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme’ suçundan re'sen soruşturma başlattı.

Hakkında soruşturma başlatılan Feyza Altun hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltı kararı verilen Feyza Altun'un evinde arama yapıldı.

Aramanın tamamlanmasının ardından Altun dün gözatına alınarak emniyet müdürlüğüne götürülmüştü.

TUTUKLAMA TALEBİYLE HAKİMLİĞE SEVK EDİLDİ

Emniyetteki işlemleri tamamlanan Feyza Altun sabah saatlerinde Beykoz Adliyesine getirildi. Savcılıkta ifadesi alınan Altun, tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

ADLİ KONTROLLE SERBEST

Hakim karşısına çıkan Feyza Altun, yurt dışı çıkış yasağı ve haftada iki gün karakola imza atma şekildeki adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

BAŞSAVCILIK İTİRAZ ETTİ

Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, Feyza Altun’un serbest bırakılmasına itiraz etti.

BAŞSAVCI FAHRETTİN ALTUN’UN KUZENİ ÇIKTI

Altun hakkındaki karara itiraz eden Başsavcı Barış Duman’ın İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un kuzeni olduğu ortaya çıktı.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili görevini yürüten Doç. Dr. Barış Duman, HSK’nın 21 Aralık 2023’te yayımladığı kararname ile Beykoz Cumhuriyet Başsavcısı olarak atandı.

FEYZA ALTUN'DAN İLK AÇIKLAMA

Altun, serbest bırakılmasının ardından adliye önünde açıklama yaptı. Altun, şunları söyledi:
"Laik medeni hukuk kurallarına inanan Cumhuriyetçi bir Türk kadını olarak bu ülkenin laik olduğunu ve laiklik için bir gece nezarette kalmamın, bu ülkenin kurucularının ödedikleri bedeller yanında hiçbir şey. Başım dik girdim, başım dik çıktım. Din ve vicdan özgürlüğüne inanan bir avukat olarak kimsenin, herhangi bir din mensubu olması ya inanmama özgürlüğü vardır. Laik Anayasa'yı savunan bir avukat olarak bundan başka bir şey söylemem mümkün bile olamaz. Fakat, iki gün içerisinde bağlamından koparılarak çarptırılan, Taliban aklına ve benzeri bir siyasi rejime yönelttiğim sözlerimi, sanki dini değerlere söylemişim gibi çarptırarak algı yapmak laiklik üzerinden bir tartışma açmaktır. Kadınların medeni haklarını geriletecek, toplumdaki duruşlarını geriletecek medeni hukuk kuralları dışarısında başka bir şey uygulanmasını tartışmaya açacak herhangi bir düşünceye ve sisteme karşıyım. Türkiye'de Atatürk milliyetçisi bir kadın olarak, algı operasyonuyla hukuksuz bir şekilde gözaltına alındım. Kendim avukat olarak tazminat davamı da açacağım. Kimse korkmasın, herkese kelepçeleri yetmez."

"İKİ GECE BENİ KILIÇTAN GEÇİRİP CARİYE EDECEĞİNİ SÖYLEYEN İNSANLARLA MÜCADELE ETTİM"

Adliye çıkışı ANKA’ya açıklama yapan Altun şöyle konuştu:
“Tam iki gece binlerce tweetle beni kılıçtan geçirip cariye edeceğini söyleyen insanlarla mücadele ettim. Üzücü tabiî ki Türkiye Cumhuriyeti’nde bunları görebiliyor olmak ve bunun karşılığı gözaltına alınıyor olmak. Ama neyse ki hala hukuku ve hukuk kurallarını takdir edebilen hakimlerin olduğunu bilmek de içimi bir nebze rahatlattı. Söyleyeceğim tek bir şey var, Türkiye laik bir ülkedir. Ben cumhuriyetçi bir kadınım. Atatürk milliyetçisi bir Türk kadınıyım ve Türk kadınlarının, Türkiye’deki kız çocuklarının kazanımlarını, medeni haklarını geriletme ihtimali olan her hangi sistem ve düşünceye karşıyım. Bu kadar, daha başka aynışeyi söyledim ve söylemeye de devam edeceğim.”

ank-95f243e1-aacf-4751-80ce-59d769dfd231-1.jpg

“AVUKATLARIM POLİS KORUMASI TALEP EDECEK”

Kendisine yönelik tehdit mesajlarıyla ilgili avukatlarının harekete geçtiğini belirten Altun, “Avukatlarım onlara başladılar zaten. Ben iki gündür bakamıyorum, telefonum da bende değil. Zaten yapacaklar. Uzaklaştırma taleplerinde de bulundular. Büyük ihtimalle polis koruması da talep edecekler anladığım kadarıyla ama tehdit edenden daha çok seven olduğunu ve destekleyen olduğunu görmek bence çok kıymetli bir şey. Bu ülkenin çok ciddi bir Atatürk milliyetçisi ve Atatürkçü bir toplumu var. Onu görmek tekrar içime su serpti benim” dedi.

Kaynak:ANKA Haber Ajansı