Narin davasında hakim kilit bir soru sordu. Katile doğru önemli bir adım atıldı
Diyarbakır Bağlar Tavşantepe Köyü'nde kuran kursundan çıkıp evine gittikten sonra kendisinden bir daha haber alınamayan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeni 8 Eylül'de tarihinde bulunmuştu. Duruşma tüm Türkiye tarafından takip edilirken katile doğru önemli bir adım atıldı. Mahkeme Başkanı, Yüksel Güran'ın kız kardeşine "Yüksel, 'Enes'i nasıl kurtarırım' gibi bir cümle söyledi mi" diye sordu.
HAKİMİN KİLİT SORUSU
Bir diğer kilit soru ise, Yasemin Gül'ün Salim ve Yüksel arasındaki ilişki verdiği ilk cevap oldu. Ablasıyla Salim'in gönül ilişkisi olsa bileceğini söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı “Komutanlar söylemiş, kendisi ‘olabilir’ demiş" dedi.
Gazeteci Rojda Altınbaş, yaşananları sosyal medya hesabından anbean paylaştı. Altınbaş'tan alınan bilgilere göre;
DURUŞMANIN 2'NCİ GÜNÜ SONA ERDİ
Mahkeme Başkanı, "Yarın savunma makamının tanıkları dinleyeceğiz” Yani avukatlar başka tanıklar getirecekler. Duruşma yarın saat 10.00'da başlayacak.
MAHKEME BAŞKANI: ELİNİ CEBİNDEN ÇIKART
Rezan Güran geldi,
O da “Babamın kızı olmaktan gurur duyuyorum, adalet yerini bulacak” dedi.
Mahkeme Başkanı: “Elini cebinden çıkart”
SALİM GÜRAN'IN KIZI ROJİN GÜRAN İFADE VERİYOR
Mahkeme Başkanı, Salim Güran’ın kızı Rojin Güran’a soruyor:
"Olay günü neredeydin?"
Rojin Güran: "Alışverişteydik, 12 civarıydı. 14.30 gibi döndük. Annem babama yemek hazırladı. Babama aldığımız kıyafetlerimizi gösteriyorduk."
Mahkeme Başkanı: "O saatten sonra evinize gelen kimse oldu mu?"
Rojin Güran: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Siz evinizden Arif’in evini görebiliyor musunuz?"
Rojin Güran: "Evet."
Mahkeme Başkanı: "Hareketlilik var mıydı?"
Rojin Güran: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Sizin evinizin orada var mıydı?"
Rojin Güran: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Ablan Rezan babanızı gün içinde aradı mı?"
Rojin Güran: "Hayır, arasaydı haberim olurdu."
Rojin Güran ifadesinin tamamlanmasının ardından yerine geçerken babası Salim Güran’a dönerken, “Sen benim canımsın, senin kızın olmaktan gurur duyuyorum” dedi.
MAHKEME BAŞKANI ESRAR İÇİP İÇMEDİKLERİNİ SORDU
Mahkeme Başkanı, tanık Ufuk Kaya'ya soruyor:
"Sen Enes’i aradığında kardeşim yanında mıydı?"
Ufuk Kaya: "Tam olarak hatırlamıyorum."
Mahkeme Başkanı: "Siz orada hangi marka sigara içtiniz?"
Ufuk Kaya: "Enes Winston, ben Tekel 2000."
Mahkeme Başkanı: "Esrar değil yani?"
Ufuk Kaya: "Hayır."
ENES'İN ARKADAŞI UFUK KAYA ANLATIYOR
Tanık Ufuk Kaya, Mahkeme Başkanına dönerek “Enes yanımızdaydı. Annesi Enes’i çağırdı. Bir iki dakika sonra geldi. Sigara içiyorduk, annesi uyarıda bulundu. Enes’in yüzünde morluk yoktu. Şüpheli bir hareketi yoktu."
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, tanık Ufuk Kaya'ya soruyor:
"Nahit Eren: Enes annesi çağırdıktan sonra tekrar yanınıza geldi mi?"
Ufuk Kaya: "Evet."
Nahit Eren: "Ne kadar sürdü?"
Ufuk Kaya: "5-10 dakika oturmamız oldu."
ALİ RIZA GÜRAN İFADE VERDİ
Mahkeme Başkanı Ali Rıza Güran’a soruyor:
"Vecdi Bahtiyar’a Nevzat’a iletmesi için suçu üstlenmesi için para teklif ettiniz mi?"
"Efendim, bu işin aslı astarı yok, yalan."
"Yeğeniniz Salim’den şüphelendiniz mi?"
"Hayır Salim sürekli jandarma ile beraberdi. Ben hep yeğenlerimi köşeye çeker, sorardım. Nevzat bile bazen gelirdi, bana bir kere 'Allah halkınızı bırakmasın' dedi."
O esnada Yüksel Güran bela okudu.
Mahkeme Başkanı: "Aile içinde toplantı yaptınız mı?"
" Evet, yaptım”
Ali Rıza Güran, avukatlara anlatıyor:
"Benim köyüm kırsal bir yer değil. Havaalanı kameraları bakıyor, baksınlar. Eğer gerçekten Nevzat, Arif’in evinden aldıysa, benim ailem öldürmüştür. Ama bu kız patikadan yukarı çıkmamışsa yalan atmasın. Nevzat, kendi evinin önünde, 3-5 kez daha önce para vererek alıştırmış, en son kucağına alıp kaçırmış."
"BÜTÜN GÜRAN AİLESİNE İŞKENCE YAPILDI"
Barış Güran mahkeme başkanına doğru konuşuyor:
Barış Güran, "Adalet mülkün temelidir ama şu an benim dişlerim sallanıyor. Kim gelse yüzümüze yumruk atıyordu. İçeriye gelen bizi dövüyordu. Bütün odalar doluydu, bütün Güran ailesine işkence yaptılar" ifadelerini kullandı.
Barış, "Ferhat Bahtiyar’ın evini bilmediğim halde, dayak yememek için biliyorum dedim. Nevzat Bahtiyar bizi görünce elini cama attı, kaçmaya başladı. Sonra Nevzat'ı karşı inşaata götürdüler, topla attılar. Nevzat orada itiraf etti bence. Şakir komutan geldi, 'çok şükür çözüldü' dedi."
"İŞKENCE İLE İLGİLİ ŞİKAYET BAŞVURUSU YAPILMADI"
Nahit Eren, işkence konusunda yapılan diyaloğu şu şekilde aktarıyor:
“Çocuklarımız okula gidemiyor. Aile üzerinde baskı oluştuğunu söylediler. Gözaltında çocuklarımıza işkence yapıldı” dediler.
Diyarbakır Barosu'nun tarihi, bu tür iddialarla mücadele ile geçmiştir dedim, ancak aile bireylerine işkence iddiası varsa lütfen bana anlatın. Bir arkadaşımız eline telefon aldı ve Taner isimli birini aradı. Sorduk, "Kötü muamele yapıldı mı?" sorusuna evet dedi.
Bizim işlem yapmamız için başvuru yapmaları gerekiyor dedim, ancak başvuru yapılmadı.
Mahkeme Başkanı: "Toparlayalım."
Baran’ın bize vekâlet vermesini söyledik.
Mahkeme Başkanı: "Aynısını söylediler, 'Ben de Baran’a söyledim' dediler."
"BARIŞ GÜRAN'IN ADAMLARI PEŞİMDE"
Vecdi Bahtiyar: "1-2 gündür peşimde olan kişiler var. Araştırdım, Barış Güran’ın adamları çıktı."
Mahkeme Başkanı: "Diyarbakır Başsavcılığına gidin lütfen."
Diyarbakır Barosu’ndan avukat, Erhan Güran’a soruyor:
"Siz Diyarbakır Barosu ile görüşürken Enes'e kötü muamele olacağından duyum aldığınızı söylemiş miydiniz?"
Erhan Güran: "Evet."
Avukat: "Baro başkanı ne dedi?"
Erhan Güran: "Nasıl böyle olur, böyle bir şey dedi?"
Sanık avukatları itiraz ediyor: "O zaman özel avukat yoktu."
Mahkeme Başkanı: "Şu an amacından saptın, teşekkürler."
MAHKEME BAŞKANI ERHAN GÜRAN'A SORDU
Mahkeme Başkanı: "Siz dışardasınız, tutuklu değilsiniz. Vecdi Bahtiyar olayı nedir? Para teklifi oldu mu?"
Erhan Güran: "Kesinlikle Vecdi ile yan yana gelmedik. Numarası da kayıtlı değildi. Beni aradı, kendimi tanıttı; 'Bizim bir suçumuz yok,' dedi. 'Dedim biz sana bir şey dedik mi?' Hayır dedi."
Mahkeme Başkanı: "Ben masumum demek için aramış olamaz mı?"
Erhan Güran: "Niye beni arıyor ki?
Mahkeme Başkanı: Sen nasıl evine başın belaya girmesin diye kamera taktırmışsın; o da ondan aramış olamaz mı?"
MAHKEME BAŞKANI SORDU: "KAMERAYI NEDEN TAKTINIZ?"
Salim Güran’ın kardeşi Erhan Güran getirildi.
Mahkeme Başkanı yangını soruyor:
Salim Güran’ın kardeşi Erhan Güran cevaplıyor:
"Bu yangını planlı mı yaptınız?"
Erhan Güran: "İstesek de yapamayız, teller çok yüksek."
Mahkeme Başkanı: "Kamerayı neden taktınız?"
Erhan Güran: "Sürekli benim evimin etrafında çalışmalar yapılıyordu. Evimizin önüne herhangi bir şey atarlar diye kamera taktık."
Mahkeme Başkanı: "Siz Narin bulunmadan önce mi kamera taktırdınız?"
Erhan Güran: "Evet, 4 Eylülde."
Mahkeme Başkanı: "Siz bu evlerde toplantı yaptınız mı gizli saklı? Narin’in kimin öldürdüğünü bilip çıkmaması için hareket ettiniz mi?"
Erhan Güran: "Çıkmaması için değil, biri bir şey biliyorsa yardımcı olsun diye toplandık."
Mahkeme Başkanı: "Bu toplantının sebebi katilin bulunmasıydı yani?"
Erhan Güran: "Evet."
Mahkeme Başkanı: "Bu toplantılarda Salim var mıydı?"
Erhan Güran: "Yok, o hep kolluk ile beraberdi."
"AĞABEYİMİN PARAYA İHTİYACI YOK"
Enes Güran’ın avukatı, Vecdi Bahtiyar’a soruyor:
"Nevzat’ın paraya ihtiyacı var mı?"
Vecdi Bahtiyar: "Abimin paraya ihtiyacı yok. 3 tane erkek oğlu var. Hepsi çalışıyor."
Avukat: "Ağabeyiniz Askeri Bahtiyar parayı sever miydi?"
Vecdi Bahtiyar: "Sen de avukatsın, sen daha çok parayı sevmez misin?"
Mahkeme Başkanı: "Doğru söyledi." (Vecdi için diyor)
KARDEŞİNE SORULDU "NEVZAT NASIL BİRİSİDİR"
Enes Güran’ın avukatı, Vecdi Bahtiyar’a soruyor:
Avukat: "Kardeşinizi nasıl bir insan olarak tanımlarsınız?"
Vecdi Bahtiyar: "Kendi halinde, sakindir."
Avukat: "Kardeşiniz soğukkanlı mı?"
Vecdi Bahtiyar: "Gördüğünüz gibi soğukkanlılığı ortadadır."
Avukat: "Siz Nevzat'ın bu suçu işlediğine inansaydınız, yardımcı olur muydunuz?"
Mahkeme Başkanı: "Bu soruyu geçiyoruz."
"ARKADAŞI OLDUĞU İÇİN SALİM'DEN ÇEKİNİRDİ"
Yüksel Güran’ın avukatı, Vecdi Bahtiyar’a soruyor:
"Aileniz Salim’den korkar mı?"
Vecdi Bahtiyar: "Hayır, ama arkadaşı olduğu için çekinirdi."
Avukat: "Siz?"
Vecdi Bahtiyar: "Ben sadece Allahtan korkarım."
Avukat: "Dosyada sizin adınıza bir ihbar var."
Vecdi Bahtiyar: "Kabul etmiyorum."
Avukat: "Nevzat yakalanınca siz neredeydiniz?"
Vecdi Bahtiyar: "Evdeydik, yollar kapalıydı, giriş çıkışlar kapalıydı."
Avukat: "Ali Rıza Güran teklif ile bulunmuş dediniz. Başka aracılar ile teklif ilettiğini söylediniz değil mi?"
Vecdi Bahtiyar: "Evet, telefon görüşmesi de oldu."
Avukat: "Kimle?"
Vecdi Bahtiyar: "İbrahim Bahtiyar, Hasan Kaya ona söylemiş."
NEVZAT BAHTİYAR’IN KARDEŞİ VECDİ BAHTİYAR GETİRİLDİ
Mahkeme Başkanı: "Anlatabilirsin."
Vecdi Bahtiyar: "Ali Rıza Güran, Hasan Kaya’ya demiş ki, 'Nevzat kızı öldürmüş, herkes biliyor, itiraf etsin, suçu üstlensin.' Ben de gidip Nevzat’a görüşte söyledim."
Mahkeme Başkanı: "Siz kiminle konuştunuz?"
Vecdi Bahtiyar: "Yeğenim İbrahim bana söyledi."
Mahkeme Başkanı: "Nerede yaşıyorsunuz?"
Vecdi Bahtiyar: "Çarıklı."
Mahkeme Başkanı: "Narinin kaybolma olayını biliyor muydunuz?"
Vecdi Bahtiyar: "Ben Hatay'da çalışıyordum, eşim aradı haber verdi. Salim Güran'ı aradım."
Mahkeme Başkanı: "Salim’i nereden tanıyorsunuz?"
Vecdi Bahtiyar: "Eski köylümüzdür."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat diyor ki, 'Ben eve gittiğimde kız evde ölüydü, Salim bana ben öldürdüm, al bu cesedi yok et dedi.' Salim size bu yönde temkinlerde bulundu mu?"
Vecdi Bahtiyar: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Sizin bu rutin aramalarınız tamamen meraktan mıydı? Salim size talimat verdi mi?"
Vecdi Bahtiyar: "Hayır."
YASEMİN GÜL'DEN ABLASINA MESAJ: ALLAH BÜYÜKTÜR
Yasemin Gül’ün ifadesi bitti.
Salondan çıkarken ablası Yüksel Güran’a dönerek, “Allah büyüktür, Yüksel, hiçbir zaman Allahtan umudunu kesme” dedi.
NARİN’İ GÖRMEMESİ GEREKEN BİR ŞEY GÖRDÜ MÜ?
Diyarbakır Barosundan bir avukat, Yüksel Güran’a Yasemin Gül’e şu soruyu yöneltiyor:
“Narin’i görmemesi gereken bir durumla mı karşılaştı? Dedin mi?”
Yasemin Gül: “Asla demedim. Ablamın öyle bir ilişkisi olsaydı, (Salim’i kastediyor) ablam söylerdi.”
Mahkeme Başkanı: “Komutanlar söylemiş, kendisi ‘olabilir’ demiş.”
Yasemin Gül: “Balkondan onlara baktım, şoktaydım. İçeri koridora geçtim, çok korkuyordum. Ablam gelince klima odasına geçtik. Bir komutan nefes almam gerektiğini söyledi.”
Avukat: “İlk kavga anında sizi oradan kim uzaklaştırdı? Kimse sizin ağzınızı kapattı mı?”
Yasemin Gül: “Kesinlikle kimse kapatmadı.”
Yüksel Güran’ın kardeşi tanık Yasemin Gül’e Mahkeme Başkanı soruyor:
“Kadınlar arasında kavgayı anlatır mısın?”
Yasemin Gül: “Narin’in bulunduğu haberini gördüm, eşimi aradım. Geldim ve ablamı o halde gördüm. Allah kimseye yaşatmasın. Maşallah’ı gördüm; ‘Allah belanızı versin, boyunuz posunuz devrilsin’ gibi şeyler söyledi.”
Mahkeme Başkanı: “Neden böyle dedin?”
Yasemin Gül: “Beddua etti. Kürtçe beddua etti.”
Mahkeme Başkanı: “Tercümana sordu, tercüman: ‘Allah belanı versin, gözlerin çıksın’ dedi.”
Yasemin Gül: “Böyle diyince ben de ‘Biliyor musunuz?’ dedim. Sonra bana kızı Maşallah’ın kızı tepki gösterdi.”
Mahkeme Başkanı: “Bu sırada olay yerinde Yüksel var mıydı?”
Yasemin Gül: "Yüksel yoktu"
MAHKEME BAŞKANI SORDU: YÜKSEL'İN, ‘BEN BU ENES’İ NASIL KURTARIRIM?’ GİBİ SÖYLEMLERİNE ŞAHİT OLDUNUZ MU?”
Yüksel Güran’ın kız kardeşi tanık Yasemin Gül’e Mahkeme Başkanı soruyor:
“Narin’in kaybolması ve öldürülmesi olayı ile ilgili ne biliyorsun?”
Yasemin Gül: “Ben Bismil’de oturuyorum, bir bilgim yok.”
Mahkeme Başkanı: “Bu sırada Yüksel’in ‘Ne olur kızımın en kötü mezarını getirin’ gibi söylemi oldu mu?”
Yasemin Gül: “Hayır, Tülin hastaydı, Narin tek kızıydı, biz dedik belki mafyalar götürdü. Arayıp para isteyeceklerini düşündük.”
Mahkeme Başkanı: “Peki daha sonra Yüksel, ‘Ben bu Enes’i nasıl kurtarırım?’ gibi söylemlerine şahit oldunuz mu?”
Yasemin Gül: “Hayır.”
Mahkeme Başkanı: “Enes’te morluk var mıydı?”
Yasemin Gül: “Fark etmedim, sonra yaklaşınca fark ettim.”
MAHKEME BAŞKANI SALİM GÜRAN'A SORDU
Mahkeme Başkanı, Salim Güran’ı çağırdı:
“Salim, bu Kürtçe konuşma nedir?”
Salim Güran: “Biz traktörün arkasına takılan taş atmak için kullanılan alete kepçe diyoruz.”
Salim, yerine geçti.
AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI AVUKATI, MEHMET SELİM ATASOY’A SORUYOR
“Salim size emir verir miydi?”
Mehmet Selim Atasoy: “Hayır, bizim işimiz tarla işiydi, bize yardım ederdi.”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı: “Nevzat’ı tanıyor musun?”
Mehmet Selim Atasoy: “Tanımam.”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı: “Salim’in maddi durumu nasıldı?”
Mehmet Selim Atasoy: “Bilmiyorum.”
SES KAYDI DİNLETİLİYOR
Avukatlar, Salim Güran'ın ses kaydının dinletilmesini talep etti.
Ses kaydı, dosyaya
“Abi derenin yanında o tekeri açtım, ben ne yaptıysam olmadı” şeklinde girdi.
Sanık avukatı, “Tekeri açmaya çalıştım, açılmıyor” dedi.
Mehmet Selim Atasoy’a soruldu: “bilmiyorum” diyor.
Salim Güran’ın el kaldırdığını belirterek ona söz hakkı verilmesini istiyor. Nahit Eren, yanlış çeviri yapıldığını ifade ediyor.
"NARİN'İN NEREDEN ÇIKARILDIĞINI BİLMİYORUM"
Diyarbakır Barosu eski Başkanı Nahit Eren, Mehmet Atasoy’a soruyor:
"Sen yukarıdaki sondaj olduğu yerde Ramazan ile Salim’in yan yana olduğu yere saat tam olarak kaçta geldiğini hatırlıyor musun?"
Mehmet Atasoy:
"Hatırlamıyorum."
Nahit Eren: "Genelde işçiyi sabah 6’da tarlaya bırakıyorum, sonra köye saat 15.00 gibi bırakıyorum, motosiklet ile tarlaya geri dönüyorum. Süreyi hatırlamıyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Hayır."
Nahit Eren: "Sen Narin’in nereden çıkarıldığını biliyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Hayır, bilmiyorum."
Nahit Eren: "3 tarlaya gittiğinde Eğertutmaz Deresi’nin konumunu görebiliyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Bilmiyorum."
Diyarbakır Barosu eski Başkanı Nahit Eren, Mehmet Atasoy’a soruyor:
"Sen yukarıdaki sondaj olduğu yerde Ramazan ile Salim’in yan yana olduğu yere saat tam olarak kaçta geldiğini hatırlıyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Hatırlamıyorum."
Nahit Eren: "Genelde işçiyi sabah 6’da tarlaya bırakıyorum, sonra köye saat 15.00 gibi bırakıyorum, motosiklet ile tarlaya geri dönüyorum. Süreyi hatırlamıyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Hayır."
Nahit Eren: "Sen Narin’in nereden çıkarıldığını biliyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Hayır, bilmiyorum."
Nahit Eren: "3 tarlaya gittiğinde Eğertutmaz Deresi’nin konumunu görebiliyor musun?"
Mehmet Atasoy: "Bilmiyorum."
İŞÇİNİN OĞLU: MUHTAR ÖĞLEDEN SONRA GELDİĞİNDE PAÇALARI ISLAKTI
Diyarbakır Barosu’ndan bir avukat, Mehmet Atasoy’a soruyor:
"Bir jandarma tutanağı var. Jandarma tutanağında, oğlunuz, 'Muhtar öğleden sonra geldiğinde her iki ayak bileğinde paçaları ıslaktı' demiş. Doğru mu?"
Mehmet Atasoy: "Hayır, öyle bir şey yok."
Avukat: "Dere kenarına gitmeniz mi?"
Mehmet Atasoy: "Hayır."
BARO AVUKATI SALİM GÜRAN'IN İŞÇİSİNE SORUYOR
"18.38’de neredesiniz?"
Mehmet Atasoy: "Tavşantepe ile Çarıklı arasındaki tarladaydım."
Avukat: "Oğlunuz Ramazan sizinle birlikte mi?"
Mehmet Atasoy: "Hayır."
Avukat: "Bir telefon konuşması var. Salim Güran oğlunuzu arıyor. Kürtçe bir konuşma. 'Senin bir şeyin düşmüş sınırda...' Bununla ilgili bir şey söyledi mi?"
Mehmet Atasoy: "Hayır, söylese söylerdim."
Avukat: "18.51’de bu kez oğlunuz arıyor, bir araçtan bahsediyor. Sonra 1 dakika sonra yeniden arıyor. 'Tamam gitti' demiş. Nedir?"
Mehmet Atasoy: "Salim bize kaçaktan dolayı haber vermemizi söylemişti."
Avukat: "TEDAŞ’ın gece saati teftişi oluyor mu?"
MAHKEME BAŞKANI, SALİM GÜRAN'IN İŞÇİSİNE SORUYOR:
Mehmet Atasoy: Ben gittim, Salim ve benim oğlan sondajın orada oturmuştu. Saatini hatırlıyor musun?"
Mahmet Atasoy: "Saat 15.00’i geçiyordu."
Mahkeme Başkanı: "İkindi ezanı okunmamış mıydı?"
Mahmet Atasoy: "Hatırlayamadım."
Mahmet Atasoy: "Tarlaya gittim, Salim ve Ramazan oradaydılar. Kısa bir süre oturdum. Tavşantepe ile Çarıklı arasındaki tarlaya indim suyu değiştirmeye gittim. Ondan sonra tekrar yukarı çıktım. Güneş batmak üzereydi. Tekrar Tavşantepe ile Batı Karakoç’un oraya gittim, güneş batmak üzereydi. Telefonu çaldı, bizim köyde bir çocuk kayıp dedi."
Mahkeme Başkanı: "Yani o zaman yaklaşık 4 saat tarlada birlikteydiniz?"
Mahmet Atasoy: "Saati tam olarak hatırlamıyorum."
Mahkeme Başkanı: "Salim ile konuştuğunuzda Salim’in hareketlerinden şüphelendiniz mi?"
Mahmet Atasoy: "Ben orada çok kalmadığım için…"
Mahkeme Başkanı: "İddianameye göre, Salim sizin kızınızı öldürdükten sonra oraya gelmiş oluyor. Hareketleri nasıldı?"
Mahmet Atasoy: "Onu bilmiyorum."
Mahkeme Başkanı: "15.52’de sizi telefonda aramış.”
Mahkeme Başkanı: "Ramazan size başka bir şey söyledi mi?"
Mehmet Atasoy: "Beni aramadı, öyle bir şey konuşmadık."
Mahkeme Başkanı: "15.52’de bu konuşma ne için gerçekleşti? Sizinle değil Ramazan ile konuşuyor. Sizi kaçta aradığını biliyor musunuz?"
Mehmet Atasoy: "Aradığını biliyorum, saati hatırlamıyorum."
DURUŞMA YENİDEN BAŞLADI
Duruşma tekrar başladı. Gazeteci Altıntaş'ın aktardığına göre sanıklar bugün yemek yemediği için yarım saat ara verilmişti, yarım saat molayı sanıkların avukatları talep etti.
DURUŞMAYA YARIM SAAT ARA VERİLDİ
Nevzat Bahtiyar, Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran yemek molasına çıkarıldı. Duruşmaya yarım saat ara verildi.
AVUKATTAN KLİMA SORUSU
Salim Güran’ın avukatı, Hediye Güran’a soruyor:
"Arif’in kliması sesli mi sessiz mi çalışıyordu?"
Hediye Güran: "Eski klima olduğu için sesliydi."
Salim Güran’ın avukatı: "Eşiniz ne zaman geldi?"
Hediye Güran: "Olay gününden sonra geldi."
Başka bir sanık avukatı konuştu:
"Hediye Güran’ın ifadesi olaydan çok sonra alınıyor. Siz daha dün ne yaptığınızı hatırlıyor musunuz?"
İFADESİ ALINAN TANIKLAR KİMLER?
1. Gazal Bahtiyar (Nevzat’ın eşi)
2. Baran Güran (ağabey)
3. O. G. (kuzen)
4. M. K. (kuzen)
5. Muhammed Emre Güran (ağabey)
6. M. K. (kuzen)
7. G. G. (Salim Güran’ın kızı, 16 yaşında)
8. M. G. (Hüseyin ve Maşallah’ın kızı, 16 yaşında)
9. Remziye Cabaş (Yüksel’in annesi)
10. Melek Güran (Salim’in eşi)
11. B. G. (Hüseyin ve Maşallah’ın kızı)
12. Ramazan Atasoy (Salim Güran’ın işçisi)
13. Hediye Güran (yenge)
12 tanığın ifadesi daha alınacak.
"O SİZİ GÖRDÜ MÜ?"
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, Hediye Güran’a soruyor:
Nahit Eren: "Siz Yüksel ile tek kaldığınızda Muhammet sizi gördü mü?"
Hediye Güran: "Ben onu gördüm."
Nahit Eren: "O seni gördü mü?"
Hediye Güran: "Bilmiyorum."
Nahit Eren: "Çıktığımda Enes'in eve girdiğini gördüm dedin. Muhammet yanında mıydı?"
Hediye Güran: "Hayır."
HEDİYE GÜRAN'IN AVUKATLARI SIKIŞTIRMA KARŞISINDA ARAYA GİRDİ
Nahit Eren, Hediye Güran’a üst üste sorular yöneltti.
"Salim kendi beyaz arabasıyla o evin önüne ve çevresine park etse görürdün değil mi?"
Hediye Güran: "Evet."
Nahit Eren: "Araç büyük beyaz bir araç görmedin mi?"
Hediye Güran: "Dikkat etmedim."
(Sanık avukatları araya girdi. Üst üste aynı sorunun sorulduğunu belirtiyorlar.)
AVUKAT HEDİYE GÜRAN'I FENA SIKIŞTIRDI
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, tanıklardan Hediye Güran’a soru sormaya başladı.
Nahit Eren soru olarak "Sabah çocuklarınıza kahvaltı hazırladığınızı söylediniz, Abdurahman kahvaltıda mıydı?" yöneltti.
Hediye Güran bu soruya "Evet." yanıtını verdi. Devamında ise Nahit Eren : "Saat 13.00-15.00 arası nerede olduğunu hatırlıyor musun?" diye sordu. Güran buna yanıt olarak "Evimdeydim." cevabını verdi. Devamındaki soru cevaplar şu şekilde oldu:
Nahit Eren: "Oğlun ifadesinde, 'ben saat 13.00’te uyandım, annem evde değildi, annemi 21 Ağustos'ta sabah uyanıp bir daha uyanmamışsa, sadece 17.00 sıralarında annemi gördüm' diyor. Annenin ifadesi bu şekilde. 13.00-15.00 arası neredeydin?"
Hediye Güran: "Evdeydim."
Nahit Eren: "15.00-17.00 arası neredeydin?"
Hediye Güran: "Evdeydim."
Nahit Eren: "Öğleden sonra uyanık mıydı Abdurahman?"
Hediye Güran: "Uyuyordu."
"NARİN BULUNDUĞU GÜN YÜKSEL’İN TAVRI NASILDI?"
Mahkeme Başkanı, Hediye Güran'a "Narin bulunduğu gün Yüksel’in tavrı nasıldı?" diye sordu. Hediye ise cevabında "Yüreği yanan bir anne gibiydi" yanıtını verdi.
"EVLERE KAMERA NEDEN TAKILDI?"
Mahkeme Başkanı Hediye Güran'a "Bu telefon konuşmasından ne zaman sonra evden çıktılar?" sorusunu yöneltince Hediye Güran görmediğini söyledi.
Devamındaki soru cevap şu şekilde oldu:
Mahkeme Başkanı: "Enes’in telefonla kimle konuştuğuna şahit oldunuz mu?"
Hediye Güran: "Arkadaşım dedi."
Mahkeme Başkanı: "Daha sonra Enes ve Yüksel de tedirgin hareketler dikkatini çekti mi?"
Hediye Güran: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Evlere kamera taktırılmış, biliyor musunuz?"
Hediye Güran: "Sadece Hüseyin amcagil olaydan sonra taktı."
Mahkeme Başkanı: "Neden?"
Hediye Güran: "Kendi aileleri için."
Mahkeme Başkanı: "Aile meclisleri için gizli toplantılar yapıldığı söyleniyor. Doğru mu?"
Hediye Güran: "Ben şahit olmadım."
Mahkeme Başkanı: "Bu süre zarfında aile üyeleri size yanlış beyanda bulunun dedi mi?"
Hediye Güran: "Kimse demedi."
MAHKEME BAŞKANI HEDİYE GÜRAN'IN ÇELİŞKİSİNİ YAKALADI
Davanın ikinci kısmında mahkeme başkanı Hediye Güran'ın önce "Siz bir beyanınızda Enes uyurken, diğerinde Enes ayakta diyorsunuz ya da Enes evde diyorsunuz." diye çelişkisinden söz edince Hediye Güran, "Hayır, ben her ifademde, ben giderken aynı şeyi söylüyorum, çıktığını görmedim sadece." dedi.
HEDİYE GÜRAN İFADE VERMEYE DEVAM EDİYOR
Mahkeme başkanı ile Hediye Güran arasındaki diyalog devam ediyor:
Mahkeme Başkanı: "Muhammet ne yapıyordu?"
Hediye Güran: "Kardeşiyle telefonla oynuyordu."
Mahkeme Başkanı: "Evde n’apıyordunuz?"
Hediye Güran: "Oturduk, sohbet ettik."
Mahkeme Başkanı: "Kaç saat kaldınız?"
Hediye Güran: "Uzun süre oturduk."
Mahkeme Başkanı: "Yani ikindi ezanı okunmuş muydu?"
Hediye Güran: "Onu hatırlayamadım."
Mahkeme Başkanı: "Siz buradayken eve giren çıkan oldu mu? Salim geldi mi?"
Hediye Güran: "Görmedim."
Mahkeme Başkanı: "Enes’i ahırda olduğunu duydunuz mu?"
Hediye Güran: "Hayır, duymadım."
Mahkeme Başkanı: "Evin içerisindeyken bir kargaşa, bir ses geldi mi?"
Hediye Güran: "Hayır, gelmedi."
Mahkeme Başkanı: "Salim ve Nevzat’ı gördünüz mü?"
Hediye Güran: "Görmedim."
"ENES'İN EVDEN ÇIKTIĞINI GÖRDÜN MÜ? SÖYLEDİLER Mİ?"
Hediye'ye Mahkeme Başkanı "Enes'in evden çıktığını gördün mü söylediler mi?" diye soruldu. Hediye ise "Gördüm" ifadelerini kullandı.
HEDİYE GÜRAN YEMİNSİZ DİNLENİYOR
Hediye Güran yeminsiz olarak tanıklık yapmaya başladı.
Hakim ile aralarında geçen diyalog şu şekilde oldu:
Mahkeme Başkanı: "Narin’in kaybolduğu günü anlatır mısınız?"
Hediye Güran: "Saat 15.00 gibi Yüksel'in evine gittim. Gittiğimde uyanmışlardı."
Mahkeme Başkanı: "Dur, buralar çok önemli. Burayı hızlı geçemezsin. Kapıyı kim açtı?"
Hediye Güran: "Eren mi açtı, kapı açık mıydı hatırlamıyorum."
Mahkeme Başkanı: "Hangi yoldan gittiniz?"
Hediye Güran: "Patika yoldan gittim."
Mahkeme Başkanı: "Orada hiç araba gördünüz mü? Herhangi birini gördünüz mü?"
Hediye Güran: "Hayır."
ESKİ BARO BAŞKANI NAHİT EREN: TANIKLIK YAPMAMASI DOSYAYA EKLENSİN
Diyarbakır Baro Eski Başkanı Nahit Eren, Ramazan Atasoy’un tanıklık yapmaması üzerine, "Ben, mahkemenizin ceza mahkemesi kanunun hangi gerekçesiyle bu dosyada tanıklık yapmamasının dosyaya eklenmesini talep ederim." talebinde bulundu. Mahkeme Başkanı,"Tamamdır, teşekkür ederim." diyerek yanıt verdi.
Ramazan Atasoy'un tanıklık çekildiği tutanağa geçildi.
Hediye Güran tanık olarak getirildi.
TANIK OLMAK İSTEMEYEN RAMAZAN ATASOY CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ
Tutuklu tanıklardan Ramazan Atasoy, tanık olmak istemediğini söyledi. Bunun üzerine cezaevine geri gönderildi.
SALİM GÜRAN İLE TELEFON GÖRÜŞMESİ ÇIKAN RAMAZAN ATASOY DURUŞMAYA GETİRİLDİ
Ramazan Atasoy getirildi. Salim Güran ile telefon konuşması çıkmıştı.
DURUŞMADA YER SORUNU
Duruşmada yer sorunu yaşandığı için duruşmanın yeni başladığı aktarıldı.
MAHKEMEDE GİZLİ TANIK YOK
Mahkeme Başkanı duruşma başlamadan gizli tanık açıklaması yaptı. Açıklamada "Mahkememize ulaşan bir gizli tanık ifadesi yok." ifadesi kullanıldı.
MAHKEME HEYETİ YERİNİ ALIYOR
Rojda Altıntaş mahkeme heyetinin yerlerini aldığını açıkladı.
SABAHA GÖRE MAHKEME DAHA KALABALIK
Mahkeme salonunun daha kalabalık olduğu belirtilerek avukatların arttığı ve ağabey Enes ile anne Yüksel Güran'ın salona getirildiği aktarıldı.
DAVADA ARA BİTTİ - NEVZAT VE SALİM MAHKEME SALONUNDA
Davada verilen aranın bittiği belirtildi. Jandarma eşliğinde Salim ve Nevzat'ın tekrar salona getirildiği kaydedildi.
DAVAYA ARA VERİLDİ
Davaya 16:00'ya kadar ara verildiği belirtildi.
BİRSEN GÜRAN: KORKUYORUM
Avukatın "Kötü muameleye maruz kaldınız mı?" sorusuna Birsen Güran "Kötü muameleye maruz kaldım. Beni, benim özel hayatımla…" dedi. Cümlesini tamamlayamadan avukat anlatmasını istemeyince Birsen Güran "Kimseye suç duyurusunda bulunmadım, korkuyorum." dedi.
Salim Güran, salona geri getirildi.
Narin davasında gizli tanık konuştu. Narin bilindiği şekilde öldürülmedi
BİRSEN GÜRAN'IN İFADESİ BAŞLADI
Narin'in kuzeni Birsen Güran'ın ifadesi alınmaya başlandı.
Mahkeme Başkanı: "Salim seni yönlendirdi mi?"
Birsen Güran: "Yönlendirmedi. Ben galiba kendimi yanlış ifade ettim, okumadan imzaladım, ilk mahkememde öğrendim."
Mahkeme Başkanı: "O zaman Birsen Hanım, 17.40’ta Narin’i gördün diye söylemeni Salim istedi mi?"
Birsen Güran: "Hayır, olmadı. Ben ve Melike Narin’i arıyorduk. Saat konusunu tartışıyorduk."
Mahkeme Başkanı: "Neden saat konusunu tartışıyordunuz?"
Birsen Güran: "17.40 dememenin sebebi şu: Mina geldi. Melike kardeşim kapıyı açınca… (ne dediği anlaşılmıyor)."
Birsen Güran: "19 Ağustos’ta ben, babam ve annem üniversiteye kayıt etmeye gitmiştik. Heyecanlıydım."
Mahkeme Başkanı: "Yani Salim size 17.40 söyleyin demedi mi?"
Birsen Güran: "Hayır, böyle olmadı."
Mahkeme Başkanı: "Bu olaydan sonra Salim sizi başka konuda yönlendirdi mi?"
Birsen Güran: "Hayır olmadı. Ben sürekli evdeydim. 18.00’de görenler olduğunu söylemişti."
Mahkeme heyeti kendi arasında konuştu.
SALİM GÜRAN SALONDAN ÇIKARILDI
Ama Salim Güran'ın lavabo ihtiyacı nedeniyle salondan çıkarıldığı belirtildi.
AVUKATLAR "YORULDUK" DEYİP ARA İSTEDİ. 1 SAAT SONRA ARA VERİLECEK
Bazı avukatların "yorulduk" diyerek ara istediği ancak Mahkeme Başkanının 1 saat sonra ara vereceği belirtildi.
SALİM GÜRAN'IN EŞİNİN İFADESİ BİTTİ
Melek Güran'ın ifadesinin bittiği ve Birsen Güran'a geçildiği belirtildi.
AVUKAT: HEPSİ KORKUYOR
Sanık avukatlarından birinin mikrofonu eline alarak "Burada sistematik bir işkenceden bahsediyoruz. Hepsi korkuyor." dediği aktarıldı.
"EŞİM NARİN'İ ÖLDÜRMEDİ"
Salim Güran'ın eşi kendisine sorulan "Eşiniz Narin’i öldürmüş olabilir mi?" sorusuna Melek "Hayır" yanıtını verdi.
SALİM GÜRAN'IN EŞİ: SALİM BENİ ALDATMAZ
Diyarbakır Barosu'ndan bir avukat, Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a "Eşiniz, sizi aldattığını bu salonda ikrar etti. Haberiniz var mı?" diye sorunca Melek Güran "Eşim beni aldatmaz." yanıtını verdi.
"HEDİYE 3-4 KEZ ARADIN MI?" SORUSUNA "HATIRLAMIYORUM" DEDİ
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren'in Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a "Olay günü için demiyorum. Sen Hediye’yi 3-4 defa cevapsız kalacak şekilde başka bir zaman aradın mı?" sorusuna Melek Güran "Hatırlamıyorum." dedi.
"15:39'DA NEREDEYDİN" SORUSUNA CEVAP
Savcının, Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a "15:39’da neredeydiniz?" diye sormasının ardından Melek Güran "Evdeydik." dedi.
"EŞİNİZİN BAZI YÖNLENDİRMELERİ OLDU MU?" SORUSUNA SALİM'İN EŞİNDEN CEVAP
Mahkeme Başkanı'nın "Eşiniz jandarmayı yönlendirmiş Narin bulunamasın diye, iddia bu. Yaşandı mı böyle bir şey?" sorusuna "Hayır" yanıtını verdi.
SALİM GÜRAN'IN EŞİ GELDİ
Narin'in amcası Salim Güran'ın ifade vermek üzere geldiği aktarıldı.
ANNEANNENİN İFADESİ BİTTİ
Hakim yaşı fazla olan anneannenin ifadesini kısa tuttu.
Mahkeme Başkanı, kendisine kadınlar arasındaki kavgayı sordu.
Narin’in anneannesi: "Ben şahit olmadım," dedi. İfadesi bitti.
Çok yaşlı olan anneanne, jandadma eşliğinde çıkarıldı.
NARİN'İN ANNEANNESİ GELDİ
Çocukların ifadesinin tamamlanmasının ardından Narin’in İstanbul’da yaşayan anneannesinin tanık olarak mahkemeye getirildiği ve Türkçe bilmediği için Kürtçe bilen bir jandarmanın tercüme yapacağı aktarıldı.
ÇOCUKLARIN İFADESİ TAMAMLANDI
SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile ifade vermek üzere adliye içerisindeki A.G.O. (Aile Gelişim Odası) odasında bulunan çocukların ifadesi tamamlandı.
Mahkeme Başkanı: "Çocukları çıkarıp evlerine gönderebilirsiniz."
SALİM GÜRAN’I KIZI DA YALANLADI
Salim Güran’ın kızı, 16 yaşındaki G.G. SEGBİS ile ifade vermek üzere pedagog eşliğinde anlatıyor.
Pedagog: "Baban kaçta çıktı?"
G.G.: "15.30 gibi babam çıktı."
Pedagog: "Nereye?"
G.G.: "Tarlaya gitmiş."
Pedagog: "Sonra ne oldu?"
G.G.: "Eve gelmedi."
Pedagog: "Sonra babanı ne zaman gördün?"
G.G.: "Babam eve gelmedi. Narin kaybolunca babamı aradım."
Pedagog: "O zaman saat kaç gibiydi?"
G.G.: "Karanlıktı.. Yüksel yenge geldi, kalktı çaldı."
Pedagog: "Peki, baban 15.30 gibi evden çıktı ya, hiç telefonla konuşup sana bir şey söyleme dedi mi?"
G.G: Hayır
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Kendisi evden çıkmış mı? Hiç, babası evden çıktıktan sonra eve gelen oldu mu?"
Pedagog: "Peki, baban evden çıktıktan sonra siz ne yaptınız?"
G.G.: "Oturduk."
Pedagog: "Evde kimler vardı?"
G.G.: "(Duyamadım.)"
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Enes eve gelmiş mi, hiç sorar mısın?"
Pedagog: "Enes sizin evinize gelmiş mi?"
G.G.: "Hayır, hiç gelmedi. Ben de evden hiç çıkmadım."
NARİN'İ BAKKALDAN GELİRKEN GÖRDÜ
Pedagog: "Sen Narin’i kaybolduğu gün gördün mü?"
M.K.: "Camide gördüm."
Pedagog: "Sonra Narin’i nerde gördün?"
M.K.: "Bakkaldan geliyordu."
Pedagog: "Narin, ne yapıyorsun dedim."
M.K.: "Bakkaldan geldim,"
BARAN GÜRAN TEKRAR DURUŞMA SALONUNA GELDİ
Baran Güran tekrar duruşma salonuna geldi. Mahkeme Başkanı "Baran'a kardeşlerinin yanına git." dedi. 9 yaşındaki bir tanığın ifadesi pedagog eşliğinde dinleniyor.
MAHKEME BAŞKANI: BUNU SÖYLEMEKTEN UTANIYORUM
Mahkeme salonunda ifadesi aşınan çocuklarla ilgili tartışma yaşandığı kaydedildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın avukat "Çocuğun dinlenmesi gerekiyor" dedi. Mahkeme Başkanı ise "Size bunu izah etmekten utanıyorum." ifadelerini kullandı.
NARİN’İN 6 YAŞINDAKİ KARDEŞİNİN İFADESİ ALINACAKTI, İPTAL EDİLDİ
Pedagog: "Hiç annenin yanınıza geldi mi? Enesler bir aradayken?"
Çocuk M.E.G.: "Hayır. Bir şey diyeceğim. Eren durmuyor, ikide bir gitmek istiyor, söylemek istedim."
Sanık Avukatı: "Biraz hassasiyet."
Mahkeme Başkanı: "Tamam, son soru…
(Eren ağlayıp bağırmaya başladı)
Mahkeme başkanı: Eren’i içeri alın."
(Eren ağlıyor, 6 yaşlarında.)
Sanık avukatları hassasiyet talep ediyor.
Mahkeme başkanı: iki çocuğun da ifadesi alınmasın tamam.
"KİMSE ENES’E KIZDI MI, KİMSE ENES’E SATAŞTI MI?"
Mahkeme Başkanı: "Kadınlar arasındaki tartışmanın ulaştığı söylemiyor, sorar mısınız?"
Pedagog soruyor: "Narin'in kaybolduğu gün kadınlar arasında bir tartışma oldu mu?"
M.E.G.: "Ben görmedim, babamın yanındayım."
Mahkeme Başkanı: "Tamam, görmedim diyorsa tekrar sormayalım."
Pedagog: "Narin kaybolduktan sonra kimse Enes’e kızdı mı, kimse Enes’e sataştı mı?"
M.E.G.: "Yok, olmadı."
Pedagog: "Şimdi sen evden ilk çıktığında Enes’in yanında kim vardı?"
M.E.G.: "Muhammet ve Yağmur vardı."
Pedagog: "Enes hiç Tahirlerle birlikte miydi?"
M.E.G.: "Bilmiyorum."
Mahkeme Başkanı: "Kadınlar arasındaki tartışmanın ulaştığı söylemiyor, sorar mısınız?"
Pedagog soruyor: "Narin'in kaybolduğu gün kadınlar arasında bir tartışma oldu mu?"
M.E.G.: "Ben görmedim, babamın yanındayım."
Mahkeme Başkanı: "Tamam, görmedim diyorsa tekrar sormayalım."
SAVCI ISIRIK İZLERİNİ SORDU
Pedagog: "Kerem Güran seninle birlikte çeşmeye gittiğini belirtiyor. Saat 15.00 gibi."
M.E.G.: "Saati öyle değil."
Pedagog: "Sende bir yanılma olabilir mi?"
M.E.G.: "Saati hatırlamıyorum ama çeşmeye gittim."
Pedagog: "Abin Enes’in davranışı nasıldı?"
M.E.G.: "Ben iki üç geç bayıldım."
Pedagog: "Evet, çünkü endişelendin ama abinin davranışları nasıldı?"
M.E.G.: "Abim mısır tarlasına gidip aradı."
Pedagog: "Peki, kendini ısırması, yüzündeki morluklar nasıl olmuş, biliyor musun?"
M.E.G.: "Yok."
MAHKEME ARAYA GİRDİ
Soruların net bir sorulmasını isteyen hakim, "Ben size iddiayı anlatayım, siz uygun bir dille anlatın. Söz konusu Narin’in cansız bedeninin evde olmasıyla ilgili." dedi.
ÇOCUK TANIK SALİM GÜRAN'I OKULDA GÖRMÜŞ
Çocuk tanık M.E.G., Narini aramadan önce amca Salim Güran'ı okulun civarında gördüğünü söyledi. Narin'i ararken Nevzat Bahtiyar'ın kendilerini duymadığını ifade eden M.E.G., "Onu okulun orada gördüm. Sonra Salim’in evine gittik, Gizemgil açtı kapıyı. Halit Zeyno orada oradaydı, Narin’i arıyoruz dedim" dedi.
"HEDİYENİN GELDİĞİNİ NERDEN BİLİYORSUN?"
Pedagog, çocuk M.E.G.’ye "Sen uyandığında evde kimler vardı?" diye sorunca M.E.G.: "Annem vardı ve Eren vardı." dedi. Ağabeyinin evden çıkma zamanını bilmediğini söyleyen çocuğa "Hediye yengeni gördün mü?" dendiğinde "Geldiğini görmedim." yanıtnı verdi. "Nereden biliyorsun geldiğini?" sorusuna ise "Eren dedi." yanıtını verdi.
TANIK ÇOCUKLARIN SORGUSUNA GEÇİLDİ
Dava dosyasında yer alan 26 tanıktan Osman Güran, Muhammet Kaya, Gazal Bahtiyar, Baran Güran ve Maşallah Güran dinlendi. Aralarında çocuklarında yer aldığı 21 tanık daha dinlenecek.
Tanık çocuklar, SEGBİS üzerinden psikolog eşliğinde sorgulanacak.
Çocuk M.E.G dinleniyor.
Duruşmaya ara verildi...
HAKİM'DEN RÜYA TEPKİSİ
Sanık avukatı, Maşallah Güran’a soruyor: "Arif ile Nevzat arasında bir araç yüzünden gerilim olmuş. Daha sonra Gazal Bahtiyar, Nevzat Bahtiyar’ın eşi, 'Hakkımı helal etmiyorum, parayı verdik zor durumda kaldık,' demiş."
Baran Güran: "Benim evimde böyle bir şey olmadı."
Sanık avukatı: "Narin’in kaybolmasının ardından Gazal Bahtiyar, 'Biz buralardan gideceğiz,' dedi mi?"
Baran Güran: "Hayır. Şunu söylemek istiyorum, yangın çıkmadan önceki gün Yüksellerdeydik, Yüksel ağladı, sigara verdim. Rüya gördüm, ‘köy yanıyordu,' dedi. Sonraki gün köy yandı. Böyle bir şey olabilir mi?"
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Olur, olur, rüyalar alemi diye bir şey var."
SALİH GÜRAN SORU SORMAK İSTEDİ
Mahkeme Başkanından Maşallah Güran’a sordu "Narin size geldiğinde, Yüksel sizi arar mıydı genel olarak?"
Maşallah Güran: "Narin, annesinden izin alır, öyle gelirdi."
Mahkeme Başkanı: "Karanlık olunca nasıl dönerdi?"
Maşallah Güran: "Ya oğlum bırakırdı ya abisi gelirdi."
Mahkeme Başkanı, Yüksel, Enes ve Salim Güran’a seslendi: "Tanıklara soru sormak istiyor musunuz?"
Enes soru sormak istedi.
Enes Güran: "Yenge, ben annemin yanındayım, beni gördün mü tepede? Muhammet de yanımdaydı."
Maşallah Güran: "Görmedim."
Salim Güran, Maşallah Güran’a soru sormak istedi.
Ne dediği anlaşılmadı; yüksek sesle bir şey söyledi.
Mahkeme Başkanı müdahale ederek, soruyu iptal etti.
NARİN CİNAYETİNDEN SONRA HALILAR YIKANDI MI?
Yenge Maşallah Güran, halıların yıkandığı iddialarının sorulması üzerine halıların yıkanmadığını söyledi.
KADIN SAVCI SORGULADI
Savcı (kadın), Maşallah Güran’a soruyor: "Birsen, ilk beyanı ile ilgili Maşallah Güran’ın yanına geldi. Ses net duyulmuyor."
Savcı: "Birsen’in ifadelerini soruyor."
ANNE GÜRAN, ÖNCE YENGE MAŞALLAHIN EVİNE GİTMİŞ
Mahkeme Başkanı, Maşallah Güran’a soruyor: "Sizin eviniz nerede?"
Maşallah Güran: "Köyde."
Mahkeme Başkanı: "Neresinde?"
Maşallah Güran: "Tepenin altında."
Mahkeme Başkanı: "Arif’in evi ile ne kadar mesafe var?"
Maşallah Güran: "Bilmiyorum."
Mahkeme Başkanı: "Sizin evinizden Ariflerin evini görebiliyor musunuz?"
Maşallah Güran: "Yok."
Mahkeme Başkanı: "Yüksel ilk size geliyor değil mi, Narin nerede diye?"
Maşallah Güran: "Evet."
Mahkeme Başkanı: "15.15-15.30 arasında Yüksel’in evinde bir hareketlilik gördün mü?"
Maşallah Güran: "Görmedim."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ın evini görebilir misin?"
Maşallah Güran: "Göremem."
Mahkeme Başkanı: "Hareketlilik duymadın mı?"
Maşallah Güran: "Duymadım."
YENGE MAŞALLAH GÜRAN DA BİR İSMİ İŞARET ETTİ
Mahkeme Başkanı: "Salim’de şüpheli bir şey sezdin mi?"
Maşallah Güran: "Her zamanki haliydi."
Mahkeme Başkanı: "Panik ve heyecan var mıydı?"
Maşallah Güran: "Yoktu."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ı tanır mısın?"
Maşallah Güran: "Komşumuzdu."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat ve Güran ailesinin arası nasıldı?"
Maşallah Güran: "Bugüne kadar iyiydi, bu saatten sonra bizim için bittiler."
Mahkeme Başkanı: "Niye?"
Maşallah Güran: "Şüphe ona gidiyor."
Mahkeme Başkanı: "Şüphe Enes’e de, Salim’e de, Yüksel’e de gidiyor."
Mahkeme Başkanı: "O kamera görüntülerini çıkarın lütfen."
Maşallah Güran: "Çıkacak."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’la husumet yok mu?"
Maşallah Güran: "Yoktu."
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ın birini öldürme ihtimali var mı?"
Maşallah Güran: "Şuana kadar yoktu."
Mahkeme Başkanı: "Salim’in var mı?"
Maşallah Güran: "Yok."
Mahkeme Başkanı: "Enes ve Yüksel öldürür mü?"
Maşallah Güran: "İnanmıyorum."
KADINLAR KAVGASINDA KOMUTANIN NE SÖYLEDİĞİNİ AÇIKLADI
Yenge Maşallah Güran, Mahkeme Başkanı sorular sormaya başladı.
Mahkeme Başkanı: "Kadınlar kavgası nedir?"
Maşallah Güran: "Narin’in bulunduğu gün Hülya komutan geldi, Yüksel’e haber verdi, 'Başın sağ olsun' dedi. Yüksel de, 'Hani bana söz vermiştin,' dedi. O anda çığlık attı, bayıldı. Sonra ekip onu ambulansa aldı. Ben de dedim, 'O Narin, hangi şerefsizler sana kıydı? Allah belanı versin.' Özür diledim küfür için."
Mahkeme Başkanı: "Burada küfür serbest, her şeyi anlat. Her şeyin herkes tarafından bilindiğini söylemişsin, beni konuşturmayın demişsin."
Maşallah Güran: "Hayır, kesinlikle öyle demedim."
Mahkeme Başkanı: "Erkekler sizin ağzınızı kapatmaya çalışmış."
Maşallah Güran: "Hayır, öyle bir şey yok."
Mahkeme Başkanı: "Birsen’in ağzını kapatanlar oldu mu?"
MAŞALLAH GÜRAN GELİP YEMİN ETTİ
Muhammet Kaya'nın ifadesi sona erince yenge Maşallah Güran gelip yemin etti.
MUHAMMET KAYA’NIN TANIK İFADESİ SONA ERDİ
Tanık Muhammet Kaya'nın tanık ifadesini sona erdiği kaydedildi.
Mahkeme Başkanı: "Sayın Salim Güran, özellikle çingeneler konusunda sizi yönlendirdi mi?"
Muhammet Kaya: "Hayır, biz sadece terliği bulduk."
Mahkeme Başkanı: "Tamam, bunu da sorduk zaten."
Avukat: "Salim Güran gece kendi aracıyla Eğerturmaz Deresi'ne gitti mi?"
Muhammet Kaya: "Ben görmedim, hayır."
Mahkeme Başkanı: "Muhammet, seni müsait bir yere alalım."
Muhammet Kaya’nın tanık ifadesi sona erdi.
KUZEN MUHAMMET'TEN İŞKENCE İDDİASI
Kuzen Muhammet Kaya, istihbarat personeli tarafından işkenceye uğradığını iddia etti.
Muhammet Kaya: "Beni 9 saat, 20 tane istihbarattan kişi darbetti."
Mahkeme Başkanı: "Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nda suç duyurusunda bulunabilirsiniz."
"SALİM GÜRAN GELDİ, KARAKOLA GİTTİM"
Mahkeme Başkanı, Muhammet Kaya’ya soruyor: "Yani senin terliği unutmandaki sebep evdeki kargaşa mıydı?"
Muhammet Kaya: "Evet, ve 36 saat uykusuzdum."
Mahkeme Başkanı: "Ne iş yapıyorsun?"
Muhammet Kaya: "Memurum."
Mahkeme Başkanı: "Memursun, kendini iyi ifade ediyorsun ama bunu unutabilmen ilginç geldi. Belki bu yüzden tutuklusundur. İlk hemen birilerine göstermen gerekmez miydi?"
Muhammet Kaya: "Yanımda sürekli birileri olduğu için terliği hatırlayamadım. Sonra Baran’ı aradım, fotoğrafını attım. İki dakika geçti, Baran aradı, çığlık sesleri oldu, 'Kim buldu?' dediler, 'Ben buldum' dedim. Salim Güran geldi, karakola gittim."
Mahkeme Başkanı: "Terliğin Narin’in terliği olmadığını nasıl anladınız?"
Muhammet Kaya: "Komutan dedi, 'Hiç mi fark etmediniz? 8 yaşında kız 25 numara terlik mi giyer?'"
KUZEN MUHAMMET KIRMIZI TERLİĞİN SIRRINI AÇIKLADI
Tanıklık yapan Narin'in halasının çocuğu Muhammet Kaya, kırmızı terliği nasıl bulduğunu şu sözlerle açıkladı:
Mahkeme Başkanı: "O gün neredeydin?"
Muhammet Kaya: "Sabah 8’de uyandım, davetiye dağıtıyordum. Kuzenime akşam haber geldi, Narin kaybolmuş diye. Köye geldik. Köyü aramaya başladım. Kuyulara baktım."
Mahkeme Başkanı: "Terliği bulduğun güne gelir misin?"
Muhammet Kaya: "İkinci gün süt almaya gidiyordum. Es geçtim, yan tarafta çingenelerin çadırı vardı, onlarındır diye düşündüm."
Mahkeme Başkanı: "Terliğin üzerinden mi geçtin?"
Muhammet Kaya: "Evet, yolun ortasındaydı."
Mahkeme Başkanı: "Peki, kimse görmeden neden sen gördün? Sana kimse o terliği oraya koy, jandarmayı ortaya çek diyen oldu mu?"
Muhammet Kaya: "Hayır."
Mahkeme Başkanı: "Peki, neden sen buldun? Hikmeti nedir?"
Muhammet Kaya: "Ben geçtim, gördüm ama çingenelerin sandım, sonra ne olur olmaz, yengeme göstereyim dedim. Köye gittim, dayımın evinde bir kargaşa vardı."
BABA ARİF GÜRAN HASTANEYE KALDIRILDI
Baba Arif Güran hastaneye tedbir amaçlı hastaneye kaldırılırken Osman Güran'ın sorularının bittiği ve Muhammet Kaya'nın getirildiği kaydedildi.
EN ÖNEMLİ DELİLLERDEN BİRİNİ KUZEN OSMAN AÇIKLADI
Mahkeme Başkanı, Osman Güran’a soruyor.
Mahkeme Başkanı: "Osman Bey, tanıklık yapmak zorunda değilsiniz. Bu hakka sahipsiniz. Tanık olmak ister misiniz?"
Osman Güran: "İstiyorum."
Mahkeme Başkanı: "Evet, Osman Bey, sizi dinliyorum. Olay gününü anlatın."
Osman Güran: "Ben sadece Enes ile o gün görüştüm. Patikadan yengem seslendi, Narin kayboldu diye. O gün öncesinde Enes’i görmedim. Ben şehir merkezinde kalıyorum. Enes ile kaybolduğunu anladığımız zaman görüştük. Sohbetimiz olmadı ama aynı ortamdaydık." (Mahkeme heyeti kendi arasında konuşuyor)
Mahkeme Başkanı: "Terlik konusunu açar mısın?" Osman Güran: "Arabada kırmızı terlik gördüm, bu kimin dedim, Baran’a fotoğrafını attım."
Mahkeme Başkanı: "Terliği ne zaman buldunuz?"
Osman Güran: "Ya ertesi gün ya sonra…"
Savcı, Osman Güran’a soruyor: "‘6 kez o yolu kullandım ama görmedim’ dedin mi?"
Osman Güran: Evet ama görmemiştim
NARİNİN KUZENİ OSMAN GÜRAN KÜRSÜDE
Baran Güran yerine gönderildi. Narin’in kuzeni Osman Güran, tanık olarak konuşacak.
BİR MAHREM SORUDA AĞABEY BARAN'A SORULDU
Enes Güran’ın avukatı, Baran Güran’a "Salim Güran, Enes’i dövdü mü hiç?" diye sorunca Baran, "Bilmiyorum." yanıtını verdi. Avukatın "Yaramazlık olunca peki?" diye sorması üzerine "Yaramazlık olursa bilmiyorum." demesi üzerine "Salim Güran’ın böyle yeğenlerini dövme durumu var mı?" sorusu yöneltildi. Bunun üzerine ise Baran, sadece "Yok." yanıtını verdi.
Avukat, ağabey Baran'a "Enes annesi ve amcasını öyle görse ne yapardı Baran?" diye sorunca Baran, "Kafasına sıkardı." yanıtını verdi. "Narin’in ölümünü saklar mıydı?" sorusuna ise "Asla. "Enes, öyle görünce silah olmasa bıçaklardı." diyerek Salim’i kastettiği belirtildi.
Enes Güran’ın avukatı, Baran Güran’a soruyor: "Salim Güran, Enes’i dövdü mü hiç?"
Baran Güran: "Bilmiyorum."
Avukat: "Yaramazlık olunca peki?"
Baran Güran: "Yaramazlık olursa bilmiyorum."
Avukat: "Salim Güran’ın böyle yeğenlerini dövme durumu var mı?"
Baran Güran: "Yok."
Avukat: "Enes annesi ve amcasını öyle görse ne yapardı Baran?"
Baran Güran: "Kafasına sıkardı."
Avukat: "Narin’in ölümünü saklar mıydı?"
Baran Güran: "Asla."
Avukat: "Enes, öyle görünce silah olmasa bıçaklardı." (Salim’i kastediyor)
"KENDİSİ CİNAYET İŞLEDİM DİYOR ZATEN"
Yüksel Güran’ın avukatı, Baran Güran’a soruyor: "Siz de olayı öğrenince kendinize zarar verdiniz. Enes de öyle. Diğer kardeşlerinizden böyle olan oldu mu?"
Baran Güran: "Osman telefonu kırdı, ben kafamı bile duvara vurdum. Annem üzülmesin diye gece dama gidip yalnız ağlardım."
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Baran, az önce Nevzat soğukkanlı dedin, para vermiş dedin, o zaman neden şüphelenmedin?"
Baran Güran: "Köy ortamı olduğu için şaşırmadım."
Mahkeme Başkanı: "Tamam, normal, gelip dini bakış açısıyla çocuk sevindirmek için para verebilir ama sen şimdi soğukkanlı deyince sana şimdi soruyorum."
Baran Güran: "Kendisi cinayet işledim diyor zaten."
Mahkeme Başkanı: "Hayır demiyor, ortadan kaldırdım diyor."
"NEVZAT 50 CİNAYET İŞLEMİŞ GİBİ SOĞUKKANLI"
Baran'a "Nevzat kardeşini öldürmüş olabilir mi?" sorusu sorulunca Baran, "Yapabilir çünkü 50 cinayet işlemiş gibi soğukkanlı" dedi.
"BEN DE KAFAMI VURDUM, GÖRDÜNÜZ MÜ?"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Avukatı, Baran Güran’a soruyor:
Avukat: "Enes madde kullanıyor muydu?"
Baran Güran: "Hiç öyle bir şeye şahit olmadım. Kimseyle kavga bile etmezdi."
Avukat: "Ama kolunu ısırmış."
Baran Güran: "Ben de kafamı vurdum, gördünüz mü?"
"AİLEM HAYATIM BOYUNCA KARAKOL GÖRMEDİ"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Avukatı, Baran Güran’a soruyor
Avukat: "Arama çakışmaları oldu. 19 gün kardeşin aranıyor, yanlış yönlendirme tutanakları var. Bu konuda ne düşünüyorsun?"
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Avukat Bey, şunu sormak istiyor: Çelişkileri plan dahilinde mi yaptınız?"
Baran Güran: "Benim ailem hayatım boyunca karakol görmedi. Bunları neden kimse konuşmuyor?"
"NEVZAT'IN KARDEŞİMİ KAÇIRDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Gazeteci Mehmet Altunışık ise davadaki şu detayı paylaştı:
Soru: Baran kardeşine sence ne oldu?
Baran: Bu pislik (Nevzat'ı gösteriyor) tarafından kaçırıldığını düşünüyorum..
BARAN YALAN SÖYLEDİĞİNİ İTİRAF ETTİ
Baro'dan avukatlar ağabey Baran'a "Bir beyan var, '5 saat aradık, bulamadık Narin’i.' Neden böyle dedin?" diye sorunca Baran "1 saattir kayıp desem, ilgilenmezler diye öyle dedim." diyerek yalan söylediğini itiraf etti.
"AİLE BÜYÜĞÜ BİZİZ, BİZ KARAR VERİRİZ"
Nahit Eren, Baran Güran’a soruyor.
- Nahit Eren: "Biz Narin’in köyde defnedilmesini istemiyorduk. Sen o zaman ne dedin?"
- Baran Güran: "Ben köy dışında bir yere defnedilmesini istemiyorum dedim."
- Nahit Eren: "Ben sana söyleyeyim, ne dediğini?"
- Baran Güran: "Ne dedim?"
- Nahit Eren: "Bu konuda benim ve babam dışında başkası söz hakkı söyleyemez dedin."
- Baran Güran: "Evet, doğru dedim."
- Nahit Eren: "Aile büyüğü biziz, biz karar veririz dedin yani?"
ARİF GÜRAN AĞLIYOR
Baba Arif Güran, 5 dakika dışarı çıkıp gelmek için müsade istedi. (Ağlıyor)
NAHİT EREN ÖZÜR DİLEDİ
Mahkeme Başkanı: "Benim derdim adaleti ortaya çıkarmak. Dün kamera dediniz, onu yazacağım." Sanık avukatları, Nahit Eren’e tepki gösteriyor.
Mahkeme Başkanı: Kimseyi salondan çıkarmak istemiyorum.
Diyarbakır Barosu avukatları, Nahit Eren’e gösterilen tepkiye, yanıt veriyor. “Yanlış bir şey yapılmadı”
Nahit Eren, tekrar söz aldı: "Duygusal ve manevi bir tepki olduğunu dileyerek özür diliyorum." Tekrar, Baran’a soru soruyor.
BABA SİNİR KRİZİ GEÇİRDİ SALONDAN ÇIKARILDI
Aile bireyleri tepki gösterirken baba Arif Güran salondan çıkarıldı.
BABA ARİF FENALAŞTI. BENİ ÖLDÜRÜN DİYE BAĞIRDI
Baba Arif fenalaşıyor. “ beni öldürün” diye bağırıyor.
MAHKEME BAŞKANI AĞABEYİ SIKIŞTIRACAK SORUYU SORDU
Mahkeme Başkanı: "Narin kızımızın kaybolduğunu ne zaman öğrendin?"
Baran Güran: "Akşam 8 sıralarıydı."
Mahkeme Başkanı: "Bu olaylardan sonra aile kendi arasında toplantılar yapmış, amcalarınız eve kamera kurmuş, ne diyorsun?"
Baran Güran: "Sayın hakim, gizli toplantı herkesin göreceği yerlerde mi yapılır? Bazen bakanlar geliyordu köye, misafirleri çıkarıyorduk. Kimseyle toplantı olmadı. Özel bir toplantı olsaydı köyde yapılmazdı."
Mahkeme Başkanı: "Peki, kadınlar kavgası var mı?" Baran Güran: "Orada değildim." Mahkeme Başkanı: "Kadınların neden kavga ettiği konusunda bilgi sahibi misin?"
Baran Güran: "Küçük bir melek söz konusu olduğu için gerginlik çoktu."
Mahkeme Başkanı: "Bu olay ‘siz her şeyi biliyorsunuz, susuyorsunuz’ konusundan değil mi?"
Baran Güran: "Bence değil, orada masum bir çocuk var."
BARAN GÜRAN TANIKLIK YAPACAK
Mahkeme Başkanı, Baran Güran’a tanıklık yapıp yapmak istemediğini sorunca Baran "İstiyorum" yanıtını verdi.
"DURUŞMAYA BAŞLIYORUZ, SESSİZLİK"
Mahkeme Başkanı "Artık duruşmaya başlıyoruz, sessizlik." dedi.
DURUŞMANIN BAŞLAMASI BEKLENİYOR
Duruşmanın başlaması beklenirken mahkeme heyeti, sanıklar, tanıklar, avukatlar ve izleyiciler yerini aldı.
SALİM VE NEVZAT DA SALONA GETİRİLDİ
Mahkeme salonuna Enes, Yüksel ve Barn'ın ardından Salim ve Nevzat da getirildi.
BARAN GÜRAN TANIK OLARAK GETİRİLDİ
Mahkeme Başkanı, Baran Güran’ın tanık olarak içeri çağrılmasını istedi. Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar da jandarma eşliğinde salona getirildi.
ENES VE YÜKSEL GÜRAN DA SALONA GİRDİ
Mahkeme Başkanı'nın ardından anne Yüksel ve Enes Güran da salona getirildi.
MAHKEME BAŞKANI SALONA GİRDİ
Mahkeme Başkanının salona giriş yaptığı kaydedildi. Erkek ve genç olduğu kaydedildi.
Narin davasında 2. gün. Dava başladı. Bugün tanıklar dinlenecek
ARİF GÜRAN SALONA GETİRİLDİ
Baba Arif Güran, avukatıyla birlikte mahkeme salonuna giriş yaptı.
DÜN 4 SANIK HAKİM SORGUSUNA ÇIKTI
Türkiye'nin içini yakan Narin cinayeti davasında ilk duruşma dün görülürken tutuklu sanıklar amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve Narin'in cesedini taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar, hakim karşısına çıktı.
13 SAAT SÜREN DAVAYA SADECE 1 SAAT ARA VERİLDİ
Sabah saat 9:00'da başlayan dava gece saatlerine kadar sürerken davaya sadece 15:00-16:00 saatleri arasında 1 kez ara verildi.
Mahkeme Narin’in babası Arif Güran'ın ‘müşteki’, aralarında tutuklu sanıkların da bulunduğu 21 kişinin ise ‘tanık’ sıfatıyla katılması için ‘zorla getirme’ kararı çıkarıldı.
NARİN GÜRAN CİNAYETİ DAVASINDA BUGÜN 2'NCİ GÜN
Tutuklu sanıklar ilk duruşmada çıktıkları hakim sorgusunda cinayete dair net ve tutarlı ifadeler veremezken duruşma ertelendi.
4 sanığın yargılandığı Narin Güran cinayeti davası 2'nci gününde, bugün 09,00'da başladı.