Lise öğrencisinin gözü 3 liralık hırsa kurban gitti: Kağıt üstünde yasak sokakta serbest:
Konya'da Karatay Fen Lisesi’nin 11. sınıf sıralarında akademik geleceğini inşa eden 16 yaşındaki Mustafa Damkacı için 23 Aralık akşamı, asırlardır süren bir geleneğin parçası olarak başlamıştı. Konya’da "Şivlilik" olarak bilinen ve çocukların fener alayı eşliğinde şeker topladığı bu kutlama, Damkacı için Sivaslı Ali Kemal Parkı’nda, maliyeti sadece birkaç lira olan sert plastikten mamul bir patlayıcının yarattığı karanlıkla son buldu.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi’nin acil servisine kaldırılan genç öğrencinin sol gözündeki görme yetisi, şu an yerini belirsizliğe ve yoğun bir iç kanamaya bırakmış durumda. Olay, sadece bir "kaza" olarak değil, denetimsiz piyasa koşullarında üretilen patlayıcıların çocukların erişimine ne kadar açık olduğunun somut bir kanıtı olarak kayıtlara geçti.

ÜRETİM MALİYETİ VE 'ŞARAPNEL' ETKİSİ
Damkacı’nın tedavisi sürerken, operasyonu yürüten Op. Dr. Mehmet Adam’ın tespitleri, eğlence sektöründeki üretim standartlarındaki tehlikeli değişimi gözler önüne serdi.
Doktor Adam’a göre, 10-15 yıl önce karton malzemeyle kaplanan ve yaralayıcılığı sınırlı olan "torpil" benzeri patlayıcılar, son yıllarda maliyetleri düşürmek ve üretimi hızlandırmak adına sert plastikle kaplanmaya başlandı. Bu endüstriyel tercih, basit bir patlayıcıyı, patlama anında etrafa saçılan ve vücuda saplanan bir şarapnele dönüştürüyor.
Damkacı’nın gözüne isabet eden de işte bu sert plastik parçalardan biriydi. Op. Dr. Adam, mevcut durumu şu tıbbi gerçeklikle özetledi:
"Hastamız çok ciddi bir göz içi kanamayla geldi. Şu anda görmüyor. Gözün arkasında, retinasında veya lensinde kalıcı bir hasar olup olmadığını kanamadan dolayı henüz belirleyemiyoruz. Durumunu yatarak izliyoruz."

'YASAK' ETİKETLİ ÜRÜNE ERİŞİM KOLAYLIĞI
Olayın ardından hastane koridorlarında bekleyen anne Naciye Damkacı’nın ifadeleri, kağıt üzerindeki yasaklar ile sokaktaki ticari gerçeklik arasındaki uçurumu ortaya koydu. "Güya yasak deniliyor ama yasak olmadığını görüyoruz" diyen anne Damkacı, yasal düzenlemelere rağmen çocukların bu tehlikeli maddelere erişiminin denetlenemediğine dikkat çekti.
Fen Lisesi öğrencisi olan oğlunun şu an sınav salonunda olması gerektiğini hatırlatan anne, "Yasak olan bir şey nasıl bu kadar rahat üretilip satılabiliyor?" sorusunu yönelterek, yasa koyucuları ve denetçileri göreve çağırdı. Mustafa Damkacı ise yaşadığı o anı, "Patlamayı önce burnumda hissettim, sonra gözümü yaraladı ve yere yığıldım. Yoktan bir sebepten dolayı gözüm bu hale geldi" sözleriyle anlattı.
Eve dönüş yolunda kaza: Liseli genç hayatını kaybetti
3-5 LİRALIK EĞLENCENİN KALICI MALİYETİ
Tıbbi müdahale sürerken, sağlık profesyonelleri her bayram ve kutlama döneminde benzer vakalarla karşılaştıklarını ve sayıların azalmadığını belirtiyor. Op. Dr. Adam, mesleki tecrübesine dayanarak, "yoldan geçen masum çocukların" uzuvlarını kaybetmesine neden olan bu döngünün tek çözümünün üretim ve satışın kesin olarak yasaklanması olduğunu vurguladı.
Doktorun yaptığı maliyet analizi ise olayın trajik boyutunu özetler nitelikteydi:
"Bu çocuklar, 3-5 liralık bir eğlence için hayatlarının geri kalanını engelli olarak geçirebiliyorlar. Uzuv kaybı olmasa bile yaşanan stres ömür boyu bir ders niteliği taşıyor; ancak bu dersi çocukların yaralanma sayısını sıfıra indirerek topluma yaymak zorundayız."
Kaynak:Demirören Haber Ajansı (DHA)