İstanbul'un Anadolu Yakasındaki toprakların üçte biri bakın kime ait çıktı!

2012 yılında Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük miras davasını açanlar arasında Karamürselli 80 kişilik bir Boşnak sülalesi bulunuyor.

Arazinin üçte birine sahip olduklarını iddia eden 165 mirasçı arasında Karamürselli Ömer Öztürk, İbrahim Öztürk, Ali Öztürk, Mustafa Konuş ve Barış Konuş gibi isimler yer alıyor. Ayrıca Bursa'nın çeşitli ilçelerindeki mirasçılar da davaya dahil.

TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK MİRAS DAVASINDA SON AŞAMAYA GELİNDİ

Geçtiğimiz günlerde Karamürsel’de bir kafede İstanbul Barosu'na bağlı 20 avukatla tüm mirasçılar bir araya geldi. Avukatlardan alınan bilgilere göre, Türkiye’nin en büyük miras davasının son aşamasına gelindiği belirtildi.

Dava, 16 Mayıs 2012’de İstanbul Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde başlamıştı. Alemdağ, Sultanbeyli, Kurtköy, Paşaköy, Büyükbakkalköy ve Samandra’yı kapsayan, Emirli ve Ömerli Barajı’nı da içeren 125 milyon metrekarelik arazinin sahipliği için 165 kişi yargıya başvurdu.

Davacılar, Maliye Hazinesi ve Orman Genel Müdürlüğü’nden ya araziyi teslim almayı ya da 15 milyar TL değerindeki bedeli ödemeyi talep ediyor. Dava sürecinde dönemin Demokrat Partili siyasetçileri, hakimleri ve avukatları da yer alıyor.

GEÇMİŞTE NELER OLMUŞTU?

Arazinin geçmişi oldukça ilginç. 1911’de, dönemin Denizcilik Bakanı Hasan Hüsnü Paşa’nın oğlu Hilmi Bey tarafından Yahudi asıllı Frans Filipson’a satılmış. Filipson'un ölümünden sonra, mirasçıları 1 Mart 1954’te arazileri elden çıkarmış.

Ancak, tapu devri işlemleri tamamlanmamış ve bu yüzden alıcılar davacı olmuş. Eyüp Asliye Hukuk Mahkemesi, 22 Mart 1954'te araziyi yeni sahipleri adına tescil etti. Ancak, 165 kişinin ortak avukatı Ali Elbeyoğlu, kadastro çalışmaları yapılmış olmasına rağmen mahkeme kararının uygulanmadığını belirtiyor.

Elbeyoğlu'na göre, tüm taşınmazlar Maliye Hazinesi adına tescil edilmiş ve bu durum anayasa aykırı. Mahkeme, davacıların tapuları kapsamında olan 14 milyon 136 bin 817 metrekarelik kısmı tescil ederken, 7 bin 368 bin 483 metrekarelik kısmı devlet ormanı olarak kaydedilmiş. Müvekkillerinin arazilerinin büyük kısmı tescil edilmemiş.

Şu an için, arazilerin orman sınırları içinde olup olmadığının belirlenmesini ve mevcut tapuların müvekkillerinin adlarına tescil edilmesini bekliyorlar. Ayrıca, mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ve zararlarının tazmin edilmesi için 2B vasfındaki yerlerle ilgili müracaatlar yapıldığını belirtiyor. Dava süreci devam ediyor ve uygulanmayan tapuların tescili için tapu iptal ve tescil davaları açılmış durumda.

ALİ ELBEYOĞLU, ARAZİNİN SINIRLARINI ŞU ŞEKİLDE TARİF EDİYOR:

Kuzeyde Alemdağ’dan başlayarak, güneydoğu yönüne doğru Paşaköy, Emirli Köyü ve Ömerli Barajı'nın bir kısmını kapsıyor, sonra güneye inerek Kurtköy’e ulaşıyor.

Daha sonra güneybatıya dönerek Şeyhli, Velibaba ve Yakacık'a geçiyor.

Son olarak kuzeye dönerek Tavşantepe’nin 500 metre batısından Büyükbakkalköy-Samandra'ya, oradan da tekrar Alemdağ’a dönüyor.