İsmail Saymaz: Eğer açılışta dua okuyorsan, kapıda deve de kes! Ali Erbaş, kendini Şeyhülislam sanıyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın son birkaç haftadır yapmış olduğu açıklamalara ilişkin yapılan eleştirilere dair, "Özellikle son dönemlerde, Diyanet camiamız üzerinde bazı spekülatif olaylar cereyan ediyor. Tabii ki bu olaylar beni de ciddi manada üzüyor" ifadesiyle Erbaş'a sahip çıktı.
Erdoğan şöyle dedi:
"Özellikle son dönemlerde, Diyanet camiamız üzerinde bazı spekülatif olaylar cereyan ediyor. Tabii ki bu olaylar beni de ciddi manada üzüyor.
Fakat sizlerin birlik, beraberlik, dayanışma, kardeşlik içerisinde duruşunuz inanıyorum ki o grupların, arzuları istikametinde devamına inşallah fırsat vermeyecektir."
Erdoğan, Erbaş için ne söyledi?
Gazeteci ve halktv.com.tr yazarı İsmail Saymaz, konuya ilişkin Halk TV'de Can Coşkun ile Haber Masası'nda değerlendirme yaptı. Saymaz, "Ali Erbaş şu an Diyarbakır'da. Benim öğrendiğim kadarıyla buradaki tarikatlarla, mollalarla, medrese hocaları ile görüşmüş. Diyanet kendisine bağlı olmayan dini grupların yetkilileri ile bir buluşma yapmış ve sayın Cumhurbaşkanı buraya telefonla bağlanıyor ve Erbaş'a da sahip çıkan bir cümle sarf ediyor" diye konuştu.
Saymaz şöyle konuştu:
Kuran Kurslarının yeni öğretim yılının açılmasıyla ilgili yapılmış bir toplantı. Bu toplantıda Diyanet İşleri Başkanı, diyanetle ilgisi olmayan çevrelerle buluşuyor. Cumhurbaşkanı buraya 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla katılıyor. Bazen sıfatları da karışıyor. Ne zaman AK Parti Genel Başkanı, ne zaman cumhurbaşkanı olarak katılacağına kendisi karar veriyor.
"Erbaş, hükümetin zayıf noktası"
Ali Erbaş'ın arkasında durdu. Neden arkasında durdu diye düşününce benim aklıma şu geliyor. Erbaş, hükümetin zayıf noktası. Ali Erbaş hükümetin şu an zayıf noktası, yumuşak karnı durumunda. Tam da bu yüzden oradan yiyeceği darbe ile hükümetin zarar göreceğini düşündükleri için önce sayın Bahçeli sahip çıktı, ardından sayın Cumhurbaşkanı sahip çıktı.
'Spekülasyon' nedir? Ali Erbaş'ı eleştirenler nasıl bir spekülasyonda bulunmuş olabilir? Ali Erbaş, yeni yargı yılının açılışında dua etti. Bu fotoğrafa toplumun önemli bir kısmı da tepki gösterdi. Din işlerinin ve devlet işlerinin sadece birbirine karışmadığı, devlet törenlerinin dini düzene göre kurgulandığı bir dönemin kapısını açmaktır bu. Bu açıkça anayasadan 'laiklik' ilkesini çıkarmadan devleti din devletine dönüştürmeye çalışmaktır. Burası bir ibadet yeri değil, bir cami açmıyorsunuz.
Deve de kesin
Kendisine toplumun önemli bir bölümü de itiraz etti. Siz bu duayı yapıyorsanız çıkışta deve de kesin. Devlet düzeninin dine göre düzenlendiği bir dönemi açmaktır. Anayasa’dan laiklik ibaresini çıkarmadan kamusal alanı dine göre belirleme çabasıdır. Şuna aklar en itiraz edilen yerden yapıyorlar. Dua mı okuyorsun o zamanda deve kes.. Böyle mi yapalım. Burada camii açmıyorsunuz. Burada kuralların, kanunların, savcıların, hakimlerin insanlar tarafından seçildiği bir yerde yapıyorsunuz.
Dini siyasette, adalette ve ticarette var olacaksa bundan kasıt bir din devleti arzuladığınızdır. Bu sizin istediğiniz tonda değil ama Taliban Afganistan’da yapacak. Onlar dini inançlarına göre adaleti, eğitimi ve ticareti düzenliyor. AKP seçimle geldiği iktidarı yeni kurallar göre dönüştürmek için deniyor. 90’lı yıllarda kendilerine oy vermeyenlerin patates dinine ait olduğunu da söylememiş miydi?
Türkiye, İslam’ın en rahat yaşandığı yerdir
Diyanet İşleri Başkanı’nın Türkiye’nin kurucu felsefesi ile derdi var, kurucusu ile de derdi var. Ali Erbaş, kurucu lideri ve ideolojisi ile barışık değil. O zaman o koltukta oturmamalısın. Laik cumhuriyetin Diyanet İşleri Başkanlığı’nda oturmamalısınız. Laik Türkiye Cumhuriyeti’nin Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan laikliğe savaş açamazsınız. Türkiye, İslam’ın en rahat yaşandığı yerdir. Suudi Arabistan’da, İran’da Afganistan’da farklı bir İslam anlayışı yer bulamaz. Laik Türkiye Cumhuriyeti’nde İsmailağa kendine bir yer bulur.
Kadir Mısırlıoğlu’nu ziyaret etmesi, Çanakkale’de Atatürk’ü anmaması…
Ali Erbaş’ta kendisini ilan edilmemiş Şeyhülislam adlediyor
Laik bir devlette seçilmiş bir siyasiye Emir’ül Müminin bakarsanız. Ali Erbaş’ta kendisini ilan edilmemiş Şeyhülislam adlediyor.. Sistemin ikinci adam görüyor kendisini. Buradaki pozisyonu zaman zaman dini değerleri dini alana taşımak olmaktansa. Asıl arzuladığı sayın cumhurbaşkanının arzuladığı ve düşündüğü şeylere dini fetvalar vermesi. Siyasi iktidara kutsiyet atfetmek için Şeyhülislamlık…
Erdoğan: Diyanet camiamız üzerinde bazı spekülatif olaylar cereyan ediyor