İmamoğlu: 150 günde 3 büyük metro hattını hizmete açacağız
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bütünüyle yenilenerek depreme dayanıklı hale getirilen Unkapanı Köprülü Kavşağı açılışında, "150 günde 150 Proje" kapsamında üç metro hattını da yakında hizmete sokacaklarını açıkladı. İBB, teknik ömrünü tamamlamış olan Unkapanı Köprülü Kavşağı'nı yenileyerek depreme dayanıklı hale getirdi.
Aynı zamanda Alibeyköy Cep Otogarı-Cibali Tramvayı'nı Eminönü'ne entegre edecek tramvay altgeçidi tamamlandı. Suriçi’nin en önemli bağlantı noktalarından, Atatürk Bulvarı ve Ragıp Gümüşpala Caddesi’ni birbirine bağlayan kavşağın şiddetli yağışlarda taşma yapan altyapısı da yenilendi.
İBB Başkanı İmamoğlu, tamamlanan Unkapanı Köprülü Kavşağı’nın açılışı nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada şu mesajları verdi:
Unkapanı Köprülü Kavşağı ihmal edilmiş
- Unkapanı Köprülü Kavşağı, İstanbul’un önemli akslarından birisi. Burada yaşanacak birçok olumsuzluk aslında bölgeyi çok fazla etkiliyor. Ne yazık ki burası biraz ihmal edilmiş alanlardan birisiydi. Geldiğimizde ilk gördüğümüz şey çok riskli köprünün varlığıydı. Hem deprem açısından hem statik hem yapı yorgunluğu açısından bitkin bir köprü ile karşı karşıyaydık. Can ve mal güvenliği açısından ciddi tehlike arz ediyordu. Hemen harekete geçtik, geçtiğimiz ilk sene ilk etabı hızlıca hizmete soktuk. Ama burası bütüncül bir kavşak. Bana göre bütüncül kavşağın en önemli, bu kavşakla beraber tramvay hattının geçişi. Çok kompleks bir iş çözüldü burada. Bu projede, 'Niçin tramvay Eminönü’ne kadar yürümüyor' diye konuştuğumuzda ne yazık ki bu geçiş anının ve buradaki süreçlerin projelendirilmediği, sonuca kavuşturulmadığı bana iletildi. Arkadaşlar burada hızlıca proje çalışmalarına başladılar. Tabii burada proje çalışmalarını yapıldığı an itibariyle gördük ki aslında çözüme kavuşması gereken birçok konu vardı. Gördüğünüz gibi bir yonca diye tarif ettiğimiz aslında bu köprülü kavşağın her yönüyle düzenli bir şekilde geometrik bir biçimde erişimi sağlıklı sağlaması noktasında nitelikli bir kavşağa kavuşturulacak bu birincisi. Köprü olduğu gibi yenilenecek çünkü hem ebat olarak buraya uygun değil hem de köprü ömrünü bitirmişti bu iki. Üçüncüsü; tabii burada nemli bir yağmur suyu ve altyapı ile ilgili geçişler vardı. Bütün bunların yapılması gerekiyordu. Kimi İSKİ ile ilgili kimi altyapı ile ilgili bütün bu geçişler yapılacaktı.
- Tabii bununla da bitmiyordu. En önemli konu bence Cibali’de sona ermek zorunda kalan tramvayın Eminönü’ne kadar ulaşması ki kesintisiz bir geçiş için de bir alt geçidin inşa edilmesi gerekiyordu. Bu dördüncü husus. Bu da bitmedi. Aynı zamanda çok yoğun bir sorun olarak İstanbullunun özellikle Fatih ilçemizin gündeminde olan Vatan Caddesi boyunca su baskınlarının olması ve orayı ciddi tehdit altına alması. Aslında Vatan Caddesi'nin altında görmediğimiz, bilmediğimiz bir dere var. Yani bu derenin ortaya koyduğu su baskınlarının giderilmesi hususu vardı. Bu beş. Hemen karşıda da onun tünel inşaatı devam ediyor. Bayağı da hızlı bir yol alıyor. Şimdi bu 5 projenin bir arada yürümesini sağlamamız gerekiyordu. Altıncı olarak yani son olarak burayı belki en ciddi olarak renklendirecek konu da burada her şey sona erdiğinde bir de altından tramvayın geçtiğini göreceğiz Eminönü’ne kesintisiz gidecek. Sadece o değil. Haliç hattını, yani Balattan, Cibali’den gelen bu hattı Eminönü’ne, Sirkeci’ye doğru devam eden bu hattı yaya açısından da kesintisiz hale getirecek bir tünel inşa edilmiş olacaktı. Bu bakış açısıyla aslında burada muazzam bir kompleks işi bitirmiş olduk. Önünü açmış olduk. Şu anda devam eden metro inşaatı, tramvay inşaatımız ve Tünel inşaatımız dışındaki kısmında aslında tamamlandığı bir andayız.
- Bu İSKİ ve tramvayın dışında tamamlanan yani daha önce fiili olarak iki hatlı kısmının hizmete geçtiği dönemde de burada olmuştuk. Bugün ise dediğim gibi çok yönlü Unkapanı Kavşağı ve çevresinin, hatta sadece onunla da yetinmedik kavşağın devamındaki ana arterlerdeki yol iyileştirmeleri ile beraber çok değerli bir işi İstanbulların hizmetine sunmuş olduk. Haliç kıyısında inşaat yapmak önemli bir sorumluluk. Sorumluluk duygusuyla, teknolojiyi, bilimi, aklı sahada hakim kılmayla, sorumsuz davranış arasında farktan biraz bahsedeyim. Bakınız biz göreve geldiğimizde Tramvay hattının yaklaşık 2,5 kilometresi yani Cibali’den itibaren 2,5 kilometresi aslında hat alt yapısı sözüm ona bitmiş, ray altındaki betonarme işleri toparlanmış hatta bir kısım ray döşemesine başlatılmak üzereyken daha yeni yapılmış bu altyapının belli yerlerde 30-40 hatta 50 santime kadar çöktüğünü tespit ettik. Çünkü aslında Haliç’in hemen uç kısmında olan bu bölgede bir nevi bataklık gibi bir zeminin üzerindeyiz. Yani sağlıklı bir zeminin üstünde değiliz. O bakımdan biz tümden o 2,5 kilometredeki yapılan bütün altyapıyı sökmek ve kırmak zorunda kaldık. Ve o hatta tabiri caizse 60 metrelere varan kazıklama yaparak bir nevi Haliç boyunda viyadük üstünde bir tramvay inşa ettik. Yani görmüyorsunuz ama aslında bir viyadük gibi kazıkların üzerinde bir tramvay inşa ettik. Ve sağlıklı bir inşa süreciyle şu anda tramvayımızı Cibali’ye bağladık.
- 150 günde 150 Proje kavramıyla İstanbulların tüm sorunları için harekete geçiyoruz. Yalnız bu maratonda 3 metro hattının da açılışını yapacağız. Bunlardan birisi Dudullu-Bostancı hattı, bir tanesi Mecidiyeköy-Yıldız bölümü ve bir diğeri de Hisarüstü-Aşiyan füniküler hattıdır. Atık Su Tüneli ve Ömerli-Dudullu içme suyu hattımızın da içinde olduğu 12 altyapı çalışmamız daha var. Bunun içerisinde kreşlerimiz, sağlık merkezlerimiz var, öğrenci yurtlarımız var, kütüphanelerimiz devam ediyor. Spor merkezlerimiz var. Kültür merkezlerimiz var. Yalnız bunları inşa etmekle kalmıyoruz, ecdadın mirasına sahip çıkıyoruz, tarihi eserlerimizi, camilerimizi koruma altına alıyoruz.
- Gerçekten İstanbul’da yeni bir yönetim anlayışıyla çözüm için harekete geçmediğimiz hiçbir sorun yok. Günü kurtarmak için bir yaklaşımla çalışmıyoruz. Gerçekten kalıcı çözümler peşindeyiz. Geçmiş dönemden elbette projeler devir aldık ama birçoğunda ne yazık ki mühendislikten, finansmanına, kullanım biçiminden kamusal yarar açısından incelenmemiş birçok hususu da düzeltmek ve değiştirmek durumunda kaldığımızı ifade etmek isterim. Aksi takdirde gerçekten kaynakların israf edildiği bir sisteme yürüyecektik. Bu yüzden, geniş katılımlı uzmanlık masaları kurarak bilimsel ve finansal açıdan en doğrusunu tespit edip, gerekli revizyonları yapmaktan, çekinmeyip adımlar atıp yola öyle devam ediyoruz. Biz, yaptıklarımızla da sağduyunun yolundan giderek yapmaktan kaçındıklarımızla da aslında İstanbul’a hem değer katıyoruz hem de onları büyük bir zarardan ziyandan koruyoruz. Bütün unsurlarıyla yenilenen, bu köprüde, bu kavşakta ve diğer altyapı bölümleriyle tümüyle karakterimizde görebilirsiniz. Ben İstanbullulara şunu söylemek istiyorum: Gerçekten iş üreten, sizin her kuruşunuzu harcarken büyük titizlikle hareket eden bir yönetiminiz var. Ve Allah şahittir ki size her daim hesap vermekten asla çekinmeyecek bir yönetiminiz var. Bu önemli yatırım ve yatırımlarla bu karakterimize devam edeceğiz.