Gülen'in 'Onu üzen beni üzmüş olur' dediği Bekmezci için istenen ceza belli oldu
İzmir'de yakalanan FETÖ/PDY'nin üst düzey isimlerinden Yusuf Bekmezci hakkında, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan hazırlanan iddianame, İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
İddianamede, Bekmezci'nin FETÖ içerisinde 'kadim abi, irşatçı' gibi ifadelerle nitelendirildiği, elebaşı Fetullah Gülen'e bizzat bağlı olan örgütün ilk mütevelli heyetinde yer aldığı ve 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminden sorumlu olduğu belirtilerek, ağırlaştırılmış müebbet istendi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ/PDY'nin Ege Bölgesi ve İzmir'deki ana finansörleri ile tepe yöneticileri ve önde gelen iş insanları ile sözde imam-ağabeylerini konu alan soruşturma dosyası kapsamında aranan, FETÖ/PDY'nin sözde Karşıyaka eyalet imamı Akif Sarı'nın yeri Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekiplerince tespit edildi.
Takibe alınan Sarı, Bornova'da örgütün sözde Çiğli eyalet imamı Fatih Mehmet Arslan ile buluştu. Bunun üzerine ekipler, Arslan'ı da takibe aldı. Yapılan takipte, Fatih Mehmet Arslan'ın yaklaşık 3 ay boyunca Çiğli'de bulunan lüks bir siteden yalnızca market alışverişi için dışarıya çıktığını belirledi. Aylar süren takibin ardından ekipler, eve operasyon düzenledi. Operasyonda, aynı soruşturma kapsamında aranan Yusuf Bekmezci, Sarı ve Arslan gözaltına alındı.
2016 yılından bu yana aranan Bekmezci'nin, örgüt elebaşı Gülen'in en yakınlarından biri olduğu ve 'kadim abi-irşatçı' olarak nitelendirildiği tespit edildi. Bekmezci, 23 Ocak'ta, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Tüm sözde imamların üstünde, manevi konumda
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Yusuf Bekmezci hakkında, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan hazırlanan iddianame, İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Hakkında, 'ağırlaştırılmış müebbet' istenen Bekmezci'nin, örgüt içinde sözde 'kadim abi, irşatçı' gibi ifadelerle anıldığı, elebaşı Fethullah Gülen'e bizzat bağlı olan örgütün ilk mütevelli heyetinde yer aldığı ve 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminden sorumlu olduğu belirtildi. İddianamede, Bekmezci'nin, örgüt yapılanmasında il-bölge-ülke imamlarının dahi üstünde manevi bir konumda olduğu, polis kayıtlarına göre 'Ege Bölgesi Alevi yapılanması sorumlusu' olarak bilindiği, ayrıca örgütle iltisaklı olan Türkiye'deki tüm vakıfların sorumlusu olduğuna dair bilgiler bulunduğu kaydedildi.
Gülen, 'Bekmezci'yi üzen beni üzmüş kadar olur' demiş
Bekmezci'nin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in İzmir'de görev yaptığı dönemde FETÖ'nün çekirdek kadrosunu oluşturmak için çalıştığı bilgisinin de yer aldığı iddianamede, Bekmezci'nin o dönem faaliyetlerini 13-18 yaş grubundaki öğrenci ve genç kesim üzerinde yoğunlaştırdığı, çeşitli toplantılar düzenleyerek FETÖ elebaşının görüşlerini bu gruplara ulaştırdığı kaydedildi.
İddianamede ayrıca, Bekmezci'nin o dönemde örgütün sözde idari heyetinin başında olduğu, finansal organizasyon ve şemasının kurucuları arasında olduğu, Bekmezci'nin, Gülen tarafından "Bekmezci'yi üzen beni üzmüş kadar olur" şeklinde sözlerle anıldığı ve örgüt içerisinde Gülen'in "hayır" demediği tek kişi olarak bilindiği belirtildi. Sanığın, örgüt içindeki anlaşmazlıkları çözümleme noktasında 'manevi hakem' olarak görev yaptığı bilgisi de iddianamede yer aldı.
Hizmetten kendisine 'özel pay'
İddianamede, FETÖ'nün ilk kurumsallaşma hareketlerinden olan Akyazılı Orta ve Yüksek Eğitim Vakfı'nın kurucuları arasında yer aldığı belirtilen Bekmezci'nin, Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen örgütsel bilgi, belge ve dökümanlarını topladığı, örgütte 'canlı kurye' olarak tabir edilen bir sıfatla ABD'ye gittiği, örgüt adına himmet parası topladığı, toplanan paralar arasında kendine 'özel pay' ayrılan kıdemli yönetici olduğu, TSK'daki öğrencilere mahrem imamlık da yaptığı iddiaları yer aldı.
Ayrıca, Yusuf Bekmezci'nin FETÖ silahlı terör örgütüne finans kaynağı sağlayan kuruluşların başında yer alan Bank Asya'da 1 milyon lira ve üzerinde para bulundurduğu da ifade edildi.