Fatih Altaylı: Gülerce belli devletin adamı ama paralel olanın

Fatih Altaylı: Gülerce belli devletin adamı ama paralel olanın
17-25 Aralık sürecinden sonra 'saf değiştirdiğini' iddia eden ve hakkında 'kripto FETÖ'cü olduğuna dair neredeyse toplumsal bir mutabakat bulunan Hüseyin Gülerce için Fatih Altaylı ilginç bir yazı kaleme aldı

17-25 Aralık sürecinden sonra 'saf değiştirdiğini' iddia eden ve hakkında 'kripto FETÖ'cü olduğuna dair neredeyse toplumsal bir mutabakat bulunan Hüseyin Gülerce için Fatih Altaylı ilginç bir yazı kaleme aldı. Altaylı, yazısında Gülerce'nin aslında 'kripto bir FETÖ mensubu olduğunu' adeta ispatladı.

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Hüseyin Gülerce ile ilgili bugün çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Gülerce’nin 2011 yılındaki bir yazısını hatırlatan Altaylı tarih tarih ‘AKP-Cemaat kavgasını’ irdeledi ve “Gülerce’ye bazıları devletin adamı diyor. Belli devletin adamı ama paralel olanın” diye yazdı.

İşte Fatih Altaylı’nnı “MİT'e komploda Gülerce parmağı” başlıklı yazısından ilgili bölüm;

 “ZAMAN su gibi akıp geçiyor, hafızası zayıf toplumlar unutuyor, “kriptolar” bu zayıf hafızaya güvenerek iş kotarmaya çalışıyor.

Madem öyle, hafızaları tazelemek de bizlere düşüyor.

Fethullahçı Terör Örgütü'nün seçilmiş iktidara, devlete ve özellikle dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı “somut ve sert biçimde” saldırıya geçmesinin miladı, 7 Şubat 2012 olarak kayıtlara geçti.

O gün Başbakan Erdoğan ciddi bir ameliyat geçirdiği sırada, FETÖ elindeki yargı gücünü kullanarak MİT'e bir operasyon başlattı.

Bu operasyonun hedefinin Başbakan Erdoğan olduğu açıktı ve bu durum o gün de yazıldı.

Peki hafızası zayıflara bir hatırlatma yapalım.

MİT'e operasyon yapılması gerekliliğini o günlerde Cemaat içinde ilk dile getiren, bunu somut biçimde “kayıt altına” alan yazıları kim yazdı?

Elbette ki Hüseyin Gülerce.

FETÖ'nün MİT üzerinden Başbakan'a karşı harekete geçmesinden tam 40 gün önce Gülerce, ilk işaret fişeğini attı.

28 Aralık 2011 günü Gülerce köşesinde şöyle seslendi:

“MİT'e bir operasyon yapılmalıdır. Başbakanlık'a bağlı Milli İstihbarat Teşkilatı'nda bir soruşturma başlatılmalıdır.”

Gülerce bununla da yetinmedi.

2 gün sonra, 30 Aralık günü, Gülerce yazısını benzer biçimde tekrarladı: “MİT hakkında derhal bir soruşturma başlatılmalı.”

Gülerce'nin ikinci yazısından tam 38 gün sonra, Başbakan Erdoğan'ın hasta yatağında olmasından da istifade edilerek, Gülerce'nin hedef gösterdiği kuruma yönelik bir operasyon FETÖ'cü savcılar marifetiyle başlatıldı.

Erdoğan hastane yatağından aynı darbe girişiminde yaptığı gibi duruma el koymasa, FETÖ daha bu ilk hamlesinde başarıya ulaşacaktı.

Gülerce işareti vermiş, FETÖ'cü savcılar gereğini yapmaya kalkışmış, ama Erdoğan'a toslamışlardı.

Bu operasyonda Gülerce'nin parmağı olduğu aşikârdı. Düğmeye onun parmağı basmıştı.

İktidara yakın gazeteci Fikri Akyüz, o günlerde köşesinde Gülerce'nin bu yazısına dikkat çekti. Zaman zaman Ergenekon davalarına da eleştirel yaklaşımlar sergileyen Akyüz, iktidara yakın bir isim olarak bilinmesine rağmen o gün bugündür işsiz.

Gülerce ise “sözde” itirafçı ve makbul.

Ve Gülerce'ye bazıları, “Devletin adamı” diyor.

Belli devletin adamı.

Ama paralel olanın.”