Eski CIA direktörü ile SBK'dan sonra NBB... Kimdir, ilişkileri?
Sezgin Baran Korkmaz'ın suçlandığı kara para trafiğinde eski CIA direktörü James Woolsey'in de adı geçiyor. NBB Holding sahibi Necati Bulak Bourse (NBB) ise paylaştığı kendi uçağında çekilen fotoğrafla Woolsey ile ilişkisini duyurdu.
Gazeteci Bahadır Özgür'ün yazısı:
Henüz Sezgin Baran Korkmaz (SBK) vakasının ne olduğunu tam çözemeden, bir benzeri boy göstermeye başladı şu sıralar: Necati Bulak Bourse (NBB). Her ikisinin hamisi de eski CIA direktörü Woosley.
Bir fotoğraf paylaşmış; altına da şöyle yazmış: “Sol kanadımızın altında CEO Mr. James Woolsey ve sağ kanadımızın altında Merkel’in patronu Mr. Wolfgang Schnur.”
Bu sözlerin sahibinin hikayesi gerçek olamayacak kadar tuhaf. Neyse ki uzun süredir bir benzerine yakından tanık olduğumuzdan, az sonra okuyacaklarınız abartı gelmeyecektir.
Sezgin Baran Korkmaz (SBK) da hayatımıza görkemli bir giriş yapmıştı.Çoğu kimse adını Bora Jet’in satışındaki skandalla duydu. Onun da bir koltuğunun altında eski CIA direktörü James Woolsey duruyordu. SBK hakkında ABD’de hazırlanan iddianamede, kara para trafiğinde kilit rol üstlendiği ifade edilen “büyükbaba” lakaplı kişinin Woolsey olduğu ileri sürülüyor.
Yeni “kahramanımız” da kelimenin tam anlamıyla aynı yolu izliyor görünüyor. Özel jetinde elini Woolsey’in omuzuna koyup, bir uçak şirketi satın almaya kalktığı anda, ilgiyi üzerine çekti.
17 Kasım 2021 günü, Turizm gazetesi sitesi yazarı Fehmi Köfteoğlu, Necati Bulak’ın, Onur Air’i alacağını duyurdu. Bulak’ın şirketi NBB Holding ile ilgili bazı bilgiler verdikten sonra, olayın SBK’ya bir hayli benzediğini yazdı.
2003’te iç hatta uçan ilk özel şirket olan Onur Air, finansal sıkıntılar sonrası ucu Rıza Zarrap’ın ortağı Babek Zencani’ye uzanan; kara para, dolandırıcılık, tehdit iddialarını barındıran garip bir alışverişin konusu olmuştu.
Ne oluyor da kara para, uyuşturucu ticareti vb. ile anılan bir dönemde aynı tarzda, benzer ilişkiler ağına sahip hikayeleri yeniden ve yeniden okuyoruz? Tekaüt bir CIA’cının hamiliğinde ortalığa saçılan milyon dolarların kaynağı nedir? Kimdir Necati Bulak ve hayatımıza nasıl girmiştir?
***
2018’in yaz aylarında bazı internet sitelerinde üst üste garip haberler yayınlandı. “ABD’nin en büyük kalkınma projesine bir Türk’ün damgasını vurduğu” belirtiliyordu. Özeti şöyleydi: Projenin adı ATAK 99’du. Merkezi ABD’den bulunan bir fon havuzu olan OGD Group’un yüzde 80 hissesini NBB (Necati Bulak Bourse) almıştı. Beyaz Saray sözcüleri ile görüşmeler yapmış ve projeye bizzat ABD hükümeti onay vermişti.
Hatta bir haberde projenin 10 Ağustos 2018 akşamı yapılacak resepsiyonla tüm dünyaya deklare edileceği yazıyordu. Resepsiyon oldu mu bilmiyoruz. Ancak NBB de tanınmış isimlerle bol bol fotoğraf çektirmeyi seviyor; bir de özel jetini sergilemeyi...
NBB’nin açıklamasına göre proje muazzam: 99 ülkeden, 15 ayrı sektörde ve her ülkede 400’er kişilik profesyonel kadrolarla şirketlere, girişimcilere fon sağlanacak. 300 bin -yanlış duymadınız- üç yüz bin uluslararası firmayı bir araya getirip, 2 trilyon Euro’luk ticaret hacmi yaratacak. (https://www.akgazete.com.tr/haber/amerikanin-en-buyuk-kalkinma-projesine-necati-bulak-imzasi-13029)
NBB’nin şirketine döneceğiz. Fakat önce “nereden çıktı bu NBB?” sorusunun yanıtının izini sürelim. Zira SBK’nın da aslında uzun yıllardır sahnede olduğunu, yükselişinin tesadüfen olmadığını, pek çok şeye göz yumulduğunu sonradan öğrenmiştik.
***
1968 Diyarbakır Hazro doğumlu. Liseye kadar orada okumuş; AÜ Ziraat Fakültesi’nden 1991’de mezun olmuş. Gerisini kendisinden dinleyelim: “Milli Eğitim Bakanlığı kursundan en üst düzeyde ‘Bilgisayar Programcısı’ diplomasını aldı.1991-93 arası bilgisayar satışı yapan bir firmada çalıştı. 1995-1998 arası SMR şirketini kurdu.1998-2002 arası CrescentInvestment grubunda Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı yaptı. Bu grup genel olarak NASA’ya teknoloji üreten bir gruptu.2002-2008 arasında Global Investment grup, Global Hilal Teknoloji gruplarını kurdu. 2008-2012 arasında NB Holding (İngiltere), Margar SA(İsviçre) şirketleri ile inşaat, petrol ve finans faaliyetlerinde bulundu. Sonrasında ticari ilişki ağını kullanmak sureti ile ‘NB Borsası’ markası altında uluslararası ticaret platformunu kurdu.”
Parıl parıl parlayan CV’nin gerçek hayattaki karşılığına bakalım şimdi.
Bulak’ın adı ilk defa Mudurnu Tavukçuluk’un satışında duyulmuştu. 2002’de Global AŞ. adlı bir şirket, batma noktasındaki Mudurnu’nun yüzde 51’ini almıştı. Sonradan şirketin sahibinin Bulak, danışmanın ise Woolsey olduğu ortaya çıkmıştı. Hürriyet ve Akşam gazetelerinde yer alan haberlere göre Bulak, “1 milyar dolarla geldiklerini” söylüyor; ortaklarının Woosley ile Beyaz Saray danışmanlığı yapmış, yakın zamanda Pakistan’da darbe organize etmekle suçlanan Manssor İcaz ve emekli general James Abrahamson olduğunu açıklıyordu. Turizm, petrol, telekomünikasyon, tarım, özelleştirmeler… Aklınıza ne gelirse talip olduklarını, yakında önemli isimleri ve bol parayı Türkiye’ye getireceğini anlatıyordu.
Gördüğümüz kadarıyla böyle bir para gelmedi ya da paraların nerelere gittiğini bilmiyoruz. Bulak daha sonra bambaşka bir yerde, Diyarbakır’da karşımıza çıkıyor.
Mayıs 2009’da Diyarbakırspor yeniden Süper Lig’e yükselmişti. Fanatik gazetesinde o günlerde yayınlanan bir haberde yeni başkan Çetin Sümer, yönetimde yer alacak ve takıma dünya yıldızlarını getirecek “iş insanlarını” basına tanıtıyor; Bulak’ın imzaladığı 3 milyon dolarlık çeki gösteriyordu objektiflere.
Sümer kendisinin de eşbaşkanı olduğu Avrasya Arap Afrika Ekonomik Kalkınma Konseyi’nden (E.E.C.D) bazı isimlerin kulüp yönetimine gireceğini söylüyordu: “E.E.C.D'nin eş başkanı Necati Bulak ve Almanya'da 34 bin kişinin çalıştığı tekstil devi bir firmanın sahibi JurgenLankers ile bir başka Alman işadamı WolpgangGehrlicher burada. Ürdün Kralı'nın oğlu Şeyh Muhammed Salih de gelmeyi çok istedi ancak işleri nedeniyle gelemedi.”
Bu konuşmalar bir zamanlar Türkiye’de yapıldısahiden.(https://www.fanatik.com.tr/diyabakirda-isler-yoluna-giriyor-182571)
E.E.C.D. neydi peki? DHA’nın 21 Nisan 2010 günü geçtiği haberde, Rusya’da 11 milyar dolar değerindeki Abinsky enerji anlaşmasının imzalandığı, 2014 Soçi Olimpiyatları’nın elektriğinin de buradan karşılanacağı anlatılıyordu. Projenin Avrupa’nın 3 bankası, Amerikan fonları ve Arap ülkeleri bankalarınca desteklendiği iddia ediliyordu. Ayrıntıya girildikçe iş tuhaflaşıyor; en iyisi kaynağına bakın: (https://www.haberler.com/turk-sirketlerinin-de-bulundugu-konsorsiyum-rusya-haberi/)
Oysa E.E.C.D, herkesin ilk defa ismini duyduğu Diyarbakırspor toplantısından sonra İstasyon Caddesi’ndeki ofisinin kepenklerini indirmiş, sırra kadem basmıştı. Kulüp de milyonlarca liralık borçla baş başa kalmıştı.
Sonrasında Bulak, 2014-2016 arası İngiltere’de aynı adreste bulunan 13 şirket kurdu. Hepsinin Türkiye’deki tek yöneticisi, adresi Levent’te görünen Nicole Ovchinnikov’du. Yatırımlarına dair herhangi bir bilgiye rastlanmayan şirketler 2016’da kapandı.
Şu anda sahibi olduğu NBB Holding ise “ATAK 99” projesi sonrasında kuruldu. Ne olduğunu anlamak gerçekten zor. Zira yüzlerce yönetici, ülke temsilcileri, onların altında farklı adlarda yine birtakım yöneticiler filan bulunuyor. Pek çok ülkede resmi yetkililerle yapılan toplantıların, imzalandığı söylenen anlaşmaların görüntüleri yer alıyor. Şu adrese girip tek tek inceleyin lütfen. Sitedeki resim galerisini de unutmayın:(https://nbbtcholding.com/anasayfa)
Garip fotolarla sunulan yöneticilerin içinde rektörler, öğretim üyeleri, kimi eski AKP’li siyasetçiler ve diğer partilere yakın olduğu bilinen, ticarette tanınmış bazı isimler var. Yerli-yabancı karışık bu enteresan kadroya bir örnek olarak “Lüks Yatırımlar Konseyi”ni verelim:
NBB Holding’in “ilk ticaret operasyonu” diye sunulan olay ise 13 Mayıs 2020’de Nijerya ile imzalandığı söylenen bir anlaşma. 100 bin KOBİ’ye eğitim sunulacakmış. Bulak’ın iddiasına bakılırsa Türkiye buradan 1.7 milyar dolar kazanacak. Proje sonunda KOBİ sayısı 5 milyon olacakmış. Bu arada Anadolu Ajansı’nın 7 Eylül 2018’deki haberine göre de Mehmet Akif Ersoy filminin de resmi sponsoru.
***
NBB şimdilik bir muamma. Lakin eski CIA direktörünün aniden sahnede beliren SBK Holding’ten sonra, NBB Holding’de de karşımıza çıkması bir şeyler anlatıyor olsa gerek. Türkiye’ye giren paraya kimsenin “nereden geldin, necisin” demediğini öğrendik çünkü. Az çok tahmin etsek bile bu hikayenin sonunuda merakla bekliyoruz…