CHP ve HDP'lilerin vekillikleri oylamasız düşürüldü
Haklarında kesinleşmiş yargı kararları olduğu gerekçesiyle CHP Milletvekili Enis Berberoğlu ve HDP Milletvekilleri Leyla Güven ile Musa Farisoğulları'nın milletvekillikleri oylamasız düşürüldü.
Muhalefet, AYM süreci devam ettiği için yargılamaların sürdüğünü ve bu kararın hukuksuz olduğunu ifade etti.
Genel Kurul toplantısından kısa süre önce bilgi verildi
Meclis Genel Kurulunda yapılan 'vekil düşürme' hamlesi gerginlik yarattı. CHP Milletvekili Enis Berberoğlu, HDP Milletvekilleri Leyla Güven ve Musa Farisoğulları hakkında fezlekenin okunacağı toplantıdan kısa bir süre önce partilere bildirildi.
Diyorum ya birileri bu ülkenin başına bir çorap örüyor diye.Bugün, hiç de gündeme gelmesi beklenmeyen 3 vekilin vekilliklerinin kaldırılması Meclis gündemine geldi ve vekillikler düştü. Öyle görünüyor ki AKP'liler de bu durumdan bihaberdiler. Çünkü anlasilan Saray karar vermişti.
— Erol Katırcıoğlu (@ErolKat) June 4, 2020
Kılıçdaroğlu'ndan ilk tepki: Sivil Darbe
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, vekilliklerin düşürülmesini "20 Temmuz Sivil Darbe" sürecinin sonucu olarak yorumladı. Kılıçdaroğlu, "Enis Berberoğlu'nun Milletvekilliğinin düşürülmesi, içinde yaşadığımız 20 Temmuz Sivil Darbe sürecinin bir sonucudur, millet iradesinin yok sayılmasıdır. Adaleti, hakkı ve hukuku sağlamak için demokrasi mücadelesine devam edeceğiz." dedi.
Enis Berberoğlu'ndan açıklama: Demokrasi için bedel ödemeye hazırım
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, yaptığı ilk açıklamada "Demokrasi için bedel ödenecekse önce CHP'liler öder" dedi. Berberoğlu, kalan 18 aylık cezasını yatmak için teslim olacağını duyurdu.
Berberoğlu demokrasi için bedel ödemeye hazır olduğunu da belirtti.
Berberoğlu şöyle konuştu:
"Malumunuz dakikalar önce TBMM'de milletvekilliğim düşürüldü ve kalan cezamın infazının devam edilmesi bir anlamda kararlaştırıldı. Önümüzdeki günlerde kalan 18 ay cezamı yatmak üzere cezaevine teslim olacağım.
Bu karar bana hiçbir şekilde sürpriz olmadı şaşkınlık yaratmadı. Çünkü Türkiye'de benim çıktığımdan bugüne demokrasi kolullarında bir gelişme yok.
Zaten Genel Başkanımızın ifade ettiği üzere "Demokrasi için bedel ödenecekse önce CHP'liler öder" Ben de bu bilinçteyim ve bu vicdan rahatlığı içinde yaptıklarım ve yapamadıklarımdan dolayı hepinizden helallik istiyorum.
Beş yıl müddetle belki siyaset yasağı uygulanacağı için aranızda bulunamayabilirim.
Ama bilin ki her zaman CHP'liyim CHP'li kalacağım."
İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu: “Demokrasi için bir bedel ödenecekse bu bedeli önce CHP’liler öder.” pic.twitter.com/ZPCoCBPAF9
— CHP ???????? (@herkesicinCHP) June 4, 2020
Leyla Güven: Darbeler sadece silahla olmuyor
TBMM Genel Kurulu'na getirilen fezlekeyle milletvekilliği düşürülen HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, "Darbeler sadece silahlarla olmuyor. CHP'li bir milletvekilli de var, ama bu kararda CHP'nin de sorumluluğu var" dedi.
Güven, şu ifadeleri kullandı:
"Doğrusu Kürt sorunu demokratik çözüme kavuşmadığı müddetçe bu tür uygulamalarla Türk halkının iradesine her gün yeni darbeler yaparak kendilerini ayakta tutmaya çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız. AKP ile başlamadı Kürt sorunu ama AKP döneminde 18 yıl boyunca her gün Kürt halkının iradesine karşı darbeler gerçekleştirildi.
1994'te parlamentoya giren Kürt milletvekillerine karşı geliştirilen darbe tam da bugün 2020 tarihinde Kürt iradesine geliştirilen darbeden farklı değil. Gene 4 Kasım 2016'da Kürt halkının seçilmişlerine karşı darbe gerçekleştirildi. Yani Kürtlere koordinat biçmeye çalışanlar, şöyle yapın böyle yapın diyenler Kürtlerin demokratik siyasetteki ısrarını görmemeleri anlaşılır gibi değil.
Türkiye Cumhuriyeti devleti demokratik siyaset yürüten Kürtlere karşı sürekli bir darbe halinde, darbenin ille de silahlı olması gerekmiyor. Evet, muhalif olana da var, CHP'li bir milletvekili de var ama CHP'nin bunda sorumluluğu da var. 2016'da dokuulmazlıklar kaldırıldığında güçlü bir sesle HDP ile hareket etmiş olsalardı belki bugün bunları yaşamayacaktık. Biz siyaset zemini olarak parlamentoyu görmüyoruz, siyaset yaşamın her alanında var."
Meclis sitesi güncellendi
Berberoğlu, Güven ve Farisoğulları'nın isimleri dakikalar içinde TBMM sitesindeki "milletvekilleri " sayfasından çıkarılarak "Milletvekilliği sona erenler" sayfasına taşındı.
Muhalefet tepkili, iktidar 'bağımsız "mahkemelerin kararı' iddiasında
Karar okunmadan önce söz alan CHP Grup Başkanvekili Engil Altay, kararın anayasaya ve iç tüzüğe aykırı olduğunu ifade etti. Altay Meclis'e "Fezlekeleri okumayın" çağrısında bulundu.
Mecliste "Demokrasi düşmanı AKP" sloganları atılıyorhttps://t.co/OOLevREu2H pic.twitter.com/LqPDcn5trl
— halktv.com.tr (@halktvcomtr) June 4, 2020
Altay, söz konusu uygulamanın millet iradesine darbe olduğunu ifade etti. Altay daha sonraki konuşmasında, "Atatürk'e hesap soran Meclis, Erdoğan'dan talimat alır hâlde geldi. Yazıkları olsun!" dedi.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise HDP'li vekillerin FETÖ nedeniyle tutuklanıp yargılandığını ifade etti.
AKP'li Recep Özel ise kararları verenlerin bağımsız mahkemeler olduğunu iddia etti.
Mecliste vekillikleri düşürülen isimler okunurken CHP ve HDP milletvekilleri sıralara vurdular ve "Direne direne kazanacağız", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganlarını attılar.
CHP'li ve HDP'li vekillerden ortak protesto: Faşizme karşı omuz omuza!https://t.co/OOLevREu2H pic.twitter.com/J64Uu81LNu
— halktv.com.tr (@halktvcomtr) June 4, 2020
"Halkın seçtiği vekillere darbe"
CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ise Twitter'da yaptığı paylaşımda, "Anayasa Mahkemesi bireysel başvurunun incelenmesi için daha belge isterken halkın seçtiği vekillere darbe. Anayasa Mahkemesi bireysel başvurunun incelenmesi için daha yeni ek belge isterken halkın seçtiği Enis Berberoğlu, Musa Farisoğulları ve Leyla Güven’in milletvekilliğinin düşürüldüğüne dair teskereler talimatla TBMM Genel Kurulu’nda okundu." ifadelerini kullandı.
Mecliste "Darbeci AKP" sloganları
Üç milletvekilinin, milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından TBMM'de ''Darbeci AKP'' sloganı atılıyor.
TBMM'de vekillerden protesto: Darbeci AKP!https://t.co/OOLevREu2H pic.twitter.com/qDFFfdQX4S
— halktv.com.tr (@halktvcomtr) June 4, 2020
"Anayasa ihlali"
Halk TV'de Can Coşkun'a konuşan İstanbul Milletvekili Zeynel Emre şu ifadeleri kullandı:
"Birincisi meselenin özünde Enis Berberoğlu'na verilen karar yanlış. Bir mahkumiyet kararı. Yargı yolu henüz kesinleşmedi. Dosya Anayasa Mahkemesi'nin önünde. Anayasa Mahkemesi de 6 Mayıs itibariyle Berberoğlu'nun avukatı Yiğit Acar'a yazdığı belgeden görüleceği üzere bazı belgeler istiyor karardan önce değerlendirmek için. Yani o belgeleri istemeleri AYM'nin başvuruyu haklı göreceği anlamına geliyor. AYM o tespiti yaptıktan sonra Enis Berberoğlu'nun tekrardan aynı mahkemenin ilk karar veren mahkemenin hüküm vermesi gerekecek o karara göre. Yani Meclis'te bugün gelen Enis Berberoğlu'nun milletvekilliğinin düşürülmesi çok açık bir biçimde anayasa ihlalidir, AKP hem anayasayı hem evrensel hukuku ihlal etmiştir. Hem milli iradeye düşmanlık etmiştir. Buna Meclis'te en sert tepkiyi veriyoruz, vermeye devam edeceğiz."
Yarkadaş: CHP'nin dokunulmazlıkların kaldırılmasına hayır demesi gerekiyor
Daha sonra Can Coşkun'a Barış Yarkadaş bağlandı. Yarkadaş, önümüzdeki günlerde dokunulmazlıkların tamamen kaldırılmasının istenebileceği uyarısında bulunarak "CHP'ye ciddi bir görev düşüyor. Kesinlikle bu psikolojik savaşa, aleyhine yapılacak yayınlara hiçbir şekilde kulak asmadan dokunulmazlıklarının kaldırılmasına hayır demeleri gerekiyor" diye konuştu.
Yarkadaş şu ifadeleri kullandı:
Enis Berberoğlu'nun morali gayet yerinde. Böyle bir haksız, hukuksuz bir uygulamanın neden yapıldığının farkında. Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun da işaret ettiği gibi bu bir sürecin devamı aynı zamanda da yeni bir sürecin de işareti. Enis Berberoğlu da neden bu haksız kararın alındığının farkında. Buna ilişkin de değerlendirmeler yaptı. Bunun tüm demokratik kamuoyuna verilen gözdağı olduğu biliyor. Yalnızca Enis Berberoğlu'nun vekillliği düşürülmedi aynı zamanda HDP İstanbul Milletvekili Musa Farisoğulları, Diyarbakır Milletvekili Leyla Güven'in de milletvekillikleri Genel Kurul'da düşürüldü. Üç milletvekilinin de dava süreçleri devam ediyor. Enis Berberoğlu'nun dosyası Anayasa Mahkemesi'nden muhtemelen beraat kararı alacak.Hem önünü kesmek, hem de Enis Berberoğlu ile HDP'li vekilleri aynı gün düşürerek HDP ile CHP'yi akıllarınca aynı kefeye koydular. AKP ve MHP uzun bir süredir onların ifadesiyle "bakın CHP HDP ile birlikte "terörle birlikte" diyerek aynılaştırmaya çalışıyorlar. Asıl olan şey şu, kanun yapan bir Meclis kanunları dinlemeden Anayasa Mahkemesi'ni dinlemeden, Yargıtay'ın kararını beklemeden, dosyalar müzakere aşamasındayken üç milletvekilinin vekilliğine son verdi. Yeni sürecin işareti de şudur, toplumsal muhalefeti sindirmek, milletvekillerini milletvekilliği yapamaz hale getirmek için önümüzdeki günlerde muhtemelen bütün dosyaları komisyona getirilerek ve dokunulmazlıkların kaldırılmasına sağlamak isteyecekler. Burada CHP'ye çok ciddi bir görev düşüyor. Kesinlikle bu psikolojik savaşa, aleyhine yapılacak yayınlara hiçbir şekilde kulak asmadan dokunulmazlıklarının kaldırılmalarına hayır demeleri gerekir. Bekçi yasası, bekçilere aşırı yetkiler verilmesi, milletvekillerinin vekilliklerinin düşürülmesi... Bunların hepsi yeni bir baskı sürecinin işaretidir. Yönetemediklerini anladıkça daha çok baskıya daha çok sindirmeye daha çok gözdağına başvuracaklar. Bu süreci böyle okumak lazım."
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç: Bizi demokratik siyasetten uzaklaştırmak için yapıyorsunuz
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç yaptığı açıklamada AKP'yi işaret ederek yapılanan HDP'yi demokratik siyasetten uzaklaştırma çabası olduğunu belirterek, "Biz asla buna boyun eğmeyeceğiz" dedi.
Oluç şu ifadeleri kullandı:
"Biz bunu neden yaptığınızı biliyoruz. Bizi demokratik siyasetten uzaklaştırmak için yapıyorsunuz. Biz asla buna boyun eğmeyeceğiz. Yıllardır Kürt halkının baskıdan, zulümden korkup da boyun eğdiğini gördünüz mü? Türkiye'nin faşizmin karşısında diz çöktüğünü gördünüz mü? Demokratik siyaset mücadelesini sürdüreceğiz. Sizin bu iktidarınızı demokrasi mücadelesiyle mutlaka değiştireceğiz.
Oluç daha sonra tekrar söz alarak, "Bu hukuk Burhan Kuzu hukukudur. Yassıada'da Menderes, Ankara'da Kenan Evren olunmaz. Burada darbeci oluyorsunuz. Biz tarihe barış, demokrasi, eşitlik, adalet için mücadele etmiş olarak geçeceğiz sizler ise 100 yıl önce tarihe gömülmüş tek adamlığı ihya etmek için uğraşanlar olarak geçeceğiz." ifadelerini kullandı.
İşte o belge: