Bungalov skandalını birinci ağızdan dinledik: İbreti alem olsun diye yıkacağım

Sakarya'nın Sapanca ilçesinde düzenlenen Uluslararası Ekonomi Zirvesi bugün sona erdi. Türkiye ve dünyadan önde gelen iş insanlarını ve önemli devlet insanlarını ağırlayan buluşma, geldiğimiz noktada Türkiye'nin Davos'u olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Bu önemli zirveye NG Hotel ev sahipliği yaptı.

SAPANCA BELEDİYE BAŞKANI HALKTV.COM.TR'YE KONUŞTU

Sapanca Belediye Başkanı Nihat Arda Şahin, zirvede halktv.com.tr'nin sorularını yanıtladı. Sapanca'da 25 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi'ni yeniden zafere taşıyan Şahin, seçim sürecini, sonrasını, yaşadığı zorlukları, planlarını ve bungalov skandalıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

CHP'nin Sakarya’da kazandığı tek ilçe olan Sapanca'nın Belediye Başkanı Şahin ile gerçekleştirdiğimiz röportajdan öne çıkanlar şöyle:

— Cumhuriyet Halk Partisi Sapanca'da Kaç Yıl Sonra Seçim Kazandı?

"Cumhuriyet Halk Partisi burada 25 sene sonra seçim kazandı. Ondan önce zaten 25 sene, 5 dönem mevcut hükümet AK Parti tarafından yönetildi. 25 sene sonra da bu dönem biz kazandık."

- 25 Sene Gibi Uzun Bir Dönemin Ardından Bir Partiyi Yeniden Zafere Ulaştırmak Nasıl Bir His?

"Bir kere çok büyük bir gurur. Benim için ve beni destekleyenler için çok büyük bir gurur olduğunu düşünüyorum. Ama aynı zamanda da çok büyük bir umut olduğunu düşünüyorum. Çünkü insanların, toplumun birçoğu artık bir şeylerin değişeceğine olan inancını kaybetmişti. Bizle beraber bir şeylerin değişebileceğine inandı ve başardı. Bundan kaynaklı da koca bir umut doğdu. Aslında aynı zamanda da bir umudun temsilcisiyim diyebilirim yani."

— Siz Belediye Başkanlığına Geldikten Sonra Sapanca'da Ne Gibi Değişiklikler Oldu?

"Biz belediye başkanlığına gelirken bir kere insanlara alışıla gelmiş bir propaganda izlemedik, sunmadık insanlara. Gerçeklerden bahsettik. Onları dinledik. En önemlisi duyduk. Dinlemek başka, duymak başka. Duyunca onların istekleri doğrultusunda bir propaganda izledik. Ve bu da onların istekleriydi zaten, halkın istekleriydi. Ve biz dört ana ilke üzerinde toplandık.

Birincisi imar planlama ve altyapıydı. Birazdan değineceğiz zaten. Bungalov sorununun en büyük problemlerinden biri. Bunun çok büyük bir problem olduğunu biliyorduk. Çünkü halkı dinliyorduk. Duyunca da onlara ilk önce sorunları gösterdik ve halkın kendisinin sahiplenmesini sağladık. Sonra bu sorunları bizim önderliğimizde hep beraber çözebileceğimize inandık.

İkincisi kamusal alanların adil kullanımıydı. Göreve geldiğimiz gün de Teleferik'le ilgili bir problemimiz vardı. Biliyorsunuz, ben göreve gelmeden önce de Antalya'da bir teleferik kazası yaşanmıştı. Teleferik de burada büyük eylemlere sebep olmuştu. Doğanın tahribatıyla ilgili çekincelerimiz vardı. Ben de o eylemlerin içerisindeydim.

Ve aslında burada kamuyu oluşturanlar halkın bir bölümünde gönlünü alamamışlardı. Gönülleri kırılmıştı. Gönülleri kırıldığı için de biz onların, o halkın gönlünü kazanmak adına teleferiği de ilk geldiğimizde kontrol ettiğimizde ruhsatsız olduğunu gördük. Ruhsatsız olduğunu görünce de mühürledik tabii.

Sonra gerekli teknik raporların hepsini aldık. Aldıktan sonra da teknik bir problem olmadığını da gördük. Görünce de bunu daha fazla kamu yararına çevirmek adına 3 tane kreş, bir tane toprak silindir, bir de bütün Sapancalılara teleferikte yüzde 50 indirimle burada daha fazla kamu yararını düşünerekten hareket ettik.

İkincisi de en büyük ikinci ilkemiz olan kamusal alanların adil kullanımında su fabrikaları vardı burada. Su fabrikalarından yıllık hiçbir veriye dayandırılmaksızın encümenlerin yani 5 kişinin bir masa etrafında oturup belirlediği rakamlarla su fabrikalarından bir lüzum bedeli alınıyordu. Bir harç. Bunu da hiçbir veriye dayandırmadan yapıyorlardı.

Biz geldik, bunu bir veriye dayandırarak yapmamız gerektiğini söyledik. Ve bununla alakalı işleme koyulduk. Tatsız şeyler de bayağı bir yaşadık. Dava süreci de devam ediyor. Kendi sosyal medya hesaplarımdan zaten bu konuyla alakalı da bir basın açıklamam da var. Muhakkak dinlemenizi isterim. Bunu muhakkak duymanızı, görmenizi de isterim. Çünkü Sapanca doğal su kaynağının ve doğal tektonik bir gölün olduğu bir yer. Çok değerli bir yer. Çok değerli kamusal kaynakları ve kamusal alanı olan bir yer. Burada da kamusal alanların adil kullanımı çok önemli.

Üçüncü ilkemiz de sürdürülebilir dört mevsim turizm, güvenli bir turizmdi. Ve bu aynı zamanda da birinci saydığımız ilkeyle de aslında girift bir durum. Çünkü burada bir imar planlama sorunundan kaynaklı bir bungalov problemi yaşıyoruz. Ruhsat iptalleri konusunu yaşıyoruz. Bunu sürdürülebilir kılmanın yolları da var. Bunları da biliyoruz. Ama dediğimiz gibi bir belediye başkanıyım ama görev, sorumluluk ve yetkilerim belli. Bazı yetkileri aşan bazı konular var.

Bazen sorunu doğru tespit edebiliyoruz, çözüm önerilerini öne sürebiliyoruz ama bazen yetki alanlarımız sınırlı olduğu için o çözümü tek başımıza getiremiyoruz. Burada da Büyükşehir Belediye Başkanımızın, Bakanlığımızın doğru bir işbirliğiyle, doğru bir fizibiliteyle bunun çözümünün üretilebileceğine inanıyoruz.

Dördüncüsü de doğa, habitat. Bunu da korumak istiyoruz Sapanca'da. Çünkü hepimiz doğanın birer parçasıyız. Bir canlı türüyüz. Sadece insanız. Canlı türünden insanız yani."

— Ruhsatsız Alan Sorunu Türkiye Geneline Göre Sapanca'da Biraz Fazla Görünüyor. Sizce De Öyle Mi?

"Buradaki problem, aslında bungalov işini yapan vatandaşlarımızın hepsi hukuki sorumluluklarının yüzde 100'ün üzerinden yüzde 90’ını yerine getirmiş. Yüzde 10’u kamunun yapması gereken düzenlemelere kalmış. Yani burada asıl sorun, kamunun görevini yerine getirmemiş olması. Aslında genel olarak düşündüğümüzde memleketin problemi bu."

Kamu idaresi halkın startup, girişimci ruhunu yakalayamıyor. Aynı paralelde gidemiyor. Bu çok önemli bir sorun. Hele ki bu kadar hızlı, dinamik bir çağa geçtiğimizde, 21. yüzyılda, bu kadar dijital çağ olan bir zamanda, kamunun bu denli geride kalması bence memleketin en büyük problemlerinden biri.

Kamunun önde olması bizim ilkelerimizden de biridir. Devletçilik ilkesi aslında bu. Devletçilik, bizim partinin ilkelerinden de biridir aynı zamanda. Devlet hukuku zeminde özel sermayeyi tetikler, önünü açar."

— Son Olarak Biliyosunuz, Doğasıyle ve Turizmiyle Kendine Hayran Bırakan İlçeye Yakışmayan Ciddi Bir Skandal Yaşandı Yakın Tarihte. Türkiye'nin Gündemine Oturan Bungalov Odasına Gizli Kamera Skandalından Bahsedelim. Konuyla İlgili Bilgilendirme Yapabilir Misiniz?

"Bu çok iğrenç bir olay. Bunun anlatılabilir bir yanı yok. Bu ahlaksızlığın dip noktası. Konuyla alakalı zaten sürecin çok net de takipçisiyiz. Ve adaleti de tesis etmek için davanın da sonuna kadar takipçisi olacağız. Sürecin de sonuna kadar takipçisi olacağız. Ve en ağır cezayı, yaptırımı da biz kendi kamu idaremize düşen neyse onu da yapacağız. Gerekli olan şu an zaten dava süreci devam ediyor. Biz de takip ediyoruz."

— Şüpheliler Tutuklandı Mı?

"Tutuklandılar. Tutuklu olarak dava görülecek. Mahkemelerini de biz de takip edeceğiz. Zaten şu an süresiz olarak işletmeyi mühürledik. Çünkü bizim Türk toplumunun ahlaki değerlerinde, bu yaşanılan olayın hiçbir kabulü yok. Bizim kültürümüzde yok. Böyle bir kültürü de normalleştirmeyi de kati suretle düşünmüyoruz. Gereken neyse yapacağız. Eğer hukuki olarak kendisi plansız alandaysa ve böyle bir ahlaksızlığı da yapmışsa, ibreti alem olsun diye yıkacağım bungalovlarını."