Başak Cengiz'in annesi: Zalimin en ağır cezayı almasını istiyorum

Ataşehir'de kaldırımda yürüdüğü sırada Can Göktuğ Boz tarafından samuray kılıcıyla öldürülen mimar Başak Cengiz (28) davasının ikinci duruşması başladı. Duruşmadan önce açıklama yapan anne Beyhan Cengiz, "Halk kızıma sahip çıktı. Zalimin en ağır cezayı almasını istiyorum" dedi.

Ataşehir'de 9 Kasım 2021 tarihinde 28 yaşındaki mimar Başak Cengiz'i yolda yürüdüğü sırada Can Göktuğ Boz tarafından samuray kılıcıyla öldürüldü. Olaydan sonra hakkında Anadolu Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle dava açılan Boz, bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı. Akli dengesinin yerinde olduğuna dair Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporun da okunacağı duruşmadan önce Cengiz'in ailesi basın açıklaması yaptı.

'Avukat sen neyin peşindesin'

Yaptığı açıklamada Boz'un avukatına seslenen anne Beyhan Cengiz, en ağır cezayı almasını istedi. Beyhan Cengiz, "Türk adaletinin yerine gelmesi için gösterdiğiniz çabaları görüyorum. Bugün Başak Cengiz'in ikinci duruşması, beklentim o kadar yüksek ki. Çünkü bu davada çok haklıyım. Halk dağ gibi arkamda, adalet sonsuz güvenim var. Ben şunu demek istiyorum, zalimin avukatına seslenmek istiyorum. Kendi ailesi avukat olduğu halde savunmuyorlar, her şey ortada diyor annesi. Hiç tanımadığı birine zalimce kıyan, yavruma kıyan kişinin gereken cezayı alması lazım. Kendi katılmadı duruşmaya, suçlu olduğunu görüyor. Avukatı, sen neyin peşindesin? Alacağın para, şöhret peşinde olduğunu dünya görüyor. Çabaların boşuna. Ben bu davada zalimlerin öyle bir ceza almasını istiyorum ki. Adalet yerine gelmeli, tam gelmeli. Zalimler elini kolunu sallayarak çıkamamalı. Caydırıcı, önleyici ceza almalarını, adaletin tam gelmesini istiyorum. İnanın duygularım o kadar had safhada ki. Vatanım, evladımı gerçekten bağrına bastı. Adalet için gerçekten duruşmanın sonunu bekliyor. Bu duruşma ertelenebilir ama biz yılmayacağız, adalet yerine gelecek" dedi.

'Akıl sağlığının yerinde olduğunu gördüm'

Başak Cengiz'le evlilik hazırlığı yapan nişanlısı Mahir Mızrak da duruşmada aileyi yalnız bırakmadı. Duruşmadan önce konuşan Mızrak, sanık Boz'un akli dengesinin yerinde olduğunu bir önceki duruşmada gördüğünü ifade ederek, "Suçsuz yere katledildi. Bu davanın sonuna kadar takipçisiyiz. Karşı taraf kılıfına uydurmaya çalışıyor ama ben ilk davada da içerdeydim. Akıl sağlığının yerinde olduğunu kendi gözlerimle gördüm. Orada keşke benim akıl sağlığım yerinde olmasaydı ben onu öldürseydim ama benim de akıl sağlığım yerinde. Bu davayı en kısa sürede bitirmelerini istiyorum. Çünkü biz buraya her geldiğinde yaramız yeniden açılıyor, yeniden aynı şeyleri yaşıyoruz, aynı şeyleri hissediyoruz. Adalete güvenimiz tam. Bu dava olmasa da bir dahaki duruşma karar verilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

'Akli dengesi yerinde olduğu anlaşılmıştır'

Cengiz ailesinin avukatı Mustafa Tırtır, sanığın akli dengesinin yerinde olduğuna dair raporların geldiğini, dolayısıyla sanığın en ağır cezayı almasını istediklerini kaydederek, "Sanığın akıl sağlığının yerinde olduğuna dair rapor gelmişti. Mahkeme gözlem ihtisas dairesinin raporuyla yetinmeyip dosyayı İstanbul Adli Tıp Kurumu'na da gönderdi. Orada da yine akıl sağlığı ile ilgili raporu çıktıktan sonra dosyada sunmuş olduğu raporlar incelendikten sonra, gözlem ihtisas dairesinin raporundan sonra, 4. İhtisas Kurulu da raporunu dosyaya sundu. Sanığın akıl sağlığının yerinde olduğu, cezai ehliyetinin olduğu anlaşılmıştır. Artık burada yapılması gereken şey davanın bir an önce karara bağlanması. Bu celse iddia makanının mütalaasını açıklayacağını bekliyoruz. Belki bir celse daha uzayabilir ama gerek ailesi gerekse de avukat meslektaşlarımız davanın daha fazla uzamasına tahammülümüz yoktur. Dolayısıyla karar verilmesini ve sanığın en ağır cezayla cezalandırılması talebimizi mahkemeye iletiyoruz" diye konuştu.

'Şiddete dur demenin yeri zamanı yoktur' demişti

Anne Cengiz, duruşmanın ardından da bir açıklama yaptı.

Açıklamasında kızının kadına karşı şiddetle ilgili çok duyarlı olduğuna değinen anne Beyhan Cengiz, kızı için adalet istedi. Bu davanın Türkiye'ye mal olduğunu ifade eden anne Cengiz, "Başak o kadar duyarlıydı ki, orman yangınları olsun, hayvanlar olsun, özellikle kadın katliamlarında her zaman kaleme aldığı sözleri vardı. Araştırırsanız görürsünüz. En son sözlerini de sizle paylaşayım: 'Kadınlara şiddete de dur demenin yeri zamanı yoktur' demişti. Bu kadar yürekli bir yavrum vardı. Ayrıca zalimin avukatı ilk duruşmada şunları söyledi: Ben teröristi bile savunurum, ben öğretim görevlisiyim. Öğrencilerimi anlatarak ders vermeli, örnek olmalıyım. Başak Cengiz'in annesi senin makamını senin şöhret peşinde koşmanı dinlemek için orada değil. Zalimin ailesi diyor ki oğlumuzun akıl sağlığı yerindedir. Hasta olsa anne babası tedavi ettirirdi. Sadece güç, para ve avukat bilgileri ile inanın kararı etkileyemeyecekler" dedi.

'Savunma hakkının karşısında değiliz'

Dosyanın avukatı Mustafa Tırtır ise, sanığın akli dengesinin yerinde olup olmadığıyla ilgili Adli Tıp Üst Kurumu'na gönderilmesinin akıllardaki soru işaretlerini ortadan kaldıracağına değinerek, "Sanığın suçu işlediği sırada cezai ehliyetinin tam oldu adli tıp raporlarıyla ortaya konuldu. Sanık vekilleri ise dosyaya bir takım mütalaalar sunarak sanığın cezai ehliyetinin yerinde olmadığını söyledi. Bu celse mahkeme tarafından dosyanın Adli Tıp Üst Kurumu'na gönderilmesi kararlaştırıldı. Tabii ki bizler avukat olarak savunmanın kısıtlanması taraftarı hiçbir zaman olmadık. Mahkemenin yapmış olduğu karar bizce yerinde ve akıllardaki bir takım soru işaretleri de bu şekilde giderilecek. Sanığın cezai ehliyeti tam, akıl sağlığı yerinde. 22 Nisan'da karar verilecek. İddia makamı mütalasını açıkladı. Suçun işlendiği özellikler, darbe sayısı dikkate alınarak TCK 62. maddesindeki takdiri hafif uygulanmaması ve sanığın atılı suçlardan dolayı cezalandırılmasına karar verilmesi yönünde mütala da bulundu" ifadelerini kullandı.

Kaynak:Demirören Haber Ajansı (DHA)