15 Temmuz Gecesi Cumhurbaşkanının uçağını "önleyecek" 2 F-16 nasıl atlatıldı?

Hürriyet Gazetesi yazarı Sedat Ergin'in bu konuda görevli iki F-16 pilotunun ifadelerini yayınlamasıyla pek çok şey açığa çıkıyor. Öncelikle 2 F-16 Sidewinder denilen havadan havaya füzelerle yüklü. Yani gerektiğinde Cumhurbaşkanı uçağını düşürme amaçlı kalkıyorlar. Ayrıca görevlerinin uçağı "önleme" olduğunu da biliyorlar. İste bu konuda verdikleri ifadeler:

PEKİ NASIL BAŞARISIZ OLDULAR?

Bu 2 F-16'nın başarısız olması bir anlamda FETÖ'cü darbenin de başarısız olmasıydı ve tarihin akışını değiştirdi. Peki bu başarısızlık nasıl gerçekleşti? Savunmasız büyük bir sivil uçak 2 F-16'nın elinden nasıl kurtuldu?

İşin sırrı darbecilerin yanlış saat istihbaratıyla hareket etmesiydi. Önleme amaçli havalanıp aramaya basladıklarında Cumhurbaşkanı daha Marmaris'ten hareket etmemişti. Sonra yeni bir Emirle külliyeye doğru Ankara'ya yönlendirildiler... İste saat sat o gece olanlar

"15 Temmuz 2016 akşamı saat 23.00 sularında uçuş emri gelir. Yüzbaşı Hazinedar, “Uçağa girip kontrollerini yapıp kalkışa hazır hale getirmemiz gece saat 00.00’ı geçti ve takiben kalkış yaptık. Uçaklarda altta bomba yüklü olmayıp sadece kanatlarda füze vardı” diye anlatıyor savcılık ifadesinde.

Kalkıştan hemen sonraki telsiz kayıtlarında, 141’inci Filo’dan havadaki harekâtı yöneten Kurmay Binbaşı Ahmet Tosun ile Şahin 2 çağrı koduyla uçan Emraharasında saat 00.17’de şu diyalog geçiyor:

FİLO (Tosun): Şahin 2, Filo

ŞAHİN 2 (Emrah): Devam

FİLO (Tosun): Hocam ee vereceğimiz uçak muhtemelen Cumhurbaşkanlığı uçağı forsu olacak, kocaman bir uçak, Cumhurbaşkanlığı forsu olan bir uçak

ŞAHİN 2 (Emrah): Mutabık

*

Kalkıştan hemen sonra filodan “210 başa dönün, 15 bin fitte devam” emri gelir. Yüzbaşı Emrah, sonrasını şöyle anlatıyor: “O istikamette yaklaşık 200 mil gittik. 210 baş, güneyin batısı anlamına gelmektedir. Polatlı-Afyon istikametine tekabül ettiğini tahmin ediyorum. Bir müddet sonra geri dönmemiz konusunda telsizden talimat geldi.”

Bu talimattan ikili kola verilen Cumhurbaşkanı’nın uçağını önleme görevinin sona erdiğini anlıyoruz.

*

Ama pilotları bekleyen ikinci bir görev vardı.

Saat 01:08:52’de başlayan kayıtta, Filo’daki Desk’te Binbaşı Tosun’un yerine Kurmay Yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz oturmaktadır. Emrah, Kaygusuz’a “Kaçak saray koordinat için beklemedeyiz” diye konuşuyor. Kaygusuz, “Vereceğim bekleyin” diye yanıtlıyor.

Hemen ardından Kaygusuz, Emrah’a beklediği koordinatları veriyor: Kuzey 3955.8238, doğu 3247.8515, irtifa 5623 feet...

Şimdi Marmaris’e geçelim. İki F-16, Cumhurbaşkanı’nı taşıyacak olan ATA uçağını önleme göreviyle 00.17 itibarıyla rotasını Afyon’a doğru çevirdiği dakikalarda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan havada değil, Marmaris’te Yazıcı Otel’dedir. Cumhurbaşkanı, tam yedi dakika sonra 00.24’te face time üzerinden CNN Türk’te Hande Fırat’a bağlanacak ve halkı darbeye karşı direnmeye çağıracaktır.

Emrah ve Hazinedar’a Ankara’ya dönmeleri talimatı verildiğinde, kuvvetle muhtemeldir ki, Cumhurbaşkanı CNN Türk’te Türk halkına seslenmektedir.

Cumhurbaşkanı, bu konuşmayı yaptıktan sonra hemen helikopterle Dalaman Havaalanı’na hareket ediyor. Erdoğan’ın uçağı tam 01.43’te Dalaman’dan kalkış yapıyor ve saat 03.20’de İstanbul Atatürk Havalimanı’na iniyor.

F-16 pilotları ise 01.38’de , yani Erdoğan’ın Dalaman’dan kalkışından beş dakika önce Akıncı’ya iniş yapmıştır. Bu durumda iki F-16’nın 00.00 sularında Akıncı Üssü’nden “önleme” göreviyle Marmaris’e gönderildiğinde, Cumhurbaşkanı’nın Dalaman’dan havalandığı ya da havalanmak üzere olduğu gibi yanlış bir istihbarat üzerinden hareket edildiği sonucuna varıyoruz. Akıncı’daki darbe komuta merkezinin, CNN Türk’e çıkınca Cumhurbaşkanı’nın hâlâ Marmaris’te olduğunu fark edip uçakların Ankara’ya dönmelerine karar vermiş olması muhtemeldir.

Savcı, Cumhurbaşkanlığı forsunu taşıyan bir uçağı “önleme” emri verilen, Emrah’ın da “Mutabıkız” dediği telsiz kaydını her iki pilota da ayrı ayrı dinletir ve sorar: “Böyle bir görev ve yetkiniz var mı? Bu emir kanuna uygun mudur?”

Emrah, “Buradan bizim uçağa bir şey yapacağımız anlamı çıkmaz. Bana sadece emir ve bilgi veriliyor. Bunun ne niyetle yapıldığını ben bilemem” diye yanılıyor.

Hazinedar ise “Normal şartlarda benim filo ile yapılan bu telsiz konuşmasını duymam gerekirdi. Ancak ben bu kaydı duymadım. Zaman zaman telsizler arasında böyle sıkıntılar olabiliyor” diye savunuyor kendisini.

Sedat Ergin yazısında olayı şöyle yorumluyor: İki F-16, Cumhurbaşkanı’nı taşıyacak olan ATA uçağını önleme göreviyle 00.17 itibarıyla rotasını Afyon’a doğru çevirdiği dakikalarda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan havada değil, Marmaris’te Yazıcı Otel’dedir. Cumhurbaşkanı, tam yedi dakika sonra 00.24’te Facetime üzerinden CNN Türk’te Hande Fırat’a bağlanacak ve halkı darbeye karşı direnmeye çağıracaktır.

Emrah ve Hazinedar’a Ankara’ya dönmeleri talimatı verildiğinde, kuvvetle muhtemeldir ki, Cumhurbaşkanı CNN Türk’te Türk halkına seslenmektedir.

Cumhurbaşkanı, bu konuşmayı yaptıktan sonra hemen helikopterle Dalaman Havaalanı’na hareket ediyor. Erdoğan’ın uçağı tam 01.43’te Dalaman’dan kalkış yapıyor ve saat 03.20’de İstanbul Atatürk Havalimanı’na iniyor.

F-16 pilotları ise 01.38’de , yani Erdoğan’ın Dalaman’dan kalkışından beş dakika önce Akıncı’ya iniş yapmıştır. Bu durumda iki F-16’nın 00.00 sularında Akıncı Üssü’nden “önleme” göreviyle Marmaris’e gönderildiğinde, Cumhurbaşkanı’nın Dalaman’dan havalandığı ya da havalanmak üzere olduğu gibi yanlış bir istihbarat üzerinden hareket edildiği sonucuna varıyoruz. Akıncı’daki darbe komuta merkezinin, CNN Türk’e çıkınca Cumhurbaşkanı’nın hâlâ Marmaris’te olduğunu fark edip uçakların Ankara’ya dönmelerine karar vermiş olması muhtemeldir.

İŞTE İKİ DARBECİ PİLOTUN TELSİZ KONUŞMALARI