BDDK bankaları uyardı: Sistem dışına para çıkarılmasına yönelik işlemleri engelleyin
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bankalara gönderdiği yazıda krediler ile edinilen kaynakların, kripto varlıklara veya kayıtlı bankacılık/sermaye piyasası sistemi dışına para çıkarılmasına yönelik işlemlerde kullanımının engellenmesi için bankalarca azami hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini belirtti.
Bloomberg HT tarafından görülen ilgili yazıda BDDK bireysel ve tüzel tüm kredi müşterilerine kullandırılacak kredili mevduat hesabı dahil tüm krediler bakımından, edinilen kaynakların kripto varlıklara veya kayıtlı bankacılık/sermaye piyasası sistemi dışına para çıkarılmasına yönelik işlemlerde kullanımının engellenmesi için bankalarca azami hassasiyetin gösterilmesi gerektiği belirtildi.
BDDK daha önce kredi müşterilerinin cari ya da yakın dönemli ihtiyaçları haricinde kredi kullanımı için de uyarılarda bulunmuştu
Daha önce gelen yazıda Döviz ve altın işlemleri, vadeli mevduat, repo, hisse senedi vb. finansal getiri sağlamaya dönük yatırımlar, bankalar ve banka dışı finansal kuruluşlar nezdindeki vadesi gelmemiş diğer kredi risklerinin kapatılması, makul seviyelerin üzerinde nakit çekimi talebi, somut ve desteğin amacına uygun makul bir gerekçe olmaksızın başka bir bankaya ve aracı kuruma veya geçerli belgeler üzerinden tespit edilmiş ve mevzuata uygun ithalatların ödemesi haricinde yurt dışına transfer yapılması gibi kalemlerde hassasiyet gösterilmesi gerektiği belirtilmişti.
Son gelen yazıyla krediler kapsamında hassasiyet gösterilmesi gereken işlemlere kripto varlık işlemleri de eklenmiş oldu.
18 Kasım'da Türk Lirası'nın değerinin korunması ile ilgili iki karar yayımlanmıştı
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ'deki ilk değişiklik, sözkonusu tebliğin 20'inci maddesinin 6'ncı fıkrasında yer alan 'tüm işlemlerde' ibaresi yerine '100 ABD Doları ve/veya karşılığı Türk Lirası tutarını aşan işlemler için' ibaresi getirildi.
Yapılan değişikliği halktv.com.tr'ye değerlendiren Ankara Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Yalçın Karatepe, "Böyle bir şey yapılırsa döviz direk karaborsaya düşer. Bu düzenlemenin zamanlaması çok kötü oldu" dedi.
2 değişiklik birden
Bu değişiklikle döviz işlemlerinde uygulanan kimlik tespiti esnetildi. Bundan böyle kimlik tespiti 100 dolar ve üzeri işlemler için uygulanacak. İkinci değişiklik ise dün gece kamuoyunda ikinci planda kaldı ancak kritik bir düzenleme içeriyor. Alınan karara göre aynı tebliğin 30'uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan 'zorunlu halleri değerlendirmeye' ibaresinden sonra gelmek üzere 'işlem limitlerini belirlemeye' ibaresi eklendi.
Peki bu değişiklik ne anlama geliyor?
Daha önce hiç bir kuruma 'işlem limiti belirleme yetkisi' verilmemişken Hazine’ye verilen yetki döviz talebine işlem limiti konabileceği anlamına geliyor.
Değişiklik sonrası madde şu hale geldi: "Müsteşarlık (Hazine ve Maliye Bakanlığı) bu tebliğin tatbikatını temin etmek amacıyla gerekli göreceği her türlü tedbiri almaya, mücbir sebep hallerini veya zorunlu halleri değerlendirmeye, işlem limitlerini belirlemeye tereddütlü hususları gidermeye ve Tebliğde öngörülen haller dışında kalan özel durumları inceleyip sonuçlandırmaya yetkilidir."
Yalçın Karatepe: Şimdiye kadar böyle bir yetki kimseye verilmedi
Türk parası kıymetini koruma hakkında 32 sayılı karara ilişkin tebliğle Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bu konuda "mücbir sebep ve zorunlu halleri değerlendirerek" işlem limitlerini belirleme yetkisi verilmesini halktv.com.tr'ye değerlendiren Ankara Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Yalçın Karatepe, "Şimdiye kadar döviz işlemlerinde sınırlama yetkisi yoktu. İstediğiniz kadar döviz işlemi yapabiliyordunuz. Dün gece yayımlanan kararla Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bir sınırlama yetkisi verilmiş." dedi.
Bu yetki döviz karaborsaya düşürür
Bu yetki ile "Maliye Bakanlığı'nın 'mesela 1000 dolardan fazla döviz alım satımı yapılmayacak' diyebileceğini" ifade eden Karatepe, "Böyle bir şey yapılırsa döviz direk karaborsaya düşer. Tahtakale birinci piyasa haline gelir. Bu düzenlemenin zamanlaması çok kötü oldu. Böyle bir düzenlemenin hayata geçirileceğini düşünmüyorum. Ama Hazine ve Maliye Bakanlığı'na böyle bir yetki verilmesi kafalarında böyle bir olasılık olduğunu gösteriyor. Bu hükümetin ne yaptığı konusunda hiç birimizin bir fikri yok. Belki gelecek olan tepkiler ile bu düzenlemeyi uygulanmadan kaldırırlar. Daha önce çeklerin ödenmesine dair bir kanun çıkarmışlardı. 2 saat sonra da uygulamıyoruz dediler. Şimdi bu Hazine'ye verilen sınırlama yetkisi hiç kullanılmadan kaldırılabilinir" dedi.