Ötanazi Tesla’sı Kullanımı Yasaklandı! Kullanana 5 Yıl Hapis

Ötanazi Tesla’sı Kullanımı Yasaklandı! Kullanana 5 Yıl Hapis
İsviçre, “Ötanazi Tesla’sı” olarak bilinen Sarco destekli intihar cihazının kullanımını yasakladı. Savcılık, cihazın etik ve yasal standartlara uymadığını açıkladı.

İsviçre, “Ötanazi Tesla’sı” olarak bilinen Sarco adlı destekli intihar cihazının ülke genelinde kullanımını yasakladı. Schaffhausen Kantonu Savcısı Peter Sticher’in bu kararının arkasında, Sarco’nun etik ve yasal sorunlar barındırdığına dair tespitleri bulunuyor.

İsviçre'de ötanazi ve destekli intihar konusundaki yasalar, toplumda geniş bir tartışma yaratmaya devam ediyor. Son gelişme, Sarco adlı destekli intihar cihazının kullanımının yasaklanması oldu.

yjgh.png

KULLANANA 5 YIL HAPİS

İsviçre gazetesi Blick'in haberine göre, Schaffhausen Kantonu Savcısı Peter Sticher, Sarco cihazının “bencil nedenlerle intihara teşvik, yardım ve yataklık” suçu kapsamında değerlendirileceğini belirtti. Bu suç, 5 yıla kadar hapis cezası ile sonuçlanabilir.

Sticher, cihazın tıbbi cihazlar yasası kapsamında sertifikalandırılmasının uygun olmadığını vurguladı. Savcı, Sarco'nun tıbbi cihaz olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığını ifade ederek, bu cihazın ötanazi süreçlerinde kullanılmasının yasal ve etik açıdan sakıncalı olduğunu belirtti.

hftg.png

SARCO CİHAZI NEDİR?

Sarco, kişinin bir kapsülün içine girip belirli bir düğmeye basarak destekli intihar gerçekleştirmesine olanak tanıyor. Cihazın tasarımcısı eski doktor Philip Nitschke, cihazın çalışma prensibini şu şekilde açıklamıştı:

“Kişi kapsülde üç soru yanıtlayarak kendini hazır hissetmeli. Bu sorular, 'Kimsin?', 'Neredesin?' ve 'Düğmeye basarsan ne olacağını biliyor musun?' şeklindedir. Bu sorulara olumlu yanıtlar verildikten sonra, yazılım düğmeye basılmasını sağlayacak.”

thf.png

Ancak, Cenevre merkezli insani yardım kuruluşu CARE, Sarco’nun intiharı cazip hale getirdiğini savunarak bu teknolojiye karşı çıkmıştı. Bu eleştiriler, Sarco’nun destekli intihar sürecini normalleştirebileceği ve bu bağlamda etik sorunlar doğurabileceği endişelerini barındırıyordu.