Myanmar askeri lideri: Darbe karşıtlarını yok edeceğiz
Gulf Today'in haberine göre, Myanmar'ın askeri lideri General Min Aung Hlaing, ordunun "terörist" muhalefet güçleriyle müzakere etmeyeceğini belirtti.
"Myanmar ordusunun masum insanları öldürmek için terör örgütü ve destekçileri ile müzakereleri artık dikkate almayacağını ve onları yok edeceğini söylemek isterim" diyen Hlaing, yönetimi devirmek için savaşan gruplarla sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade etti.
Öte yandan, Myanmar'da darbe karşıtı protestocular, "faşist orduyu kökünden sökün" yazılı pankartlar taşıyarak sokaklara çıktı.
Ülkedeki askeri yönetime karşı direnişi koordine eden ve kendilerini "gölge hükümet" olarak tanımlayan Ulusal Birlik Hükümetinden (NUG) yapılan açıklamada, Myanmar halkının "ordunun ve faşizmin kökünü kurutacağı" belirtildi.
NUG sözcüsü Dr. Sasa, "Kayıp kahramanlarımızın ruhlarıyla birlikte sonuna kadar savaşacağız" dedi.
Soe: Myanmar ordusu yüzlerce çocuğu alıkoydu
Myanmar'daki cunta yönetimi darbe karşıtlarını yok edeceklerini açıklarken, Myanmar Ulusal Birlik Hükümeti ise darbe sonrasında alıkonulan yüzlerce çocuğun akıbetinin belirsiz olduğunu ifade ediyor.
Myanmar Ulusal Birlik Hükümeti’nin Kadın, Genç ve Çocuk İşleri Bakanı Naw Susanna Hla Hla Soe’ye göre 2021 darbesinden sonra ordu tarafından el konulan çocukların başına ne geldiği çoğunlukla bilinmiyor.
Myanmar bakanının yaptığı açıklamaya göre bir sene önce iktidarı ele geçiren Myanmar ordusu yüzlerce çocuğu alıkoydu ve bu çocuklar, askerler ve polis tarafından akrabalarının yakalanması için fidye olarak cuntanın elinde tutuldu.
287 çocuk alıkonuldu
Seçilmiş meclis üyeleri tarafından cuntaya karşı koymak amacıyla geçen yıl oluşturulan Ulusal Birlik Hükümeti’nin Kadın, Genç ve Çocuk İşleri Bakanı Soe, "18 yaş altındaki 287 çocuğun 1 Şubat 2021’den beri alıkonulduğunu" söyledi.
İngiliz The Guardian gazetesinde yer alan habere göre, çocukların birçoğu ıslahevlerinde tutulurken bazılarının da hapishaneye atıldığı belirtiliyor.
Çocukların akıbeti belirsizliğini koruyor
Geçen ay yerel basının yaptığı bir habere göre, 12 yaş altı okul çağındaki 80 çocuk, 36 saat boyunca Sagaing Bölgesi’ndeki Yinmabin Kasabası’nın Budist manastırında alıkonuldu. Bu bölge, silahlı direnişçileri arayan ordunun hedefindeydi.
Soe’ye göre ordunun alıkoyduğu çocukların başına ne geldiği çoğunlukla belirsiz.
'Muhalifleri yakalamak için çocukları kullanıyorlar'
Soe, Aung San Suu Kyi’nin partisi Ulusal Demokrasi Birliği’ne (UDB) değinerek, "Çocukların hiçbir suçu yok ancak ordu, UDB üyelerini ve siyasi aktivistleri tutuklamak istedi" dedi. "Hedefledikleri kişileri bulamayınca da çocuklarını fidye için tutukladılar. Aktivistlerin teslim olması şartıyla çocukları serbest bırakacaklarını söylediler" ifadelerini kullandı.
Ailelerin, ortaya çıkarlarsa kendileri ya da yakınlarının öldürülebileceğinden korkarak iki arada bir derede kaldığını belirten Soe, "Pek çok aile kederli. Çocuklar tutuklandı ama onlar hiçbir şey yapamadı. Çünkü hayatta kalmak için saklanmaları gerekiyordu" dedi.
25 yaş altındaki 1.000 genç gözaltında
UNICEF’in daha önce yaptığı bir değerlendirmeye göre yüzlerce genç yetişkin de alıkonuldu. Kurum, geçen sene yaklaşık 1.000 çocuk ve 25 yaş altındaki gencin sebepsiz yere ordu tarafından gözaltına alındığını bildirdi.
BM Genel Kurulu cuntayı tanımıyor
Naw Susanna Hla Hla Soe, seçilmiş milletvekilleri, etnik azınlıkların temsilcileri ve aktivistlerden oluşan Ulusal Birlik Hükümeti için çalışmalarını yürütmeye devam ettiği Myanmar’da saklanırken The Guardian’a konuştu.
Cunta’nın "terörist" olarak nitelediği NUG, uluslararası arenada Myanmar’ın meşru hükümeti olarak tanınırlık kazandı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu geçen yıl, cuntaya muhalif diplomat Byaw Moe Tun’un mevkiinde kalmasına izin vererek ülke iktidarına kimin oturması gerektiğinin kararını vermişti.
Askeri darbenin ardından Soe, yakalanmamak için tıp kıyafetleri giyerek doktorların yanında kaldı. Daha sonra demokrasi yanlısı aktivistleri destekleyen silahlı etnik grupların kontrolündeki bir bölgeye gitti. Birçok sivil gibi o da hava saldırısı tehlikesiyle yüz yüze kaldı ve kendisini saklanmaya zorlayan koşullar sebebiyle bazı sağlık sorunları yaşadı.
Ordu, iktidarına karşı çıkmaya devam eden demokrasi yanlısı hareketi kırmak adına halka karşı terör seferberliği başlattı. Birleşmiş Milletler’e göre askeri darbeden beri güvenlik güçleri en az bin 600 insanı katletti. Tutuklamaları takip eden destek örgütü Siyasi Mahkumlar Yardım Derneği’ne göre 12 bin 800’den fazla kişi tutuklandı.
Naw Susanna Hla Hla Soe, darbeye karşı çıkanlara uygulanan cinsel şiddet konusundaki endişelerini de dile getirdi ancak bu hususta veri toplamanın zor olduğunu söyledi.
'Fi tarihinden kalma ayrımcılığa son'
Bakan, "Verdikleri mücadele Aung San Suu Kyi ya da partisini desteklemek için değildi, ‘karanlık çağa geri dönmemek’ ve Myanmar’ın etnik azınlıklar ile yaş veya cinsiyet üzerine kurulu asırlık ayrımcılığından kurtulmak için kararlılıkla savaşıyorlardı" ifadelerini kullandı.
Myanmar'daki askeri darbe
Myanmar ordusu, 2020'deki genel seçimlerde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu.
Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere, pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.
Birleşmiş Milletlere göre, geçen seneki darbeden bu yana Myanmar'da 1500 sivil hayatını kaybetti, 400 binden fazla kişi yerinden edildi.
