Macron'dan Suriye'ye savaş sinyali
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Suriye ile ilgili kararlarını gelecek günlerde açıklayacaklarını söyledi.
Macron ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Suudi Arabistan ile ortaklık kurmak istediklerini ifade eden Macron, iki ülke arasında son 10 yıldır iyi gitmeyen ilişkileri geliştirmek istediğini kaydetti.
Macron, "Tüm terör örgütleriyle aktif bir şekilde mücadele konusunda ortak bir irademiz var" ifadelerini kullanarak, bütün terör örgütlerinin finansmanının kesilmesi gerektiğini, bu bağlamda 25-26 Nisan'da zirve düzenleneceğini aktardı.
ÖNCELİK TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELE
Fransa Cumhurbaşkanı, Bin Salman ile Suriye konusunda da ilerleyen haftalarda çalışmalar yapacaklarını belirtti.
Suriye'de önceliklerinin IŞİD ve terör örgütlerine karşı mücadele olduğunu bildiren Macron, "Suriye rejiminin Fransa'nın değil Suriye halkının düşmanı olduğunu" söyledi.
Macron, kimyasal silah kullanımının Fransa'nın kırmızı çizgisi olduğunu vurgulayarak, geçen hafta Duma'da kullanıldığı ileri sürülen kimyasal silahın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2401 sayılı kararına aykırı olduğunu ifade etti. Macron, kimyasal silah kullanımı kontrolünü sıklaştıracaklarını, ABD ile bu konuda görüştüklerini belirtti.
Fransa Cumhurbaşkanı, Birleşmiş Milletlerin himayesinde insani tahliyelerin yapılmasının ve yardımların ulaştırılmasının kısa vadede en önemli konu olduğunu söyleyerek, "Tüm müttefiklerimizle, özellikle ABD ve İngiltere ile teknik ve stratejik bilgi alışverişi devam ettireceğiz ve (Suriye konusunda) gelecek günlerde kararımızı açıklayacağız" dedi.
'ASKERİ OPERASYON HİÇBİR ZAMAN ÖNCELİĞİMİZ OLMADI, OLMAYACAK'
Macron, alacakları kararların Suriye hükümetinin destekçilerini hedef almayacağını ve kimyasal silah kapasitesini kapsayacağını kaydetti.
Macron, Suriye'ye yönelik bir askeri operasyonla ilgili soruya, "Bu, Fransa'nın hiçbir zaman önceliği olmadı ve hiçbir zaman olmayacak" cevabını verdi. Macron, durumun hiçbir şekilde kötüye gitmesini istemediği bölgede uluslararası hukuka riayet edilmesi gerektiğini ifade etti.