İran'dan Suudi Arabistan'a: Diplomatik ilişkilere hazırız
Katar basınına konuşan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Suudi Arabistan ile devam eden müzakerelere ilişkin bilgi verdi.
'İran yetkilileri İİT'ye dönecek'
Müzakerelerin olumlu bir havada geçtiğine işaret eden Abdullahiyan, "Yakın zamanda İran’ın İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) temsilcileri Suudi Arabistan’ın Cidde şehrine yeniden dönecekler. Bu ikili ilişkilerin gelişmesi açısında olumlu bir adım" açıklamasını yaptı.
#Iran FM: We’ll participate in next round of talks with #SaudiArabia in Baghdad…Iran presented a set of practical proposals to Saudi side & they reviewed Iran's proposals with a positive view. Hopefully the delegations of the two countries will meet in Baghdad in near future. pic.twitter.com/RSdbWHjziq
— Abas Aslani (@AbasAslani) December 23, 2021
İran Dışişleri Bakanı öte yandan "Suudi Arabistan ile diplomatik ilişkilere hazırız" dedi.
'İsrail ile normalleşme stratejik hatadır'
Abdullahiyan, İsrail ile normalleşme kararı alan bölge ülkelerini uyararak, "Komşularımızı Siyonist İsrail rejimi ile normalleşme kararı almamaları noktasında uyarıyoruz. Bu büyük stratejik bir hatadır. Bu hatanın ilk bedelini ödeyenler de kendileri olacaktır" ifadelerini kullandı.
İran'ın bölgesel işbirliklerine verdiği önemi belirten Abdullahiyan, "Bölgesel sorunların çözümü noktasında Suudi Arabistan, Türkiye ve Mısır ile işbirliği ve görüşmelere önem veriyoruz" dedi.
Suudi Arabistan - İran ilişkileri ve müzakerelerin kronolojisi
Bölgesel vekalet savaşlarının yanısıra İran ve Suudi Arabistan arasında yıllardır devam eden mezhep çatışmalar, üçüncü ülkelerin topraklarında devam etmiş ve etmeye de devam ediyor.
Günümüzde Yemen iç savaşı nedeniyle aralarındaki diplomatik ilişkinin yeterince gergin olduğu bilinen Suudi Arabistan ve İran hattında gelişen çekişmeler jeopolitik, ekonomi ve mezhep olmak üzere birçok alanda süren bir soğuk savaş olarak tarif edildi.
Suudi Arabistan'da, 2 Ocak 2016'da aralarında Şii din adamı Nimr el-Nimr'in de bulunduğu 47 kişi "terör" suçlamasıyla idam edildi. İdamlara tepki gösteren İranlı yetkililerin peş peşe yaptığı açıklamaların ardından Suudi Arabistan'ın Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed kentindeki konsolosluk binaları İranlı göstericiler tarafından ateşe verildi.
Bu olaylar sonrasında Mart 2015'te başlayan Yemen'deki iç savaş nedeniyle zaten gergin olan iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler tamamen kesildi.
İlişkilerde Trump etkisi
ABD'nin eski Başkanı Donald Trump döneminde Washington'un İran'a uyguladığı "azami baskı" politikasının da etkisiyle Tahran ile Riyad arasındaki gerginlik çatışma boyutuna ulaştı.
Tüm bu gerilimler ardından İran ve Suudi Arabistanlı yetkililer, Irak'ın arabuluculuğu ile Bağdat'ta doğrudan görüşmeler yapmak üzere bir araya geldi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan da 3 Ekim'de, temsil düzeyi, toplantı yeri veya görüşmelerin doğası hakkında herhangi bir ayrıntı paylaşmadan, sadece İranlı yetkililerle 21 Eylül'de yeni bir müzakere turu yapıldığını doğruladı.
Ferhan, açıklamasında yapılan müzakere turunu "iki taraf arasındaki çözülmemiş sorunları ele almak için bir temel oluşturabilecek istikşafi görüşmeler" olarak nitelendirdi.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade ise 4 Ekim'de yaptığı açıklamada, Irak'ın başkenti Bağdat'ta Suudi Arabistan ile gerçekleştirdikleri görüşmelerin "en iyi şekilde devam ettiğini" ve bunu kalıcı bir ilişkiye dönüştürmeye çalıştıklarını söyledi.
Yeni ABD hükümetinin görüşmelerdeki rolü
ABD Başkanı Joe Biden'ın göreve gelmesi ardından askeri anlamda azalan ABD Suudi Arabistan işbirliğinin Ortadoğu coğrafyasında da büyük yansımaları görülmeye başladı.
Biden yönetiminin Riyad'a Yemen'deki iç savaş ve insan hakları ihlalleri konusunda eleştiri yaptığı bilinmekle birlikte Suudi Arabistan'ın Irak ara buluculuğunu kabul etmesinde ve 5 yıl içinde ilk kez İranlılarla aynı masaya oturmasında eski ABD Başkanı Donald Trump sonrası değişen siyasi havanın etkili olduğu da konuşuluyor.
Görüşmelerde, her iki ülkenin, ihtilaflı meseleler ve Yemen'deki çıkarları konusunda farklı tutumlara sahip olması nedeniyle hızlıca anlaşmaya varması beklenmiyor.