Greenpeace'in "Okyanusları Koru" kampanyası çerçevesine Kuzey Kutbu'na giden bir grup müzisyen buzdan yaptıkları enstrümanlarla eksi 12 derecede konser verdi.

Müzisyenler, çan, korno, çello ve perküsyon ritimleri eşliğinde "Okyanus Hatıraları" isimli parçayı çalarken dünyaya da şu mesajı verdi: "Okyanuslarımızın en az yüzde 30'unu 2030 yılına kadar korumalıyız. Zira bilim insanları vahşi yaşamı korumak ve iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için 2030 yılına kadar okyanuslarımızın en az yüzde 30'unun okyanus koruma alanları kapsamına alınması gerektiğini söylüyor."

Müzisyenlerden Terje Isungset ise "Buza saygılı davranmazsanız kırılır. Doğaya da aynı saygıyla yaklaşmalıyız." dedi.

Nisan 2019'da sıcaklığın ortalamanın 8 derece üzerinde seyrettiği Kuzey Kutbu bu yıl rekor seviyede buz kaybı yaşadı. Bölgedeki buz örtüsü 13.6 milyon kilometrekareye düştü. Bu tarihin en düşük seviyesi.

Greenpeace Nordik Okyanuslar Kampanya Sorumlusu Halvard Raavand da buz kaybıyla ilgili olarak, "Kuzey Buz Denizi'ndeki buz kaybına dikkat çekiyoruz çünkü sadece Kuzey Kutbu'nda değil, tüm gezegende okyanus koruma alanlarına ne kadar ihtiyacımız olduğunu göstermek istiyoruz." dedi.

Greenpeace, "Okyanusları Koru" kampanyası kapsamında okyanusların karşı karşıya kaldığı tehditlere dikkat çekmek ve Küresel Okyanus Anlaşması imzalanmasını sağlamak için Kuzey Kutbu'ndan Güney Kutbu'na 1 yıl sürecek bir keşif gezisine çıkarken, bu yolculuğun ilk durağında Greenpeace'in Esperanza ve Arctic Sunrise gemileri Kuzey Kutbu'na giderek iklim değişikliği, aşırı avlanma ve plastik kirliliğine dikkat çekti.

Greenpeaceden Raavand, hükümetleri Küresel Okyanus Anlaşması'nı imzalamaya çağırırken, "Bu anlaşma iklim değişikliğine karşı sağlıklı okyanuslar yaratmak için eşsiz bir fırsat. Bilim bu konuda net: Okyanuslarımız krizde ve onları korumalıyız" diye konuştu.

Küresel Okyanus Anlaşması nedir?

10 yıldan uzun süredir hükümetler, ulusal sınırların dışında kalan okyanus yaşamının korunması ve sürdürülebilir şekilde kullanılması için Birleşmiş Milletle bünyesinde resmi olmayan çalışma grupları ile görüşmeler yapıyordu.

Pek çok sivil toplum örgütünün baskısı sonucunda Ocak 2015’te hükümetler tarihi bir karar aldı. Hükümetler ulusal sınırların ötesindeki deniz yaşamının biyolojik çeşitliliğinin korunması ve sürdürülebilir şekilde kullanılması için yasal olarak bağlayıcı yeni bir uluslararası anlaşmanın (Küresel Okyanus Anlaşması) görüşmelerine başlanacağını duyurdu.

Eylül 2018’de başlayan bu görüşmelerin üçüncüsü Ağustos 2019’da New York’ta yapılacak, sürecin de 2020 yılında tamamlanması bekleniyor.

Anlaşma ‘okyanus koruma alanlarının’ oluşturulmasını sağlayarak okyanusları zararlı insan faaliyetlerinden uzak tutabilir.

BBC