Demirtaş'ın avukatı: AİHM'in Türkiye için verdiği en ağır karar, tahliyeden başka yol yok
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) HDP'nin tutuklu eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği kararı, Demirtaş'ın avukatı Ramazan Demir Halk TV'de değerlendirdi. Can Coşkun ile Kayda Geçsin programına bağlanan Demir, yaptığı açıklamada AİHM'in kararının kesin olduğunu ve Türkiye'nin hukuka saygı çerçevesinde Demirtaş'ı derhal tahliye etmesi gerektiğini söyledi.
Demir, kararın Türkiye'nin tarihindeki en ağır AİHM kararı olduğunu ifade ederek, sadece Demirtaş'ı değil tutuklu tüm seçilmişleri ilgilendirdiğini de ifade etti. Kararın 46'ncı madde uyarınca alındığını vurgulayan Demir, "Türkiye bunu uygulamazsa konseyden atılmaya kadar gidecek bir süreçten bahsediyoruz. Tahliye dışında hiçbir seçenek bırakılmamış. Şu andan itibaren her dakika devam ettirilen tutukluluk hâli hak ihlalidir. O hakimler suç işliyor" ifadelerini kullandı.
Demir'in açıklamarının tamamı şöyle:
Birçok önemli kısmı var bu kararın ama bizim için ilk ve en öncelikli konu; yargılandığı dosyada hem ilk tutukluluğu hem de devam eden tutukluluğu açısından ileri sürülen bütün delillerin çöktüğünü, AİHM tarafından çöpe atıldığını söyleyebiliriz. Bu dava artık çökmüştür.
AİHM aynı zamanda, hukuka aykırı bir şekilde kaldırılan dokunulmazlıklarla tutuklanan vekillerin durumunu da ilgilendirecek şekilde karar verdi. DTK üyeliği faaliyetlerinden yargılanan, tutuklanan ve ceza alanları da ilgilendiriyor. Bu karar göre, bu kişilerin örgüt üyesi olduğuna dair delil olamayacağını söylüyor. Bu karar Türkiye tarihinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdinde aldığı en ağır karar.
Bu kadar ağır siyasi bir karar çıkmadı bugüne kadar. Tutukluluğu siyasi saiklerle başladığını, Cumhurbaşkanı ve hükûmet yetkililerinin müdahalesiyle başlatılıp devam ettiği ayrı ayrı değerlendirildi. Hamlemizi yaparız, işi bitiririz, bizi bağlamaz kısımları tek tek incelemiş. AİHM hiçbir şeyi gözden kaçırmamış. Türkiye’ye şu anda hiçbir seçenek bırakmamış. Sadece Demirtaş değil, tutuklu olan tüm seçilmişleri kapsayan bir karar. Bu karar artık Türkiye için bir hukuk reformunun yapılmasının kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.
AİHM çok açık bir şekilde, sözleşmenin 46’ncı maddesi uyarınca derhal tahliyesine karar vermiş. Türkiye bunu uygulamazsa konseyden atılmaya kadar gidecek bir süreçten bahsediyoruz. Tahliye dışında hiçbir seçenek bırakılmamış. Şu andan itibaren her dakika devam ettirilen tutukluluk hâli hak ihlalidir. O hakimler suç işliyor. Hepsi vebal altında. Bütün seçilmişlerin derhal tahliye edilmesi gerekiyor. Bundan daha ağır bir karar çıkmadı. İstanbul’a döner dönmez tahliye talebinde bulunacağız. AİHM bu kararı alırken 2’nci tutukluluğa gerekçe yapılan delilleri de çürüttü.
Demir'in açıklamalarının ardından, stüdyodaki konuklar da merak ettikleri noktaları sordu. O kısımlar da şöyleydi:
Feyza Altun: 2’nci tutuklulukla ilgili net bir ihlalden de bahsediliyor mu?
Ramazan Demir: 18'inci Madde ve 46'ncı Bölümde AİHM bunu özellikle değerlendirmiş. AİHM bu 2’nci tutuklamanın da 1’inci tutuklamanın devamı niteliğinde olduğunu gördü.
Timur Soykan: AİHM kararlarının uygulanması için prosedürde bir süre oluyor mu?
Ramazan Demir: Hukuka saygısı olan bir devletin tabii ki böyle bir lüksü yok. Orada derhal tahliye diyor. Bunlar AİHM’i de uluslararası kamuoyunu da oyalamadır. AİHM ihlal verdiği zaman derhal tahliye diyor.
Ozan Gündoğdu: Tahliye bekliyor musunuz?
Ramazan Demir: AİHM yapılan her adımı gördü ve tahliye kararı verdi. Tahliye umudumuz çok yüksek çünkü başka imkan yok. Hakim ve savcılar talimat mı bekliyorlar bilmiyoruz, ama bizim tahliye umudumuz yüksek.